Giriş
(5)

grip başlangıcından yapılması gerekenler neydi

kanasla intihar eden adam
20 gün önce herkesin olduğu gripten olup iyileşmiştim şimdi bugün tekrar burnum akmaya ve özellikle yatar pozisyonda olduğumda kusma hisseyle boğaza balgam gelme hissi ile banyoya koşuyorum hatta gözümden yaş filan geliyor 2 saattir ıhlamur benzeri şeyler içip 20 gün önce doktorun yazdığı ilaçları t
20 gün önce herkesin olduğu gripten olup iyileşmiştim şimdi bugün tekrar burnum akmaya ve özellikle yatar pozisyonda olduğumda kusma hisseyle boğaza balgam gelme hissi ile banyoya koşuyorum hatta gözümden yaş filan geliyor 2 saattir ıhlamur benzeri şeyler içip 20 gün önce doktorun yazdığı ilaçları tekrar içmeye başladım. benzerini yaşayıp daha rahat bir grip geçirmemi sağlayacak bir önlem var mı aklınıza gelen?
0
kanasla intihar eden adam
(19.12.22)
Ben bu ara her sabah annemin yaptığı tarhanayi içiyorum. Gün içinde de kış çayı içip akşam da meyve yemeye gayret ediyorum. Sizdeki gibi ağır geçirmedim çok şükür ki ama bu yaptıklarımın etkisi vardır muhakkak.
0
Amaranta ursula
(19.12.22)
Çinko kapsül alın
0
balik kraker
(19.12.22)
bol sıvı dışında işe yarar hiçbir şey bulamadım. sinüzit varsa zaten allah sabır versin. yoksa yine iyi.
0
bohr atom modeli
(20.12.22)
yediklerinizle aldığınız faydayı hiçbir takviye ürün sağlamaz.
turunçgiller , tavuk suyuna çorba( kemikli olsun biraz kolajeni çıksın)
0
gatherer
(20.12.22)
kesinlikle acilen umca alın.
bu eşikten döndürürse o döndürür.
geçmiş olsun.
0
blatta hiberna
(20.12.22)
(3)

videodan profesyonel çeviri hizmeti

kanatlı kontun müşfik öpücüğü
bilimsel bir webinardaki ingilizce konuşmaları tercüme ettirip videoyu türkçe altyazılı olarak paylaşmak istiyoruz. konuşmaların transkripti yok. videodan dinleyip çevirmek gerekecek. bu tarz bir hizmet veriyor mu tercüme büroları veya kimlerle iletişime geçmek gerekir?
bilimsel bir webinardaki ingilizce konuşmaları tercüme ettirip videoyu türkçe altyazılı olarak paylaşmak istiyoruz. konuşmaların transkripti yok. videodan dinleyip çevirmek gerekecek. bu tarz bir hizmet veriyor mu tercüme büroları veya kimlerle iletişime geçmek gerekir?
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(16.12.22)
Daha önce böyle porjeler yapmış tanıdık iyi freelance tercüman var. İlgileniyorsanız mesaj atın, iletişim bilgisi vereyim.
0
prole
(16.12.22)
aramanız gereken kişi alt yazı-dublaj çevirisi uzmanı, normal çevirmen değil.
audio-visual translator olarak geçer.
tercüme bürolarının hepsi bu işe atlar ve istemesi gerekenin çok üstünde ücret ister.
hem içerik hem de metnin olmayışı işi zorlaştırdığından, sonucu büyük oranda hüsran olabilir.

benimle iletişime geçebilirsiniz :)
0
blatta hiberna
(16.12.22)
Dostum videolari sonix vs bir toolla transkribe ediyorsun, sonra text uzerinden ceviriyi uc kurusa yaptiriyorsun. Hatta cumle cumle google translate bile kullanabilirsin, kimseye para vermeden cikarsin isin icinden. Kendin kontrol etmelisin sadece. X bir tercumandan alacagin verimden daha iyisi cikar.

Ben de profesyonel ceviri yapiyorum, al sana isin sirri bedavadan.
0
ahmet oturum cerezi
(16.12.22)
(3)

Pasaport başvuruları kaç güblük açılıyor

regina phalange
Şu an hepsi dolu da normalde bi hafta bi hafta mı açılıyor bir de kaçta açılıyor
Şu an hepsi dolu da normalde bi hafta bi hafta mı açılıyor bir de kaçta açılıyor
0
regina phalange
(14.12.22)
yılbaşına kadar yoğunluk var, bulduğunuz yerden randevu alın hemen.
haftada bir açılma falan diye bir şey yok.
zaten yer olan müdürlüklerde en erken hangi tarihe alabileceğiniz görünüyor sistemde.
0
blatta hiberna
(14.12.22)
bugün yakalasan 15-16 gün sonrasına alabiliyorsun. yani o da ayın 29-30'una denk gelir. perşembe veya cuma gününe. dolayısıyla. arada iptal eden vs çıkmazsa bugün randevu için son ciddi şans denilebilir.
0
ezkaza
(14.12.22)
İstanbulda hiç görünmüyor zaten şu an randevu
0
🌸regina phalange
(14.12.22)
(6)

Top Gun Maverick nasıl bu kadar hasılat yapmış?

nundu
Yani daha doğrusu sorum biraz da, böyle süper kahraman kitlesine de hitap etmeyen düz aksiyon filmlerini kim izliyor? Eskiden hadi ergenler izlerdi ama artık süper kahraman olmayınca çok izlemiyor bence onlar da. Eski filmi sevenler desek sadece nostalji uğruna dünya tarihinin en çok hasılat yapan 1
Yani daha doğrusu sorum biraz da, böyle süper kahraman kitlesine de hitap etmeyen düz aksiyon filmlerini kim izliyor? Eskiden hadi ergenler izlerdi ama artık süper kahraman olmayınca çok izlemiyor bence onlar da. Eski filmi sevenler desek sadece nostalji uğruna dünya tarihinin en çok hasılat yapan 11. filmi olunmaz. Yani ne bileyim uçak uçtu wuhuu'dan öteye gidemeyen, bum bum patlama efekti ve aksiyon dışında bi olayı olmayan, Tom Cruise gibi her filminde aynı salak karakteri canlandıran kötü bi oyuncunun filmi nasıl bu kadar izleniyor?

Evet azılı bir Tom Cruise ve düz Hollywood aksiyon filmi haterıyım ama soruyu olabildiğince nötr sormaya çalıştım :d
0
nundu
(13.12.22)
Güzel film.
Tom cruise her filmde aynı karakteri canlandırıyor diyorsanız çok da diyecek bir şey yok.
Aksiyon dışında bir olayi olmama; bu soruyu misal call of duty oynayanlar icin de söyleyebiliriz, millet niye bunu oynuyor da neden gidip saatlerce disco Elysium kasmıyor diye. Çünkü eğlenceli.

Tom cruise seven ve düz aksiyon filmi seven biri olarak nötr cevap vermeye çalıştım.
0
logisticsmanager
(13.12.22)
şu an heyecanla beklediğim bana bilet aldıracak iki filmden biri Mission Impossible'ın devamı. (diğeri de Indiana Jones'un yeni filmi)

Bizden daha yaşlı nesil de Top Gun hayranı, çoğu gitti.
0
nhk ni youkosu
(13.12.22)
Geçen uçakta eğlence ekranında vardı izledim. Güzel film.

Bazılarımız basit filmler seviyor :)
0
okumakserbestbegenmeksart
(13.12.22)
kendisi hollywood'un en pahalı ve en çok para kazanan aktörü.
bu boşuna olan bir şey değil.

asla kötü bir oyuncu olmadığı gibi, dublör kullanmayan, efekti de minimumda kullanan biri.
top gun'da f-18'i askeri kısıtlamalar nedeniyle kullanamamış ama p-51'i ve f-14'ü kendisi kullandı mesela.
normalde aksiyona düşkün olmadığım hâlde tom cruise filmleri vizyona girsin de sinemada izleyeyim diye gün sayarım.

bir de tabii tom cruise mission impossible gibi filmlere başlamadan önce başka birçok türde filmde oynamış biri.
yani aksiyon dışında rain man'den tutun, interview with the vampire'a kadar birçok farklı olayı vardır kendisinin.
0
blatta hiberna
(13.12.22)
ilk olarak kendi dalında çok başarılı bir film.

ikinci olarak da sadece gençlere hitap etmiyor. gençler aksiyondan dolayı gidiyor. daha geçkinler de top gun efsanesi için gidiyor bu filme. yani neredeyse bütün kitlelere hitap ediyor.
0
teritori
(13.12.22)
cunku film cok iyi, uzun yillardir gormedigimiz kalitede iyi.
son 3 yilda sanirim 3 kez sinemaya gittim, 2'sinde bu filmi izledim. ayrica 20 yil sonra da ilk kez bir filmi 2. kez sinemada izledim. terminator 2'den sonra gelmis gecmis en iyi tempoya sahip film bu olabilir mesela. icindeki mizah dozu cok kaliteli ve yerinde mesela. filmde ucuk isler olmasina ragmen hic inandiricilik sorunu yok mesela. her ne kadar karsida dusman bir hedef olsa da hicbir ulke isim verilerek hedef gosterilmiyor, hatta dusman yuceltiliyor mesela. hikayde muazzam bir kusak catismasi var ama mevcut sanat-edebiyat-siyaset tartismalari bu kusak catismasinda nefret dolu fikirlerin esiri olmusken, bu film muhtesem bir sekilde 2 tarafi da uzlastirarak yuceltiyor mesela.
0
serseri marti
(13.12.22)
(13)

Flörtünüzle hijyen anlayışınız farklıysa soğur musunuz?

burnley
Dışarıdan eve gelince ellerini yıkamıyor. Veya eve kargo gelince kuryeden kargosunu teslim alıyor ve ellerini yıkamadan yemek sofrasına geri dönüyor. Geçen bir keresinde dayanamadım uyardım, gitti yıkadı ama çocuk gibi uyarmak da nereye kadar.Hijyen anlayışınızın benzer olmaması soğuma sebebi midir
Dışarıdan eve gelince ellerini yıkamıyor. Veya eve kargo gelince kuryeden kargosunu teslim alıyor ve ellerini yıkamadan yemek sofrasına geri dönüyor. Geçen bir keresinde dayanamadım uyardım, gitti yıkadı ama çocuk gibi uyarmak da nereye kadar.

Hijyen anlayışınızın benzer olmaması soğuma sebebi midir sizin için?
0
burnley
(13.12.22)
evet :(
0
freebird5406_2
(13.12.22)
bende soru işaretleri uyanır.. yani tuvaletten çıkınca elini yıkamaması, eve gelince yıkamaması, kirli kıyafetlerini değiştirmemesi, evde olsa bile duş almaması evet düşündürücü ve ben de uyarırım. Ama hijyen anlayışlarımız farklıysa ne kadar orta yol bulunur bilemedim, sonuçta iki tarafın da bakışı farklı, orta yol için iki taraf da adım atmalı.
0
mor oje
(13.12.22)
Bahsettiğin şeyler beni rahatsız etmez ama mesela burnunu karıştırdıktan sonra ellerini yıkamadan yemeğe oturursa ona biraz bozulabilirim, onu da gördüm diye tabii asdasd onun dışında ellerini yıkamadan yemeğe oturdu diye çok şeyapmam, yani yanlış anlamayın da başka zaman gel yüzüme otur dediğimiz kişilere böyre davranmak anlamsız bence kargoyu aldıktan sonra elini yıksa ne olur yıkamasa ne olur.

Edit: Düşündüm de burnunu karıştırması da çok rahatsız etmiyor gibi ya.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(13.12.22)
Sevgilimse eğer ağzıma soksun pis elini isterse, sorun değil. Flörtümse ve önümde burnunu karıştırıyorsa baybay.
0
vedatchilipeppers
(13.12.22)
Bu örneklere odaklanmadan genel olarak hijyen farkı diye bir şey yok sanırım. Kirliler, hijyene dikkat edenler/önem verenler ve takıntılılar var. Kirliler/pasaklılar ile olmaz. Ben hijyene dikkat edenler/önem verenlerdenim. Muhtemelen takıntılılar da bana aynısını söyler.
0
nawar
(13.12.22)
Burun karıştırma örneği nerden çıktı bilmiyorum.
Ben bu verdiğiniz örneklerde bi absürtlük görmedim. Bilakis bu tip ufak tefek mikroplar insanı daha sağlıklı hale getiriyor.

Evinde bulaşık makinesi olmayan çocuklar olan çocuklardan daha sağlıklı oluyor. Çünkü tabaklarda bulaşık artığı kalıyor ve o hijyenik olmayan ortam bağışıklığı güçlendiriyor.

Beni bu kadar hijyen takıntısı olan ve olayın özünden yani “sağlıklı hayat sürmekten” kopan bir insandan soğurdum. Yani evet hijyen anlayışınızın paralel olmaması soğuma sebebi.
0
zimbirik
(13.12.22)
@zimbirik+1
0
Amaranta ursula
(13.12.22)
İlişkilerde bu tür hayat tercihlerinin yakın olması sorunları azaltıyor. Hem kardeşim, hem yengem süper dağınıktırlar. Genetik ilmi gereği yeğenim de aynen anası-babası gibi. Evlerine gelince yerdeki oyuncakların üzerinden atlaya atlaya geçip, kanepenin üstüne yığılı kıyafetleri kenara itip kenarına oturuyorum bazen, o derece. İyice yaşayamaz hale gelince ancak temizlik-toplama işi yaparlar. Düşünüyorum da eğer benim kardeşim veya yengem diğerinin tersine aşırı titiz biri olsaydı evlilikleri 15 yıl sürmeyebilirdi.
0
d max
(13.12.22)
vedatchilipeppers+1
0
ala09
(13.12.22)
Beni git ellerini yika diye uyaran biriyle evliysem boşanmayı, sevgiliysem ayrılmayı düşünmeye başlarım.
0
encokbenisevinnolur
(13.12.22)
hijyen benim için çok önemli. asansörde düğmeye parmağıyla basınca eve geldiğinde ilk iş elini yıkamalı. yıka diye uyarmam, diretmem ama beni görünce zaten o da uyar herhalde. bu konularda uyarmalı ilişkide soğumak normal. her iki taraf için de.
0
gabe h coud
(13.12.22)
Temizlik de pislik de insanın içindedir, hangisine yatkın olunacağı da daha çocuk yaşlarda şekilleniyor. Mesela normal her aile, çocuğuna dışarıdan gelince ellerin yıkanması gerektiğini öğretir. Bu aşırı bir şey falan değil, temizliğin en basit ve temel adımıdır. Ama çocuğun içinde temiz olma arzusu yoksa istediğin kadar anlat, boş, büyüyünce de yapmayacak.

Dışarıdan eve gelince "Amaan ne olacak yha, ben yıkamam ellerimi" zihniyetinde bir insanla değil flört, arkadaş olarak bile mesafeli olurum. Net.
0
Berck
(13.12.22)
sözüm meclisten dışarı ama erkeklerin çoğu bu tip durumlarda temizliği "unutabiliyor".
ya da mesela elini mutfak veya banyo lavabosunda yıkamanın farkından bihaber olabiliyor.
bebek bezini "nasılsa çöp" diye mutfak çöpüne de atabiliyor.
yani zaten çoğu zaman dürtüklemek gerekebiliyor ve çocuk gibi uyarmak zorunda kalıyorsunuz.

kişisel hijyen konusunda bir sorun yaşamıyorsam bu tip konular bana pek batmaz, hatta dikkatimi ne kadar çeker bilmiyorum.
en kötüsü hatırlatırım, bir noktadan sonra da öğrenir zaten.
0
blatta hiberna
(13.12.22)
(7)

Boşandığı eski karısının özel hayatına karışan insanlar

jonas
Bugün bir arkadaşım başına gelen bir olaydan bahsetti. Bir çocuk sahibi de olan boşanmış bir kadınla berabermiş bir süredir, dün kadının eski kocası yolda arkadaşımın karşısına çıkmış. "Çocuğumun annesinden uzak duracaksın" ile başlayıp tehditler savurmuş.Bu şekilde boşandığı eski karısının özel hay
Bugün bir arkadaşım başına gelen bir olaydan bahsetti. Bir çocuk sahibi de olan boşanmış bir kadınla berabermiş bir süredir, dün kadının eski kocası yolda arkadaşımın karşısına çıkmış. "Çocuğumun annesinden uzak duracaksın" ile başlayıp tehditler savurmuş.

Bu şekilde boşandığı eski karısının özel hayatına müdahale eden adamlar memleketimizde nadiren mi oluyor sizce, yoksa sıklıkla karşılaşılabilen bir durum mudur? Sizin de böyle duyduğunuz hadiseler oluyor mu?
0
jonas
(09.12.22)
Boşandığı karısının (çocuksuz) üniversiteden normal arkadaşının yolunu kesip döven gördüm. Geçen de sözlükte başlık açmıştı birisi çocuğun seviştiklerini görüyor şöyle böyle yapacağım diyen.

Yani sanırım yaygın
0
okumakserbestbegenmeksart
(09.12.22)
Bu ülkedeki kadın cinayetlerinin pekçoğu bu sebepten değil mi zaten.

"Çocuğumun annesi" kısmı hikaye. Yaptığı itliği çocuğu kullanarak gerekçelendiriyor.

Kadının kendisinden sonra başkasıyla sevişmesini, mutlu olmasını sindiremiyor.

Çünkü kendisi o kadar boş ve sığ ki başka bir kadının onu sevebileceğine de ihtimal vermiyor.

Bence ülkemizde fazlasıyla yaygın.
0
msb
(09.12.22)
kesinlikle nadir değil.
erkeklerin çoğunda eski karısını hâlâ kendine ait görme gibi bir durum oluyor.
neyse ki çevremde hiç duymadım, şahit olduğum bir olay da olmadı.
en fazla, biriyle birlikte olduğunu duyunca hafif kıskançlık belirtisi gösteren olmuştur.

çok hastalıklı bir durum tabii ki.
çocuğunun annesine o kadar meraklıysan kadını mutlu eder, evli kalırsın.
bu tipik bir "benim kadınım" meselesi.
çocuk mocuk hikâye.
0
blatta hiberna
(09.12.22)
hayır çok yaygın ben de çok duydum
0
freebird5406_2
(09.12.22)
Sadece eski karısı değil, eski sevgilisine de aynı manyaklıkla yaklaşanlarla dolu güzel ülkemiz.

Kadıncağız bir erkekle yaşıyor diye (sevgili değil, ev arkadaşı) ev basıp iki akademisyeni öldüren, üstüne intihar eden eski sevgili var. Katili görseniz senin benim gibi, müzisyen, okumuş etmiş düzgün biri dersiniz. Öldürülen gençlerin ikisi de eşimin akademik çevresindendi, hiç böyle olaylar beklemeyeceğim yer.
0
kobuzchu kiz
(10.12.22)
Erkeklerin büyük kısmı kadın hakları, cinsiyet eşitliği ve sosyal ilişkiler hakkındaki söylemlere reklam gözüyle bakıyor. Kendi hayatlarına sokmuyorlar. Erkeklerin hakim olduğu çalışma ortamlarına, özellikle de şantiyelerde dönen muhabbetlere şahit olsanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız. Kadın yöneticilerin sevilmemesinin nedenlerinden bence en büyüğü de bu, her şey bir yana rahat edemiyorlar. Kadın çalışanlarla karşı karşıyayken söylemler bambaşka, onların yokluğunda bambaşka. Cinsel imalardan itibarsızlaştırmaya kadar her türlü şey başta espri konusu olarak, sonra kabullenilmiş genel geçer bir gerçeklik olarak sessizce kabul görüyor.

Haliyle kendi kendini besleyen kapalı bir döngü var ortada. Bu insanlar kişi kendinden bilir işi kafasıyla kendi kızlarını ve evli oldukları kişileri de sosyal hayattan uzak tutmanın derdinde bu yüzden. Çünkü herkesi kendileri gibi düşünüyorlar. Bu durum hayatın her alanına yansıyor. Bahsettiğiniz konu da bundan bağımsız değil, böyle şeyler sık oluyor çünkü birbirini gaza getiren büyük bir zincir var.
0
akhenaten
(10.12.22)
ülkemizdeki erkeklerin ezici çoğunluğunun gözünde bir süre birlikte vakit geçirdiği ya da geçirmese de hoşlaştığı tüm kadınlar onun mülküdür.
0
sert siyah krom
(11.12.22)
(13)

Evcil hayvanınıza çip taktırdınız mı?

rebecca
Ve gercekten de taktırmayanlara ceza olabilir mi? 2022 aralık son diye duydum da böyle bi şey var mı gerçekten?
Ve gercekten de taktırmayanlara ceza olabilir mi? 2022 aralık son diye duydum da böyle bi şey var mı gerçekten?
0
rebecca
(07.12.22)
taktırmayana ceza var mı? kısmını bilmiyorum ama kuzenim iki hafta önce iki kedisine çip taktırdı.
0
evimin paspasi
(07.12.22)
aralik 2022 son, cip taktirdim evet bunlar dogru da ceza nasil veriliyor onu anlamadim. veterinere goturmeyenlere bir sey olmayacak demek ki. cezaysa da ne yani para cezasi mi belirsiz bir sey

yine de caydirici bir seye ihtiyac duymadan cip taktiriniz \o/
0
ala09
(07.12.22)
Taktırdık evet.

İlçe Tarım müdürlüğü'nde hallediyorlar hızlıca.
0
chicha_v2
(07.12.22)
her kafadan bir ses çıkıyor. ceza için benim duyduğum; sokakta çipli bir kedi bulunursa terk etti diye sahibine 10 bin tl ceza olacak deniyor. (evden kaçsa ne olacak falan filan.) ayrıca yeni yılda çipsiz kedinizi vet e götürünce ilaç uygulayamayacak deniyor. (sokak kedisi yazar yine ilacı uygular muhtemelen, bunun gibi bir sürü laf dolanıyor.)

not: ilçe tarım müdürlüklerinde 80 tl civarında uygulama yapılıyor. 5-10 tl'ye de kuduz aşısı yaklaşmışsa onu da yapıyorlarmış. veterinerler de fiyat yerine göre; 200-300 tl bandında.
0
surprise
(07.12.22)
taktirdik, evet. veterinere gittiginizde 5 dakika icinde hallediyorlar zaten ve tum avrupa birligi ulkelerinde de istenilen bir sey. yakin zamanda yurtdisina gidecegimiz icin taktirmama sansimiz yoktu.

2022 aralik kediler icin son tarih ve cip taktirmadiginiz durumlarda veterinere gittiginizde muayene edilmeyecek, cezasi da olacak diye bir sey okudum ben de.

Cezasini gectim, cipli olan kedinizin kacma, kayip vs durumlarinda sokakta bulundugunda en azindan size ulasmalari acisindan oldukca guzel bir uygulama bence. cip okutuldugunda hem size hem de kedinize ait bilgilerin hepsi goruluyor veteriner tarafindan.
0
fraise
(07.12.22)
Yeri gelince veterinere götürdüğümüz yirmi civarı sokak kedisi var, kısmen evde kısmen dışarda yaşamaya alışkın olanlar, kışın giren yazın çıkanlar... Ben belediyenin bakamadığı hayvanı tutup cebimden veterinere götüreceğim o veteriner de bakmayacak :)
Komik.
0
sibertenik
(08.12.22)
2 gün önce veterinerimde taktırdım. özel veterinerde 250'ye taktırdım. ilçe tarımda 70 tl olduğunu duydum. ilçe tarıma önceden randevu almak gerekiyormuş.
0
false pretension
(08.12.22)
taktirdim, veteriner çipsiz aşı yapılamayacağından bahseti, ayrıca 2023te taktırırsanızda geç taktırdığınız için ceza veriyorlarmış, evden kaçma veya vefat durumlarında veterinere haber verilmesi gerekiyormuş ki çipe işlensin. 250 tl ye taktırdım beylikdüzünde saniyelik iğne ile takılıyor kedi fark etmedi bile takıldığını.
0
eja
(08.12.22)
kedilerim yaşlı olduğu için hırpalamak istemiyorum ve henüz taktırmadım açıkçası.
kararsızım, taktırmayı düşünmeyen taraftayım daha çok.

evden kaçma ihtimali, yurt dışına çıkma, hem dışarıda hem evde yaşayan, dolayısıyla bütün aşıları tamamen düzenli yapılması gereken kedi için mantıklı elbette.
mesela benimkiler evden hiç çıkmadıkları ve artık hepsi 10+ olduğu için sadece iç-dış parazit aşıları yapılıyor, onu da ben alıp evde kendim yapıyorum.
bu işin denetimi de takibi de muhtemelen asla yapılmayacak.

bu veteriner ücretleriyle bir kedimin iki günde hastalanıp ölmesi bile tahlili, ultrasonu derken 3 binden fazla tuttu mart-nisan civarında.
hiçbir veterinerin (çok kuralcı kaideciler dışında) çipsiz hayvanı geri çevireceğini sanmıyorum bu ekonomide.
yani "çipsizler tedavi edilmeyecek" meselesinin hayata geçeceğine inanmıyorum.
zaten veterinerde yapılan her işlem kayda geçmiyor bile.
ne istanbul'da, ne ankara'da yeri geldiğinde binlerce lira nakit ödeme yaptığımda bile fatura vb. aldığımı hatırlamıyorum.
veterinerin önce her işlemi sisteme girmesi lazım bu işin gerçekleşmesi için.
yaptığı en ufak işleme fatura kesmesi lazım, bunu da hiçbir veteriner yapmaz.
zor yani bence ama yanılabilirim de tabii.
0
blatta hiberna
(08.12.22)
Ben taktırdım. Veteriner hekimin söylediğine göre çip yoksa ve ev hayvanı ise herhangi bir işlem yapılamayacak ve hatta cezası olacakmış. Hastalığı var, aşısı var.
0
charbiel
(08.12.22)
Aralığın sonunu bekliyorum bir uzatma vs. olur mu diye…
0
megalomaniac
(08.12.22)
Evet, zaten zorunlu yasadigim yerde. Cipsiz seyahat edilemiyor bu arada, seyahatlerde zorunlu bir uygulamaydi zaten.

Cip taktirdiktan birkac yil sonra cipi kontrol ettirmeyi de unutturmayin.
0
buf-e kür
(08.12.22)
Ben de arada kaldım çünkü benim kedim yarı ev kedisi/yarı sokak kedisi. Hatta mahallede benden daha uzun süredir kendisine bakanlar da var.
0
peki madem
(08.12.22)
(10)

dezenfektan dökülen ahşap mobilya

nonik
ekteki parlak cilalı mobilyanın üzerine dezenfektan döküldü ve beyaz çamur gibi oldu. üzerindeki cila çözündü yani. şimdi biz bunu nasıl kurtaralım? direkt şeffaf parlak vernik mi uygulamalıyız? yoksa zımpara falan mı yapılmalı önce?ne yapılmalıysa nasıl yapılmalı?bozulduktan sonraki halini de yükle
ekteki parlak cilalı mobilyanın üzerine dezenfektan döküldü ve beyaz çamur gibi oldu. üzerindeki cila çözündü yani. şimdi biz bunu nasıl kurtaralım? direkt şeffaf parlak vernik mi uygulamalıyız? yoksa zımpara falan mı yapılmalı önce?

ne yapılmalıysa nasıl yapılmalı?

bozulduktan sonraki halini de yüklemeye çalışacağım

yol göstereceklere şimdiden teşekkürler.
0
nonik
(07.12.22)
cilanın çözündüğünden emin misiniz?
cila çözünmediyse yakmak çözüm olabilir ama tabii görmeden yorum yapıyorum.
0
blatta hiberna
(07.12.22)
emin değilim, fotoğrafını atacağım. cilanın çözünüp çözünmediğini nasıl anlarız? beyaz kalıntılar var gibi, ıslak süngerle silince hicbir sey yokmus gibi gozukuyor, kuruyunca beyazlıklar tekrar cıkıyor.
0
🌸nonik
(07.12.22)
bence kolonya döküp yakın.
geçerse ancak o şekilde geçer, geçmezse de bir değişiklik olmaz zaten.

önce bir kısmında deneyin tabii.
0
blatta hiberna
(07.12.22)
kolonya döküp yakın +1

ama öyle cayır cayır ateşe vermeyeceksiniz. ince bir tabaka kolonyayla ıslatın. öteki elinizde de ıslak bez olsun. ateşe verip ilk alevi gördüğünüz anda ıslak bezle silerek söndürün.

biz cilalı masalardaki kahve bardağı izlerini böyle çıkarıyorduk.

önce ufak bir köşesinde deneyin, mobilya kül oldu, yapacağınız öneriyi s.. diye gelmeyin.
0
kibritsuyu
(07.12.22)
teşekkürler, bu aklımda.

ama mobilya bizim olmadığı için bir tık da antika olduğu için bu şekilde riske atmış olur muyuz? yakma haricinde bu işin çözümü var mı profesyonel olarak nasıl yapılıyor aslında biraz aklımdaki soru o.

kolonyayla yakınca eskisi gibi parlak cilalı gibi gözükür mü? masa gibi sadece üst tablası olmadığı ve mobilyanın geri kalanı da aynı şekilde parlak cilalı olduğu için kesin çözüm arıyorum. beceremezsek ev sahibine gidip bi halt yedik dediğimde daha kötü duruma sokmuş olmayalım biraz korktuk.
0
🌸nonik
(07.12.22)
sakın kolonya döküp yakmayın. dandik mobilyalarda işe yarasa da kaliteli mobilyalarda iz yapar ve parlaklığı gider. aslında üzerindeki cila bozulmuş 0 numara zımpara ile üstten biraz alıp tekrar cila yapmak gerekiyor.
0
delidir yakalayin
(08.12.22)
çok teşekkürler. riske atamayacağımız için bu daha garanti bir yöntem gibi duruyor.
0
🌸nonik
(08.12.22)
elinizde zımpara ile üzerinden biraz alıp tekrar cilalamak gibi bir imkan varsa, kolonya yöntemini denememek için bir sebebiniz yok bence. baktınız olmadı, zaten zımpara + cila her türlü eski haline getirecektir.
0
kibritsuyu
(08.12.22)
kolonyayla yakmak aksine, kalitesiz mobilyalara zarar veriyor.
bütün salonum masif mobilya, antika masif yemek masamın lekelerini öyle çıkartıyorum.
zaten kolonyayla yakmak işe yaramazsa zımparalarsınız, direkt zımpara denemek anlamsız bence.
muhtemelen yakınca çıkar.

bu arada kolonya öyle çılgınlarca yanmıyor zaten, döktüğünüz yer yanıyor, kolonya yanıp buharlaşınca alev sönüyor.
yani mobilyayı yakıp kül edemezsiniz merak etmeyin, birkaç saniye süren bir şey.
0
blatta hiberna
(08.12.22)
Zımpara yapmadan, ilk önce oto boyası pastası ile bi pastalayın. Cila değil ama pasta, pasta zaten çok ince zımpara görevi görür bir nevi.

Bu sayede cila yüzeyinden ince bir katı silmiş olursunuz, eğer dezenfektan içeri kadar işlemdiyse ve yüzeyde kaldıysa işe yarar.

Bu yöntem yaramazsa 1000 numara zımpara ile zımparalayıp sonra pasta + cila (vernik değil, pasta sonrası pamukla sürülen cila) uygulayın, zımpara komple matlaştıracak korkmayın.

O da olmazsa ahşap üzerindeki cilayı komple zımparalayacak ve vernik atmak gerekecek.
0
John Bloor
(08.12.22)
(12)

Bu duruma sinir olur musunuz??

anais
Bir arkadaşımla buluşacaktık, anlaştık (çarşamba). Bugün (salı) sabah bana mesaj yazdı, yarın buluşamayabiliriz sana haber vereceğim diye. Tüm gün ses yok, şimdi (20:30 gibi) yazmış ki “kaçta buluşuyoruz, bir şey yazmadın”. Bu saygısızlık değil mi ya? Gün içinde yazsa yine tamam, ben onun keyfine gö
Bir arkadaşımla buluşacaktık, anlaştık (çarşamba). Bugün (salı) sabah bana mesaj yazdı, yarın buluşamayabiliriz sana haber vereceğim diye. Tüm gün ses yok, şimdi (20:30 gibi) yazmış ki “kaçta buluşuyoruz, bir şey yazmadın”.
Bu saygısızlık değil mi ya? Gün içinde yazsa yine tamam, ben onun keyfine göre mi hazır bekleyeceğim? Ya da üslubu daha farklı olsa, kusura bakma ama iptal edebilirim, sana en kısa zamanda haber vereceğim falan dese ok.

Hiç yanıt yazmadım ve yazmayı düşünmüyorum. Haklı mıyım yoksa arkadaşımın yaptığı normal mi?
0
anais
(06.12.22)
Bu saygısızlığın yanında narsisist bir davranış. Sorun bende değil sende davranışı. Senin yüzünden buluşamadık beni ne kadar çok beklettin demek bu. Saçmalık hadsizlik.
0
muhayyer divan
(06.12.22)
sinir olurum bazı insanlar böyle düşüncesiz ve söylediği sözlerin takibini yapmıyor, insan ağzından çıkan sözden sorumludur, hastalık kaza gibi beklenmeyen durumlar dışında haber verecem deyip haber vermemek sorumsuzluk

edit: yalnız çarşamba günü için salı akşamı 8de mesaj attıysa bu makul, başta salı günü yani bugünkü buluşma için akşamın 8inde mesaj attı sandım
0
freebird5406_2
(06.12.22)
Benzer sebepten 3 yıllık arkadaşlığımı bitirdim.

Zamanıma saygı duymayan birine zaman ayırmam.
0
baldan kaymak
(06.12.22)
umrumda olmaz. beklemem oyle uygunsam bulusurum degilsem bulusmam
0
ala09
(06.12.22)
Olurum. Plan yapildiktan sonra uzerine on kere konusmak etmek bana vakit ve enerji kaybi gibi geliyor. Benim vaktimden calamaz, kusura bakmasin.

Tabii ki son anda acil bir is cikabilir ama bu dediginiz asiri rahatlik, koyvermislik... Bunlari hic sevmem.

"Gelebilirim de gelmeyebilirim de" mesaji veren en yakin arkadasima, acik acik "Gelme!" dedim en son. Beni yoruyor. Yormayan ve sinir etmeyen arkadaslardan devam edelim.
0
buf-e kür
(06.12.22)
hiç mesaj yazmazsan pasif agresif olacaksın. yarın için başka yaptım, haberleşiriz yazıp görüşmeyi kes.
0
orpheus
(06.12.22)
seni yedekte tutuyormus. daha ilginc/eglenceli bir plan cikar diye umuyordu, oyle bir sey de cikmadi tabii ki. bir de topu sana atiyor aklinca "cevap vermedin" diye.

acik acik "sana haber verecegim yazdin ve haber vermedin. ben de baska plan yaptim" diye cevap ver. sonrasinda da ben olsam konusmazdim.
0
hot potato
(06.12.22)
bence boşuna gerilmişsiniz ve sizin davranışınız da onunki kadar kusurlu.

"sana haber vereceğim" yazdığında o mesajı cevapsız mı bıraktınız?
bence bu da pek normal değil mesela.
"tamam, kaça kadar haber verirsin?" ya da "tamam haberleşiriz" falan gibi bir şey demeniz gerekirdi.
hatta samimiyseniz, "aa n'oldu yahu? tamam haber verirsin" falan da denebilir böyle bir durumda.
zaten samimi bir arkadaşımsa, belli saate kadar haber çıkmadığında, "haber verecektin, ne oldu?" diye sorabilirim de.

illa sizi ikinci plana attığını falan düşünüp varsayım üzerinden ilerlemenin anlamı yok, belki önemli bir şeydi ama gerçekleşmedi.

o mesaja cevap almadıktan sonra "tamam yarın görüşüyoruz, diğer ihtimal/iş/program olmadı" mı desin kendi kendine?
saçma bir kopukluk olmuş diyalogda.
sadece "haber veririm demiştim de, gerek kalmadı, yarın buluşuyoruz değil mi?" falan yazsa daha sempatik olurmuş.

insan ilişkilerinde bu kadar pasif veya kötü düşünceli olmaya gerek yok, sürekli olmadıkça arada bir programlar değişebilir.
"sizi şu konuma sokmuş, bu pozisyona getirmiş, hem suçlu hem güçlü" falan gibi altında art niyet aramanın anlamı yok bence.
en fazla, "haber vereceğim dedin vermedin, ben de seni bekledim sabahtan beri" falan gibi bir şeyler söylemek yeterli olurdu bana göre.
büyütülecek bir şey yok gibi.
0
blatta hiberna
(06.12.22)
abartıyorsun gibi geldi bana. sabahtan mesaj atmış kapı duvar olmuşsun. bi şey söyleseydin, "tamam haber bekliyorum" gibi o da daha erkenden yazacaktı sana gidişatı büyük ihtimalle. üstüne tekrar mesaj atmış sinir olmakla meşgulsün. cevap yazma da daha iyi bi plan yapar belki yavrucak.
0
anna sun
(06.12.22)
arkadaşlık derecesine bağlı. yakın arkadaşlarım dese alınmazdım. ne olacak ki. yakın olmayan arkadaşlarım deseydi işim var deyip geçerdim. biraz denyoluk bu ama adamına göre.
0
bohr atom modeli
(07.12.22)
bence ikiniz de anormal davranmışsınız. ama sen daha anormal davranmışsın. olay gereksizce bu hale gelmiş.
0
abelardo
(07.12.22)
blatta hiberna +1

Buluşamayabiliriz dediği mesaja cevap vermediğinizi varsayarak söylüyorum.
0
pispinti
(07.12.22)
(5)

wise sorusu

scudman1
kafam karıştı. wise euro hesabıma para geldi bunu tr euro hesabıma göndermek istersem swift olucak ve masraf alıcak. en az masraflı hali euroyu tl'ye çevirip tr hesabıma göndermek değil mi? euro'dan tl'ye çevirince 1 euro, tl'yi tr hesabına gönderince de ayrıca 24tl alıyor. bişeyi yanlış mı yapıyoru
kafam karıştı. wise euro hesabıma para geldi bunu tr euro hesabıma göndermek istersem swift olucak ve masraf alıcak. en az masraflı hali euroyu tl'ye çevirip tr hesabıma göndermek değil mi?

euro'dan tl'ye çevirince 1 euro, tl'yi tr hesabına gönderince de ayrıca 24tl alıyor. bişeyi yanlış mı yapıyorum yoksa doğrusu bu mu?
0
scudman1
(05.12.22)
Ben euro'yu tl'ye, tl'yi tekrar euro'ya çeviriyorum. Euro-euro transfer hiç duymadım. Tl'ye çevirince de kesinti oluyor ama daha az bence.
0
Kahvedesu
(05.12.22)
evet tl'ye çevirip gönderdiğinde daha az masraf ödeniyor.
ben de her seferinde aynı hesabı yapıyorum.
yani binlerce euro gelmediyse ve hesapta euro olarak uzun süre tutmayacaksanız türk lirasına çevirmek daha mantıklı oluyor.

bu arada wise'ın euro ve dolar kuru payoneer gibi düşük değil.
yani aslında kendi hesabınızdaki parayı bozmuş gibi oluyorsunuz.
zaten türkiye'deki euro hesabına da para gelince banka komisyon alıyor, aslında aynı şeye denk geliyor yani tl'ye çevirince.
0
blatta hiberna
(05.12.22)
o zaman hesap doğru değil mi?

euro - tl: 1 euro
tl - tr hesabı: 24tl

en masrafsız hali bu.
0
🌸scudman1
(05.12.22)
evet, tl'ye çevirerek tl-tr hesabınıza göndermek en hesaplısı.
0
blatta hiberna
(05.12.22)
türkiye'deki euro hesabınıza yollarsanız banka da swift adı altında komisyon kesecektir. ülkenin para birimini kullanmak daima en mantıklısı.
0
argent dawn
(05.12.22)
(18)

Ne yapmalı?

cldplay
Malum kişiyle iş ortamında 2 ay kadar önce tanıştık. Güzel bir elektrik oluştu aramızda derken dışarı davet ettim konuştuk sohbet ettik bol bol yürüdük. Hangi filmden bahsetsem izliyordu aynı şekilde ben de onun bahsettiği filmleri anında izliyordum. Bir araya geldiğimizde elini tuttum elini öptüm c
Malum kişiyle iş ortamında 2 ay kadar önce tanıştık. Güzel bir elektrik oluştu aramızda derken dışarı davet ettim konuştuk sohbet ettik bol bol yürüdük. Hangi filmden bahsetsem izliyordu aynı şekilde ben de onun bahsettiği filmleri anında izliyordum. Bir araya geldiğimizde elini tuttum elini öptüm ciddi itirazı olmadı sonra yanağından öpmeye başladım ama fazla ileri gitmedim. Bu arada evine davet edip anne babasıyla tanıştırdı. İş yerinde duyulmasın diye hep bir hassasiyeti olduğunu belirtti. En son evine çiçek gönderdim akşamında iş yeri olarak eğlenceye gittik güzel bir geceydi. Gelelim işlerin karıştığı noktaya. Toplu eğlencede muziplik olsun diye birkaç mesaj attım watsaptan ama sağdan soldan görülür yazismayalim diye cevap verdi. Program bittiğinde birkaç kız arkadaşıyla yemeğe gittiler. Normalde gitmezdim ama araç olmadığı için mecburen guruba takıldım deyince sıkılıyorsan gelip alayım dedim ama gören olur diye kabul etmedi. Ben gecenin coşkusuyla birkaç samimi itirafta bulundum teşekkür etti ve gün bitti. Ertesi sabah yazdığım mesaja çok soğuk cevap yazdı ve sonra konuşmamız gerek dedi watsaptan. Akşam oturduğumuzda bu birlikteliğin duyulduğunda kendi imajına çok zarar vereceğini söyledi ve devam etmeyelim dedi. Çok fazla üstelemedim ama ayrılırken kendi elleriyle ördüğü kaşkolu hediye etti.
Aklımdan bir an olsun çıkmıyor ama olayı nasıl yorumlayacağımı ve nasıl adım atmam gerektiğini bilmiyorum. Acaba çok mu hızlı davrandım. Beni çok fazla tanımıyor sonuçta. Yaşanacak bir olumsuzlukta tırnak içinde adının çıkmasından mı korkuyor? Yorumları bekliyorum teşekkürler. Telefondan yazınca biraz dağınık oldu ama kusura bakmayın
0
cldplay
(05.12.22)
onceden is yerinde yasadigi kotu bi tecrube olabilir veya sahit olmustur asiri hassasiyet gosteriyorken sen daha rahat davranmissin. ona daha rahat birakacagini ifade et bence ve is yerinde kimseye de soylemeemeye devam edin. senden hoslandigini dusunuyosan biraz zorla bence ve simariklik yapmayacaginin garantisini ver
0
ala09
(05.12.22)
Ya ben de ergenlikte takıldığım ama yanıma yakışmayan erkeklere böyle yapardım. İmajımı zedeler diye kimseye söylemezdim ama takılmaktan da hoşlandığım için gizli buluşurdum.

Seni yanına yakıştırmıyor, duyulursa alay edecekler. Sorun bu. Bence yol ver gitsin. Çok ergen bir hareket.
0
kaptan maydanoz
(05.12.22)
Hızlı davranmak değil de hanımefendi aynı işyerinden birisiyle gönül birlikteliği yaşamak istemiyor. Bu anlaşılabilir bir şey.

Sizi ilk günden neden anne babasıyla tanıştırdı orasını ise pek anlamadım.

Bazı insanlar yaşadıkları çevredeki diğer insanların kendisi hakkında neler düşündüğünü ya da düşüneceğini biraz fazla önemsiyorlar ve hayatlarını ona göre şekillendiriyorlar. Malum kişi de öyle düşünüyor büyük ihtimalle.

Eğer gerçekten aklınızdan bir türlü çıkmıyorsa son bir kez açık açık konuşun bence. Kaygılarını anlatsın size. Siz de o kaygılara karşı çözüm yollarınız varsa onları açıklayın. Ben olsam uğraşmazdım ama sizin hisleriniz ve sizin hayatınız. Bol şans.
0
pispinti
(05.12.22)
bilinmeyen çok şey var. şu haliyle kız seni kendisne yakıştıramamış diye anladım. daha önce sevgilisi olmamış, babası duysa evlatlıktan çıkarır gibi bir vibe de aldım. yani yeterli bilgi yok.
0
gabe h coud
(05.12.22)
E peki kaşkolu neden örer insan bir şey hissetmediği birine
0
🌸cldplay
(05.12.22)
"kaçıngan-güvensiz bağlanma" seni yer bitirir, kafayı yedirtir.
0
evimin paspasi
(05.12.22)
Ayrıca imaj sözcüğüne pek takılmayalım lütfen. Çizgi kelimesini kullandı aslında. Bir de ben onun amiri konumundayım ve 2 aydır tanışıyor bir aydır görüşüyoruz
0
🌸cldplay
(05.12.22)
yeni bilgi ışığında farklı düşünülebilir. iş yerinde müdürle sevgili olunmaz. torpilli derler, başka başka neler derler arkasından. iyi yapmış. senden hoşlanmasına rağmen doğru kararı vermiş.
0
gabe h coud
(05.12.22)
Onun amiri olduğunuzu neden baştan söylemediniz ki?

Hanımefendi doğrusunu yapmış +1.
0
pispinti
(05.12.22)
Güzel bir insana benziyor. Yolun başında bitirirken bile hediye verebilmek her babayiğidin harcı değil. Ailesiyle tanıştırmasına bakılırsa onun kadar hızlı gitmemişsin. Şu anki duygu yoğunluyla üstelersen hem onun bitirme kararını doğrulayabilir hem de kendi imajını zedeleyebilirsin. Yapılacak şey olgunca düşünüp kararına saygı duyup hiçbir şey olmamış gibi iletişimini sürdürmen. Böyle davranırsan belki abartacak kadar bir şey olmadığını düşünüp tekrar yakınlaşmak isteyebilir.
0
IncredibleMau
(05.12.22)
amirisiyseniz kızcağızın arkasından neler diyebilirler tahmin edemiyor musunuz hiç gerçekten?
0
Hallegadola
(05.12.22)
"amiriyle ilişkisi var" desinler istememiş.
bu çok kişisel bir şey ama belli ki hisleri olduğu halde mantığını kullanması gerektiğini düşünmüş.

ilk başta bir şekilde olabileceğini düşünmüş ama muhtemelen o gece program sırasında bu bir ilişkiye dönüştüğünde yapamayacağını, gizli buluşmalardan, mesajlaşmalardan hoşlanmayacağını anlamış.
sizden değil, bulunduğu pozisyondan hoşlanmamış yani.
bu da işin ve iş yerinin durumuna göre anlaşılabilir bir şey.
her iş ortamı bu tip ilişkilere uygun olmuyor.
0
blatta hiberna
(05.12.22)
seni kendine denk görmüyor, bu kadar basit.
0
orpheus
(05.12.22)
Anne babası ile sizi sevgilisi olarak değil, amiri olarak tanıştırdı büyük bir olasılıkla.
0
boyalı kuş
(05.12.22)
Yol ver. İkiniz de bekarsanız dengesiz bir ablamız. Ailesiyle tanıştırıyor, atkı hediye ediyor ve birlikte görülmeyelim diye bu kadar kasıyor. Bence başka biri bile olabilir, onun kulağına gitmesin diye kasıyordur.
0
anais
(05.12.22)
hiç bişi yapmana ve yorumlamana gerek yok ki? her şeyi yazmışsın zaten, konuyu kapat ileri bak, next, aksi halde tacizci, takipçi(stalker) falan konumuna düşersin birden. birinin iki lafına bakar.

iş yeri ilişkisi sonra kıskanc hanımefendi iftira atıp işten attırdı. gerek yok. next, kesin.
0
selam
(05.12.22)
Ya git babasından iste ya da unut.

İnsan personeliyle böyle bir ilişkiye girer mi?

Kızcağıza da acıdım. Yaptığına da saygı duydum.
0
Mirket
(06.12.22)
Yarın öbür gün işyerinde performansı düşerse ne olacak? İlişkiniz olan birini doğru değerlendirebilecek misiniz? Konumunuzu kötüye kullanıyorsunuz, bitirilmesi isabet olmuş.
0
montreal
(06.12.22)
(17)

en iyi ve en kötü geçirdiğiniz doğum günleri nasıldı?

tuborg yesili
doğum günü size bir anlam ifade ediyor mu, beklentiye giriyor musunuz?
doğum günü size bir anlam ifade ediyor mu, beklentiye giriyor musunuz?
0
tuborg yesili
(05.12.22)
beklentiye giriyorum ama surpriz seyler degil bayagi organize olup kutluyoruz. ozel bi anlam ifade ediyor desem yalan olur dg tarihimi degistirmek istiyorum :) martta hava bok gibi oluyor genelde asiri puslu kasvetli hava. gezmesi zevksiz oluyur ama hediyedir cicektir bunlari cok seviyorum <3

en kotu dogum gunum depresyondayken ailemin asiri buyuk organize olup dg kutlamak istemesi. sinav zamanimdi ve sevgilimle sorunlarim vardi her sey cok kotuydu ama kendimi kalabaligin icinde buldum. hic orda olmak istemezdim o lise zamani seysinden sonra surpriz olayindan tirsar oldum. surpriz sevmem guzel guzel konusalim planlayalim. surpriziniz hediyeler olsun^.^
0
ala09
(05.12.22)
En son ne zaman kutladigimi bile hatirlamiyorum. Ailemle yasarken onlar bir seyler yapardi ama sallamadigimi gorunce onlar da birakti.
0
aloha snackbar
(05.12.22)
önceleri süpriz ifade ederdi.

geçen bir yılda tanıdığım yada yeni tanıştığım insanların beni nasıl tanıdığını.

Son yıllarda hediye aldığım insan sayısı yarı yarıya azaldı. Hatta an itibariyle sıfır. Bu yılı bu konuda ayıklama yılı olarak görüyorum. Bir tür akıl tuzağı kurdum, davranışlara göre hareket edeceğim.

Son bir kaç yılda pahada artan fiyatlar sebebiyle de doğum gününü önemli bulmuyorum. hatta bana alınan en pahalı hediyeyi de geri çevirdim. Pahada maneviyatta değerli hediye kabul etmeyi seven biri değilim gibi duruyor.
0
baldan kaymak
(05.12.22)
en kötü doğum günüm geçen yıldı, kedimizi kaybettiğimiz haftaya denk geldi.
en iyisini valla hatırlamıyorum hepsi eşit güzel ama lisede güzel bir telefon almıştı babam o sene aşırı sevinmiştim

kendi doğum günümün kutlanması beni çok aşırı mutlu etmiyor da ben birini doğum gününde mutlu edince daha mutlu oluyorum sanırım. hatta benim doğum günüm hızlıca geçiştirilse bile olur
0
roket adam
(05.12.22)
Esimle dogum gunlerimiz arasinda bir gun var; onun dogum gunu 17sinde, benimki 18inde. dolayisiyla bir gun once onun dogum gunu planlariyla geciyor benim icin ve son 10 yildir kendi dogum gunumden cok onunki icin mutlu olup, heyecanlaniyorum.

Kendi dogum gunumde ise beklentiye girmek degil de hatirlayip arayanlarin olmasi; ufak surprizler olmasi mutlu ediyor beni. cogu dogum gunumde 'iyi ki sevdiklerim var.' diyerek uykuya daliyorum ki bu benim icin cok onemli. ve kucuklugumden beri de dogum gunlerim kutlanir, kucukken daha partili vs oluyordu tabii, buyuyunce daha minimal kutlamalar yerini aldi.

en kotu dogum gunum 2021 yilindaki sanirim zira corona oldugumu dogum gunu yemegimin tadini alamayinca fark etmistim.
0
fraise
(05.12.22)
kutlamam, talep de etmem.

en kötüsünde dışarıdaydım babam telefon edip annemin karakolda olduğunu söylemişti. kan ter içinde oraya nasıl gittim bilmiyorum.

en iyi.. "hiç bi kere hayat bayram olmadı ya da her nefes alışımız bayamdı"
0
anon1m
(05.12.22)
en iyisi, küçükken hediye olarak atari kutusunu gördüğüm andı. sevinçten bayılayazdım.
en kötüsünde de sosyal medya kullanmadığım için (orada bildirim gidiyor) en çok hatırlaması gereken birisi hatırlamamıştı.
0
onemoremile
(05.12.22)
en güzeli 8 yaşındayken bütün mahalleyi çağırdığım doğum günüm herkes geldi güzeldi valla. kimi evdeki ojesini getirdi kimi oyuncağını kimi hiçbir şey. ama yine de güzeldi.

en kötüsünde de darbe oldu. yani pasta keserken kafamızdan uçak geçiyorduç
0
Hallegadola
(05.12.22)
Kutlamıyorum, hatta illa organize olalım bir şeyler yapalım diye tutturan arkadaşlarım olursa çok geriliyorum.

Bir doğum günümü, o gün öyle denk geldiği için arkadaşlarla lunaparkta geçirdim, o keyifliydi.
0
kobuzchu kiz
(05.12.22)
Hiçbir anlam ifade etmiyor aslında ama zaman zaman kutlamayla ilgili beklentiye giriyorum. Son yıllarda ailem kutluyor benimkini böyle bir adet oluştu aramızda. Mum üfleyip fotoğraf çekiyoruz bu kadar; senede bir pasta alıp yemek için bir bahane.

Bir keresinde bir kız arkadaşım benden habersiz bir organizasyon yapmıştı, bir mekanda 15 kişi falan toplanmışlar, gittiğimde bana da sürpriz olmuştu. Bu en güzeliydi.

En kötüsü de geçtiğimiz doğum günümdü, kutlamasını umduğum kişi kutlamadı. Halbuki ne giriyorsun beklentiye, normal şartlar altında kutlanmasa kimseye darılmaz gücenmezdim; beklentiye girince ve karşılanmayınca yersiz bir darılma gücenme kafasına girdim.
0
vedatchilipeppers
(05.12.22)
Doğumgünümü seviyorum. Kutlama konusunda arkadaşlarımın kutlamasını beklerim (ben yakın arkadaşlarımın çoğunun doğumgünü ezbere biliyorum ve sapık gibi gece 12'de kutluyorum :d) ama illa bir organizasyon olsun hevesim yok. Hediyeye hayır demem tabii ama zorunluluk da değil dshhsd


Doğumgününün kutlamasından çok günün kendisini seviyorum. Bana ait bir gün gibi yaşıyorum o günü. Doğumgünüm nisanda ama çocukluktan beri 1 Ocak'tan itibaren doğumgünüm yaklaşıyor diye heyecanlanmaya başlarım hehehe

En iyi doğumgünümden emin değilim, çocukken de keyifli doğumgünlerim oldu yakın geçmişte de. Hemen hepsi güzeldi yani.

En kötüsü de üniversitede en yalnız ve depresif olduğum senekiydi. Kimse bi şey demedi en son iki arkadaşım (sevgiliydi onlar) beni evlerine çağırdı kutlama için. İçkinin dozunu fazla kaçırmıştım ve hayatımdaki ilk ve son sarhoşluğu o gece yaşadım ama neyse ki olaysız dağıldım sorun olmadı :d
0
nundu
(05.12.22)
Küçükken bu konuda biraz hassastım.
Sınıfta birinin doğum günü olduğunda bi hüzün gelirdi benim ki yaz tatiline denk geldiği için.
11. yaş günümde mahalleden arkadaşların katıldığı ve aile fertlerimin olduğu güzel denebilecek bir kutlama yapmıştık evde, gecesinde 99 depremi olmuştu ve hayatımın en korku dolu gecesini yaşamıştım.
Öyle travmatik bir şey kalmadı üstümde ama o zamandan beri sevmem doğum günü kutlamalarını.

Yakınlarımın hatırlamalarını, mesaj atmalarını önemli bulurum.
Diğer bütün özel günlerin aksine doğum günü çok bireysel bir özel gün ve kutlanması, hatırlanması önemli.
Kutlama konusunda beklentiye girerim, hediye konusunda değil ama olursa da güzel olur, mutlu olurum :)
0
mutekebbir
(05.12.22)
beni bilen 16 yaşımda doğduğumu bilir. öncesindeki doğum günleri hep kötüydü. sayılmaz onlar. ondan sonraki 22 yılda en kötü doğum günüm 2020'de. en güzeli de bu sene. sevilmek, değer görmek çok güzel bir şey.

anlam ifade ediyor. normalde sevdiğimi çok belli ederim. kardeş, arkadaş, sevgili farketmez. böyle zamanlarda sevdiğini belli etmeye izin var. kimse napıyorsun şeker kız candy misin, heidi misin demez.
0
gabe h coud
(05.12.22)
Doğum günlerimi ben hatırlarım sadece :’)

Beklentisiz yaşarım. Beklentim olursa üzülürüm çünkü. O yıl iki ve daha fazla kişi tarafından hatırlanmışsam ve bir kutlama sözcüğü duymuşsam sevinirim.
0
ruhen hastayim ben
(05.12.22)
en iyiye karar veremiyorum, birkaç tane var.
birinde birkaç arkadaşım birleşip bana pikap almıştı ve annemle işbirliği yaparak gizli gizli koca kutuyu eve çıkarmışlardı.
pikabım hâlâ durur.

diğeri de 10-15 kişi asmalı mescit'te yemek yedikten sonra sabaha kadar eğlendiğimiz, son olarak da sabah kahvaltıya gittikten sonra dağıldığımız bir doğum günümdü.
çok eğlenmiştik.

onun dışında romantizmin doruklarda olduğu 1-2 doğum günüm var aklıma gelen. :)

"en kötü" denecek bir doğum günüm olmadı galiba.
son iki yıldır daha sakin geçiyor çünkü ankara'ya taşındım ama yine de kötü diyemem.
mesela bu sene çok eski arkadaşlarım bile aradı, bütün günüm telefonda geçti, çok eğlendim kendi kendime.
eve çiçekler, hediyeler falan geldi.
unutan 1-2 kişi muhakkak oluyor ama o da insanlık hâli yani.

ama genel olarak doğum günleri önemlidir bence, kutlanması gereken günler olduğunu düşünüyorum.
0
blatta hiberna
(05.12.22)
en son 10 yaşında doğum günüm kutlanmıştı.
0
Erestor
(05.12.22)
Arayı bozduğum kimler mesaj atıp doğum günümü kutlayacak acaba merakı haricinde kendi doğum günüm yeni bir yaşa girmek dışında hiçbir şey ifade etmiyor. Başkalarının doğum günlerini kutlamayı seviyorum ama. Yemeklisi oluyor, etkinlik düzenleyen oluyor. Keyfime göre katılıp istediğim saatte dönüyorum ağırlama planlama derdi olmadan.

Bizim ailede de böyledir zaten. Belli bir yaşa kadar sadece çocukların doğum günleri kutlanır. Aileye giren gelinler olmasa onlar da olmazdı.
0
IncredibleMau
(06.12.22)
(15)

bulaşık makinesini kaç günde bir açıyorsunuz

roket adam
soru başlıktaek olarak diğer modları da kullanıyor musunuz 70 derece yoğun falan gibi.
soru başlıkta

ek olarak diğer modları da kullanıyor musunuz 70 derece yoğun falan gibi.
0
roket adam
(03.12.22)
Evde iki kişiyiz ve çalışan insanlarız dolayısıyla çok bulasik çıkmiyor; genelde 2-3 günde bir çalışıyor, eğer fırında vs bir yemek yaptıysam yoğun modda yoksa eko modda olur.
0
fraise
(03.12.22)
Evde iki kişiyiz ve evden çalışıyoruz, sürekli bardak, kupa, tabak çıkıyor. Bir de yemek yaptıysak bazen günde iki kere çalıştırmamız bile gerekiyor. Genellikle günde bir ya da iki günde bir.

Sadece tencere/fırın tepsisi yıkıyorsam çok sıcak ayarlarda, onun dışında makine kendisi seçiyor.
0
kobuzchu kiz
(03.12.22)
4 kişilik aile. Her gün bir defa çalışıyor. 10 günde bir falan çalışmadığı gün oluyor. Hep 70 derecede tencere ayarında çalışıyor.
0
dilemma of subscribtionability
(03.12.22)
3 kisiyiz, hergun calisiyor.
en uzun tencere tava modunda yuksek sicaklita yikaniyor.
2:55 suruyor toplam yikama.
0
cooperr
(03.12.22)
Haftada 3 çalışıyor. Tek kişiyim, eve sadece akşamları geliyorum. Yemek yaptığım tencereyi tavayı da bulaşık makinesinde yıkıyorum. Yıkamasam haftada 1 yetecek.
0
denizgonen
(03.12.22)
hafta 3 falan. hep 70 derecede yıkıyorum. çünkü bulaşıkları asla sudan geçirmeden makineye atarım.
0
jelly bear
(03.12.22)
Ben utanmasa kendisini bile makinede yıkayacak bir insan olarak termos dışında istisnasız her şeyi makinede yıkıyorum. Böyle olunca çabuk doluyor ve haftada en az 5 gün çalışıyor. Hemen hemen her seferinde içinde yağlı tencere, tava vs olduğu için de 70 derecelik programda çalışıyor çoğu zaman.
0
ms brownstone
(03.12.22)
her gün yarım yükte çalıştırıyorum. bulaşık yıkamak, onların kuruyacağı yeri bankoda kullanamamak ve su israfı sebeplerinden dolayı asla elde yıkamam. bence bu devirde elde çamaşır yıkamak neyse bulaşık yıkamak da odur.

sadece moka potumu ve kahve içtiğim fincanlarımı elde deterjansız yıkıyorum.
0
alperz
(03.12.22)
tek kişiyim, haftalık yemek hazırlığı yaptığım günlerde bazen günde iki kere bile çalıştırıyorum.
onun dışında eğer mutfağa girip yemek yapmadıysam, dışarıdan falan yediysem iki-üç günde bir olur.
normal günlük yemek yapıyorsam, evde yiyorsam her gün çalışıyor ortalama.

airfryer'ı kullandıysam, tencere, fırın tepsisi, ocak ızgaraları vs. koyduysam yoğun programı kullanıyorum.
döküm tencereler ve makineye özellikle girmemesi gereken, makinede yıkanmayan şeyler dışında (weck kavanozların lastikleri, kristal bardaklar, düdüklünün plastik parçaları, termos vb.) her şeyi makinede yıkarım.
hem su hem zaman tasarrufu.
0
blatta hiberna
(03.12.22)
yalnız yaşıyorum, yemek yapmak ve yemekle arası pek iyi olmayan biriyim, haftada bir açıyorum o da tencere tabak değil kahve fincanı, kupası tükendiği için. aşırı yağlı bir şey yapmamışsam ekonomik modda kullanıyorum.
0
hypathia
(03.12.22)
4 kişilik aile evimde her gün çalıştırıyoruz.
2 kişilik eşyalı öğrenci evimde ev sahibi çalışıyor dediği halde çalışmadığı için çalıştıramıyoruz :)
0
black holes in the sky
(03.12.22)
Tek kişiyim 2-3 günde bir.
0
ruhen hastayim ben
(03.12.22)
iyi süper biz de 1-2 günde bir çalıştırıyoruz da israf mı yapıyorum acaba şimdiye düşünmüştük :) elde yıkama zaten daha çok su kullandığımız için direkt yok bizde.
0
🌸roket adam
(03.12.22)
tek yaşıyorum, yemek yapıp yapmadığım zamanlara göre değişiyor ama ortalama 3-4 günde bir. en yüksek dereceli program, durulayıp koymam.
0
gadjodilo
(03.12.22)
ben yarı dolu da olsa her gün 1 saatlik 65 derece modunu kullanıyordum. evlendikten sonra %110 doldurmadan çalıştırmak istemiyor eşim ama geçenlerde bunun ne kadar saçma olduğunu bardaklardaki lekeleri çıkarıp çıkarıp gözüne sokarak gösterdim. artık her gün bir kere çalıştırıyoruz. tatile gitmişsek komşuya anahtarı verip günde bir kere çalıştırmasını istemiyoruz, tabii o kadar da değil :P sorry.
0
gabe h coud
(03.12.22)
(19)

Hangi browser'i kullanıyorsunuz?

put it in your appropriate place
Chrome dışında hangi browser'i tercih ediyorsunuz? Bazı siteler için Tor'u tercih ediyorum. Genel olarak Chrome'u tercih ediyorum ama yakında adblock'u kaldıracakmış. Öncesinden alışmak için yeni browser'a geçeğim ama hangisine gideyim?
Chrome dışında hangi browser'i tercih ediyorsunuz? Bazı siteler için Tor'u tercih ediyorum. Genel olarak Chrome'u tercih ediyorum ama yakında adblock'u kaldıracakmış. Öncesinden alışmak için yeni browser'a geçeğim ama hangisine gideyim?
0
put it in your appropriate place
(02.12.22)
opera
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(02.12.22)
geçenlerde youtube, twitter falan engellendiğinde opera'ya geçtim çok da rahattı ama alışamadım. mozilla firefox ile devam ediyorum.
0
anna sun
(02.12.22)
2006 yılından beri firefox
0
konetsu
(02.12.22)
yıllardır firefox. chromium tabanlı browserları kullanmıyorum.
0
false pretension
(02.12.22)
Mobilde Brave.

Şirket bilgisayarında Firefox, Chrome veya Edge kullanabiliyorum ama Firefox'ta eklenti kuramadığım için Edge kullanıyorum. Gayet memnunum ondan da. Chrome sevmiyorum.
0
chicha_v2
(02.12.22)
brave
0
freebird5406_2
(02.12.22)
yandex
0
astronom bey
(02.12.22)
bayaa uzun yıllardır opera hem pc'de hem mobilde (android).

Opera'dan önce Chrome ve Firefox da kullanmıştım yine kısa sayılmayacak süreler ama Opera'nın sade ve rahatlığı ayrı ya
0
nundu
(02.12.22)
google'ın kopee yiz chrome tabiki
0
wiekannich
(02.12.22)
bir tek ben mi edge kullanıyorum:)
0
nothing in my way
(02.12.22)
Firefox kendi işlerim için
Chrome kurs için
Edge şirket işleri icin
0
bonjourrr
(03.12.22)
hayatında hiç chrome yüklememiş olmakla övünürüm. 23 Eylül 2002 pazartesi tarihinden beri firefox, ekinoksun ruh halimdeki etkisi.
0
goodz
(03.12.22)
Yıllardır Firefox, ara sıra Opera.

Ve AdBlock yerine ublock origin kullanın, onu da mı kaldırıyor?
0
kobuzchu kiz
(03.12.22)
Yıllardır safari kullanıyordum extension'ları çok kısıtladı firefox'a geçtim. Orion da fena durmuyor.

Chromium tabanlı browser kullanmak online suç gibi geliyor bana :D Çok fena tekel oldu biraz çeşit olması hepimizin hayrına,
0
hedep
(03.12.22)
chrome ama bir faydasini gormedim. burada okunanlardan etkilenip degistirebilirim.
0
hot potato
(03.12.22)
Sanırım 17-18 yıl olmuştur firefox kullanalı, o günden beri de hiç bırakmadım. Mozilla backup sayesinde de her pc değiştirdiğimde verilerimi ve kullanım ayarlarımı taşıyorum.

5-6 senedir de Operayı beraberinde kullanıyorum, aynı anda sürekli bu iki tarayıcı açık bilgisayarımda, farklı işler için.
0
John Bloor
(03.12.22)
Mobil brave pc chrome ama brave bugun reklam gostermeye basladi
0
another satisfied lover
(03.12.22)
gönlüm her zaman firefox'ta ama iş nedeniyle kullanmak zorunda olduğum platformlar nedeniyle chrome'a geçiş yaptım seneler önce.
0
blatta hiberna
(03.12.22)
2003'den beri firefox, androidde firefox nightly. /r/firefoxcss'den edindiğim tek satirlik bir tema kulanıyorum stylish ile de bütün siteleri temaya uygun bir şekle çeviriyorum.

edge'nin dikey tabları çok hoşuma gidiyor ama sağlıklı bir şekilde firefox da uygulayamadığım için tek satır temam ile devam ediyorum.
0
pwnography
(03.12.22)
(17)

Ekşiduyuru'dan kimseyle flört ettiniz mi

IncredibleMau
Az evvelki duyuruya kaynak yapayım dedim. tanışıp flört ettiğiniz, sevgili olduğunuz ya da evlendiğiniz kişiler oldu mu? evet çoğul.Hayırsa eğer; siz değil ama bildiğiniz var mı tanışan eden, takılan, ciddi düşünen ya da önce takılalım sonra bakarız diyen kimseler?
Az evvelki duyuruya kaynak yapayım dedim. tanışıp flört ettiğiniz, sevgili olduğunuz ya da evlendiğiniz kişiler oldu mu? evet çoğul.

Hayırsa eğer; siz değil ama bildiğiniz var mı tanışan eden, takılan, ciddi düşünen ya da önce takılalım sonra bakarız diyen kimseler?
0
IncredibleMau
(02.12.22)
hayır, çünkü buraya ilk üye olduğumda evliydim ama buradan tanışıp sevgili olan, evlenen baya kişi var.
0
sta
(02.12.22)
Kimseyle görüşmedim. Görüşmeyi de düşünmüyorum. Herkese herkese yürüyor burada.

@şekerler diyarında, yakışıklı erkek yok demek istedi galiba. Kadınlar top model gibi.
0
Kahvedesu
(02.12.22)
Guzel kiz yok duyuruda.
0
sekerler diyarinda bir ruya
(02.12.22)
Evlendim bile ben.
0
fraise
(02.12.22)
Valla flört de oldu evlilik de oldu. Duyurunun etinden sütünden yararlandım yani.
0
kaptan maydanoz
(02.12.22)
Güzel kız yok diyenin tipini görmek isterim.

Burada ne kadar erkek gördüysem çoğu tipsizdi, kadınların hepsi taş gibiydi.
0
Hallegadola
(02.12.22)
Ruhen +1 görelim bakalım tipleri
0
Hallegadola
(02.12.22)
Hayır. Yürümedim de hiç. Güzel kızlar gördüm ama zirvede de ifşa zamanında da.

Benim arkadaşım olup da tanışan eden falan yok. Fakat duyurudan tanıştığım ve duyuruda birileri ile tanışanlar var. Nicklerini hatırlamıyorum. Eski zamanlar zaten. Sayılır mı? Ahahaha
0
nawar
(02.12.22)
evlendim.
0
kirmizipilotkalem
(02.12.22)
Ohoo evlendik biz buradan.

Evlenmeden önce de zirvelerde falan tanışmıştım birileriyle ama çoğunun nickini bile hatırlamıyorum.
0
chicha_v2
(02.12.22)
Ahhh eski duyuru ahhhhh.

Ahhhh eski zirveler ahhhhhh.
0
c1b2k3
(02.12.22)
@romario en iyisini sen yapmışsın.

Duyurunun otoritelerinden "ohoo burda neler döndü neler" falan gibi bir yorum beklerdim ama hiç oralı olunmadı.
0
🌸IncredibleMau
(02.12.22)
Dur bakayım. Evet, iki sevgilim oldu buradan. Bir kaç günlük sevdalarım da oldu. Hepsi de sayko killer, sağolsunlar çok şey öğrendim sayelerinde. Kurt kışı geçirir, yediği ayazı unutmaz. Evet.

Sözlükten 5.5 senelik bir sevgili yapmıştım. Sonu kötü bitti ama giriş ve gelişme güzeldi.

Sözlükten Fbuddy de yapmıştım. Sevgili gibi bir şey oldu sonra. Tecrübesizlik işte, bağlanmak istemem diye uzak durdum. Bir süre sonra tekrar gördüğümde morbid obez olmuştu. Ama ne kadar zeki, ne kadar düzgün, ne kadar güçlü biriydi. Umarım her neredeyse, çok mutludur.

10 sene önce, duyurudan biriyle tanışmıştım. Yukarıda yazdığım bir kaç günlük fling. Yıllık izin alıp benimle tanışmaya Suriye sınırına yakın bir şehirden gelmişti. Dünyanın en yeşil gözleri ondaydı. Gerçekten çok güzel gezdik, derin derin bakıştık, sarılmalara doyamadık. Günler geçti, izni bitti, memleketine geri döndü ve aramız bir şekilde bozuldu. Benim hatam büyük ihtimal, çok toydum. Tam olarak ne yaptım, yapmadım, bilmiyorum ama sevgili olalım isteğimi geri çevirmişti. Üzerinden bir sene geçti. Facebook üzerinden mesaj geldi. O zamanın parasıyla 50 bin lira istemişti. Beni kurda kuşa yem etmeyin. Eski sevgililerimi arıyorum çaresizlikten demişti. Ben de “biz hiç sevgili olmadık, sen istemedin” gibi saçma bir cevap vermiştim. Beynimin büyümesini henüz tamamlamadığı bir dönemdi herhalde. Çok yazık.
0
gabe h coud
(02.12.22)
güzel kız yok diyenin tipini görmek isterim +1
0
rakicandir
(03.12.22)
hayatımın en büyük aşklarından birini buradan biriyle yaşadım.
kısa-uzun süreli flörtler falan da oldu tabii.

ayrıca sadece flört değil, çok sevdiğim 1-2 dostum da oldu buradan.
0
blatta hiberna
(03.12.22)
evet oldu.
0
tantunisultansuleyman
(03.12.22)
Çok iyi ve yakın arkadaşlarım oldu, hatta buluşmada komşumu buldum :))

Onun dışında 1 flört denemem oldu ama sonu gelmedi. Başka da birşey olmadı.

Eski Kadıköy buluşmaları iyiydi ama muhabbet olarak :)
0
Northern Mariner
(03.12.22)
(2)

Yemek pisirme sorusu

hlot
Kuru barbunya pisirecegim. Patates de koyun diyor. Tarifte şoyle yaziyor: "Tencere içerisindeki malzemelerin yarısına gelecek kadar su ve bir miktar tuz eklenerek pişirilir."Suyun degmedigi malzemeler nasil pisiyor anlamadim? Piser mi ki cidden? Malzemelerde domates falan olsa onlar suyunu verecek d
Kuru barbunya pisirecegim. Patates de koyun diyor. Tarifte şoyle yaziyor: "Tencere içerisindeki malzemelerin yarısına gelecek kadar su ve bir miktar tuz eklenerek pişirilir."

Suyun degmedigi malzemeler nasil pisiyor anlamadim? Piser mi ki cidden? Malzemelerde domates falan olsa onlar suyunu verecek derdim ama o da yok.
0
hlot
(02.12.22)
ben patatessiz yaparım.

çok sulu yaparsanız, helmelenmesi için fazla haşlamanız gerekir ve bu sefer barbunyalar püre olur.
yarısına kadar koyacaksınız suyu, tencereyi de kapatın bir tarafı hava alacak şekilde, buharın sıcaklığıyla pişer.
arada bir de karıştırırsınız.

bence düdüklüde yapmak en pratiği bu arada.
0
blatta hiberna
(02.12.22)
Ateşi yüksek açmayın, kapağı kapatın. Pişer.
0
perferil
(02.12.22)
(12)

Sevgilinizin/Flörtünüzün okuyacağını bilerek duyuru açıyor musunuz?

jonas
Sevgiliniz veya flörtünüz olan birisi de sizin gibi bir duyuru kullanıcısı veya burayı takip eden biri olabilir, böyle bir durum mevcutken yazdıklarınızın kendisi tarafından okunacağını da bilerek "gönül işleri" kategorisinde duyurular açıyor musunuz?
Sevgiliniz veya flörtünüz olan birisi de sizin gibi bir duyuru kullanıcısı veya burayı takip eden biri olabilir, böyle bir durum mevcutken yazdıklarınızın kendisi tarafından okunacağını da bilerek "gönül işleri" kategorisinde duyurular açıyor musunuz?
0
jonas
(02.12.22)
açıyorum. okuyabilir.
0
deartheodosia
(02.12.22)
hatırladığım kadarıyla gönül işlerinde duyuru pek açmadım bugüne kadar ama duyuru kullanıcısı olan biriyle haşır neşirken açacağım varsa da açmazdım.
onun açması da beni rahatsız ederdi.
böyle şeyleri ayıp ve samimiyetsiz buluyorum biraz.

genel bir soru sorulabilir tabii ki, gönül işleri özelinde cevapladım.
0
blatta hiberna
(02.12.22)
Tanıştığım insanlarla sözlük muhabbeti bile kurmamışızdır, kaldı ki nickimi söyleyeyim. Eskaza biliyorsa soracağım varsa da sormam +1
0
ruhen hastayim ben
(02.12.22)
@blatta hiberna, @ruhen hastayim ben ve benzerini yazacaklar +1

Böyle durumlar Sözlük, Duyuru, Twitter gibi yerlerde rahat yorum yapmayı engeller sanırım istemesen de. İkincil bir anonim hesabı var sanırım o yüzden bazı kişilerin.
0
nawar
(02.12.22)
sözlük'te yazdığımı bilmiyor. sözlük de okumaz. duyuru diye bir şey olduğundan haberi yok :) başka bir hayat yaşıyor.

downtown abbey'de vardı ya. hafta içi diyorlar, o ne diyor kadın. onun gibi bir şey :))
0
gabe h coud
(02.12.22)
duyuruda birbirlerinin nicklerini bilen aktif kullanıcı sayısı toplasan 30-40 kişi etmez. (ifşa ve etkinlik dönemlerinde bu sayının 1500-2500'e çıkmasını bi kenara bırakıyorum) dışarıdan tanışılan kişinin de ekşiduyuru kullanma ihtimali yok denecek kadar az. bu yüzden öncelikle buradan tanışmış olmaları gerekiyor bence.

dolayısıyla "buradan kimseyle tanışıp flört ettiniz mi?" gibi bir soru aslında daha kapsayıcı, daha keyifli bir soru olurdu.

cevap: hayır öyle şeyler yapmazdım.
0
IncredibleMau
(02.12.22)
@IncredibleMau Duyuru vasıtasıyla tanışıp sevgili olan, flört eden insanlar olduğunu duymuştum, aslında daha ziyade bu o kişilere yönelik bir soru ve meraktı.
0
🌸jonas
(02.12.22)
hesabimi acan manitamla yanyanayken gonul isleri duyurusu aciyordum xd
0
ala09
(02.12.22)
Açanları biliyorum. Birbirlerine destek bulmak için yazıyorlar. Aradıklarını bulamayınca duyuruyu siliyorlar. İfşa olmadıklarını sanıyorlar.
0
Kahvedesu
(02.12.22)
Evet okuma ihtimalini göze alıp yazıyorum ama hiç bir zaman okumuyor. En son dayanamayıp duyuru açtım okumadın mı diye darlıyorum. :(
0
yenibirgüzelnick
(02.12.22)
Okuması amacıyla duyuru açmadım hiç ama görürse de dert etmem hatta açıyorum diye haber veriyorum. Genelde okumuyor ve duyuru açmamdan hoşlanmıyor.
0
kaptan maydanoz
(02.12.22)
duyuru açmıyorum, yorum/fikirlerimi yazıyorum, bir bilgiye yada konu ile ilgili farklı görüşlere ihtiyacım olduğunda ilgili kategoride başlık/konu açabilirim, benzer şekilde gönül işleri'de de ancak kendi ilişkimiz için açmam, farazi bir durumda ki fikir/görüşleri duymak için açarım.
0
selam
(03.12.22)
(3)

12 yıl önce alınmış ve ehliyete dönüştürülmemiş sürücü sertifikası

blatta hiberna
iptal oluyor, değil mi?2010'da alınmış, e-devlette görünüyor.belge olarak da mevcut.bu kişinin ehliyet alması için sürücü kursu sürecine baştan mı başlaması lazım?yoksa sertifikayla bir şans var mı?teşekkürler!
iptal oluyor, değil mi?

2010'da alınmış, e-devlette görünüyor.
belge olarak da mevcut.
bu kişinin ehliyet alması için sürücü kursu sürecine baştan mı başlaması lazım?
yoksa sertifikayla bir şans var mı?

teşekkürler!
0
blatta hiberna
(02.12.22)
şu an kullanılan yeni tip ehliyetlere geçilmeden önce 2 yıl süre sınırı gelmişti sertifikayı ehliyete çevirmek için. şu anda da devam ediyordur diye tahmin ediyorum.

ek: siteye de yazmışlar zaten:
42. Sertifika Süresi kaç yıl geçerlidir?
MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL MOTORLU TAŞIT SÜRÜCÜLERİ KURSU YÖNETMELİĞİ 45. madde 3. bendi " Sürücü sertifikasının sürücü belgesine dönüştürülmesi süresi en çok iki yıldır. Süresi içerisinde sınıfına uygun sürücü belgesi ile değiştirilmeyen sertifikaların geçerliliği sona erer. Sertifikalar sürücü belgesiyle değiştirilmedikçe karayolunda araç kullanma yetkisi vermez. (Ek cümle:RG-7/3/2017-30000) Sürenin son günü hafta sonu veya resmî tatil olması durumunda bu süre ilk iş günü mesai bitimine kadar uzatılır." hükmündedir.>

randevu.nvi.gov.tr
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(02.12.22)
nüfus müdürlüğünü aradım, e-devlette görünse de süresi iki yılmış.
çok saçma, bence de kazanılmış bir hak sonuçta ama uygulama bu şekildeymiş.

belki başkalarına yardımcı olur diye duyuruyu silmiyorum.
0
🌸blatta hiberna
(02.12.22)
Ohoo. Mümkün değil. Süresi 2 yıl.
0
dissendium
(02.12.22)
(20)

Erkekler escort kadınlarla rahatça nasıl birlikte olabiliyor?

burnley
Ben kız arkadaşlarımla, takıldığım kadınlarla falan bile seks yapacağımızda karşı taraf kullanma dese bile "Bir çeşit hastalık geçer falan, aman" düşüncesi sebebiyle asla prezervatifsiz ilişkiye girmiyorum mesela, ki prezervatif kullanımı bile bazı hastalıkların bulaşabilme riskini tamamen ortadan k
Ben kız arkadaşlarımla, takıldığım kadınlarla falan bile seks yapacağımızda karşı taraf kullanma dese bile "Bir çeşit hastalık geçer falan, aman" düşüncesi sebebiyle asla prezervatifsiz ilişkiye girmiyorum mesela, ki prezervatif kullanımı bile bazı hastalıkların bulaşabilme riskini tamamen ortadan kaldırmıyor.

Hal böyleyken hemcinsim olan bir sürü erkek nasıl escortlarla birlikte olabiliyor? Sağlık bu, başka şeye benzemez. Bu büyük bir gözükaralık değil mi ya?
0
burnley
(01.12.22)
açlık, abazanlık. çoğu da hastalık taşıyor zaten.
0
anais
(01.12.22)
bazi erkekler asiri abaza oluyor. benima arkadas var mesela bel soguklugu kapmis bir kadindan. yanyana yururken gozleri fildir fildir her gecen kadina kilitleniyor.
0
dokunmakalbime
(01.12.22)
@anais Açlık ve abazanlığın ötesinde bir durum da söz konusu bence. Bazılarında tutku gibi bir şey. Eli yüzü düzgün, ortalamanın hayli üstünde, maddi gücü gayet yerinde olup da escortlardan çıkmayan adamlar tanıyorum.
0
🌸burnley
(01.12.22)
Umursamazlık, gamsızlık, cahillik, abazalık. Bir sürü etken bir araya geliyordur.

Bırak hayat kadınını, bu zamanda tek gecelik ilişki bile yaşanmaz. STD çok yaygın
0
John Bloor
(01.12.22)
Escort hizmeti çok güzel bir şey. Yani seks istiyorsun, hormonlar tavan yapmış, artık bu ihtiyaca dönüşmüş. Hizmetin karşılığını ödeyip alıyorsun. Yani kağıt üzerinde bakınca dertsiz tasasız mükemmel bir olay... ama işte senin dediğin kısım işin içine geliyor.

Yani özellikle 2022'de escortlardan hastalık bulaşma ihtimali çok daha az. Gelir kapısı olduğu için dikkat ediyorlar. Halkımızda ise cinsel yolla bulaşan hastalıklar konusunda bilgi sıfır bile değil -bilmemkaç. Çünkü çok fazla yanlış bilgi var ve %1'i falan kontrole gidiyor. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar sürecinde tavan yapmış olabiliriz.

Gel gör ki ilk paragraftaki konuya dönecek olursak, ben o ön yargıyı yenemedim. Escort fobim var. Kesin hastalık bulaşırmış gibi geliyor. Bu yaşıma kadar hiç escort ile görüşmedim, görüşmeyi de düşünmüyorum açıkçası. İnsanlar ya bilgisizlikten ya da aldığı önlemlere güvenerek birlikte oluyor işte.
0
nawar
(01.12.22)
cehalet böyle bir şey işte, ünvanlar akademik diplomalar bunu silemiyor
0
freebird5406_2
(01.12.22)
Bir de isin santaj yani var. Goruntunu alip para istiyorlar. Bu erkekler neredeyse her seyini kaybetmis tipler oluyor. Itibar basta olmak uzere.
0
halk
(01.12.22)
eskortluk sektörünü hafife almamak lazım, alkan market, bim, migros, macrocenter, gurmeshop gibi çok açık bir ara mevcut kalitede. Hatta öyleleri var ki müşteri seçiyor. geceliği 2k$ eskort ile 3-4k tl'lik cimcif eskortunu karıştırmamak lazım.
0
carisch
(01.12.22)
Bu duyuruya bir kadın profiliyle gel ya da herhangi bir sosyal mecraya resimsiz kadın fotosu aç. Anında bir sürü erkek yazar.

Ben artık escorta para verildiğini düşünmüyorum. Sosyal medyada tanıştıkları herhangi bir kadınla görüşmeye can atan çok erkek var.

Ev arkadaşlarım haftanın her günü biriyle görüşür, hesabı onlara kitlerdi. Lüks mekanlara gidip, yiyip içiyorlar. Bence bunun da escortluktan bir farkı yok ama bizim erkeklerimiz bayılıyor. Yeter ki ''kadın olsun''. Bir de korunmak istemiyorlar. O nedenle bu HPV sağda solda herkeste var.
0
Kahvedesu
(01.12.22)
erkek olarak ben de aynı fikirdeyim. cidden sıkıntı. merak etmeme rağmen bu sebepten hiç böyle bir deneyim yaşamadım ben de. bazı insanlar cidden hareketlerinin sonuçlarını düşünemiyor. herkesteki gibi bir anksiyete yok yani adam gamsız. o şekilde.
0
roket adam
(01.12.22)
gamsizlik. gunde birkac paket sigara icen 120 kiloluk doktorlar var mesela. bu durumda da riskin oldugu acik ama her insan her konuda rasyonel dusunemiyor.
0
hot potato
(01.12.22)
öncelikkle o hastalıkların çoğunun çaresi var. olmayanlar da eskisi gibi öldürücü değil. HIV bile kontrol edildiğinde çocuk sahibi olmaya falan engel değil diye biliyorum.

gözükara olacak bir şey yok. sekse kolay yolla ulaşamayan, ya da ulaşma aşamasını sevmeyen insanlar için mantıksız değil. dünyanın her ülkesinde var olan bir iş kolu bu. asyalı da olsan, amerikalı da, alman da... buna bu kadar şaşırmak manasız geliyor bana. hollanda'da red light diye bir yer var kafadan amsterdam gibi bir şehrin göbeğinde. gerçekten fuhuş sektöründense karşımdaki duvara bile daha çok şaşırırım nasıl ayakta duruyor diye. seks insanın en çok ihtiyaç duyduğu ikinci şey.
0
bohr atom modeli
(01.12.22)
aksine kısmen mantıklı bir şey.
hele bu devirde, özellikle de maddi durumu iyi, işi gücü olan, duygusal bir şey aramayan bir erkeğin tinder'dan kadın kovalaması bence birçok açıdan daha kötü bir durum.

yukarıda söylendiği gibi escort var, escort var.
zaten belli bir ücretin üzerindekiler ve gerçekten profesyonel olanlar kendine sizden bizden iyi bakıyor.
benim en yakın arkadaşlarımda bile bin bir türlü hpv, uçuk vb. var ve çevremdeki kadınların 10'undan ikisi falan düzenli olarak doktor kontrollerine gidiyor.
bu açıdan söylenenin aksine, çok daha güvenli ve mantıklı buluyorum.

hastalıktan ziyade, bu bir yaşam tarzı haline geldiğinde ve sürekli duygu barındırmayan cinsel ilişki yaşandığında bir süre sonra kadında da erkekte de ruhsal yaralar açılmaya başlıyor.
bence bu daha önemli.
0
blatta hiberna
(01.12.22)
"Biz Turk filmlerindeki tecavuz sahnelerini izleyerek masturbasyon yapmis bir halkin cocuklariyiz, kimse bizden saf ve temiz duygular beklemesin" Nihat Genc
0
freedonia
(01.12.22)
bir hayvana tecavüz edecek, 18 çocuk yapacak kadar kendilerine değer veriyorlar ve değer verme şekli olarak seçtikleri bu yöntemlerle kendilerine zerre değer vermiyorlar.

Çok önemli ve aynı zamanda da çok değersiz canlılar kendi gözlerinde yine kendileri.
0
sparkle kiddle
(01.12.22)
Ya temkinli oluyorsun ya da olmuyorsun arası yok bunun sanırım ya.

Ben de düzenli ilişkide dahi korunangillerdenim çevremde hızlı yaşayıp korunmadan takılan arkadaşlarım var.

Kimisine hiçbişey olmadı kimisi ufak std geçirdi.
0
hedep
(01.12.22)
Cinsel hastalıklar konusunun inciğine boncuğuna girmezsen eğer eskortla birlikte olmak hiç de korkunç bir şey değil. neyse parası verip yatağında tam olarak görmek istediğin tabloya ulaşmak büyük bir lüks hatta.
0
IncredibleMau
(01.12.22)
Muhtemelen senin kiz arkasindan daha sagliklilardir da benim anlamadigim tarafi erkek tarafi hakikaten bundan ne zevk aliyor. One night stand'de bile senden hoslanan ve seksten zevk almaya calisan biri var. Bunda ise ne bir duygu ne bir tutku. 15-16 yasinda ergenken azmisken yapilir da sonrasi icin eskort kullanan erkek hakikaten kendini sorgulamalidir.
0
baldur2
(02.12.22)
bazi insanlar sekse duskun oluyor. mesela bir arkadasim var. seksle yatip kalkiyor. burclar, hormonlar, psikoloji, karakter tipi vs.. bir suru sebebi olabilir.
0
dokunmakalbime
(15.02.23)
ülkemizin insanı her konuda kaderci hastalık da bunlardan biri.

Bana tek gecelik ilişkiler fuckbuddylikler ile escort çok farklı gelmiyor hastalık açısından. Geçmişi bilinmeyen bir sürü insan, arada bi hastalık transferi olsa hasta olan kişi sayısı çok büyüyebilir. Mesela geçmişte eskorta gidip hpv kapmış bir adam, ilerideki sevgilisine bunu çok rahat bulaştırabilir veya tek gecelik ilişkisi olmuş biri de öyle. Yani sevgililikte bile, senin tek kişiyle sevişmiş olman bir şeyi değiştirmiyor (eğer karşı taraf 3-5 kişiyle sevişmiş ve biri hasta ise)

Bu arada kadınlarla birlikte olamayanlar eskort tutuyor ama bence tam tersi çok zengin olup kadına ulaşımı da olup çeşitli fantezileri olanların eskorta yönelmesi daha mantıklı geliyor bana. Yani eşinle sevgilinle yapmayacağın yapamayacağın fantezilerin varsa mesela.
0
nhk ni youkosu
(15.02.23)
(21)

Evinizde yılbaşı ağacı süslüyor musunuz?

ms brownstone
Ağaç dışında evde yılbaşı temalı ortam yaratmaktır, bir yerlere süs asmaktır falan böyle şeyler de yapıyor musunuz? Sosyal medyada biraz gezince devasa noel babalı aşırıya kaçmış bazı istisnalar olsa da güzel süslenmiş evler gördüm ve bence de yılın en güzel zamanları olduğu için içim açıldı bir mik
Ağaç dışında evde yılbaşı temalı ortam yaratmaktır, bir yerlere süs asmaktır falan böyle şeyler de yapıyor musunuz?

Sosyal medyada biraz gezince devasa noel babalı aşırıya kaçmış bazı istisnalar olsa da güzel süslenmiş evler gördüm ve bence de yılın en güzel zamanları olduğu için içim açıldı bir miktar. Buradan da gelecek cevapları merak ettim. Buyrun evdeki bütün yılbaşı ritüellerinizi anlatın.
0
ms brownstone
(30.11.22)
yok yav :/

edit: altta konuya farklı yaklaşımlar olmuş, ben inançsız biriyim ve kültürel olarak da bir sorunum yok benimkisi tembellikten :)

yılbaşı ritüelim 31 aralık gecesi havamda olursam sıcak şarap hazırlamak, bir iki kupa içerken oyun oynayıp uykum gelince yatmak
0
freebird5406_2
(30.11.22)
Hiç yapmadım.

Anlamsız geliyor.
0
Mirket
(30.11.22)
Evet, somine etrafina da bir seyler yerlestiriyoruz.

Olmasa aramam ama esim seviyor.
0
sertac akin
(30.11.22)
Hiç yapmadım, yapmam da herhalde.
0
halitkin
(30.11.22)
Aile evinde arada yapıyorduk. Şu ışıklardan var işte. Birazı pencereye birazı ağaca şeklinde tabii. Ağaç dediğim de evdeki 1-1,5 metrelik bitki işte. Öyle instagramlık süslemeler değil. Tek başıma uğraşmam da olmasını isteyen biri varsa yardım ederim. Eğlenmek güzeldir.

Ekleme yapayım cevap yazmak yerine. Kültürümüz/geleneğimiz değil falan yorumlarını okuyorum da... Neyse ahahahahahahahah
0
nawar
(30.11.22)
Aile evinde yapıyoduk da sonra ağacımız eskidi mi kırıldı mi bilmiyorum son birkaç senedir yapmıyoruz. Kendi evimde de zaten ev küçük ve tembelim diye uğraşmıyorum ama güzel bi şey yani severim noel(yılbaşı da olur hadi) ağacını
0
nundu
(30.11.22)
Evet. Çocukken de severdim. Annem de çok sever.

Esim zaten noel doneminin hastası olduğu için kesin yapiyoruz.
0
logisticsmanager
(30.11.22)
Süslemiyorum.
0
Amaranta ursula
(30.11.22)
15 senedir hiç atlamadan her yılbaşı süslüyorum ve bayılıyorum da, eskiden dolar bu halde değilken aliexpress,alibaba vs gibi sitelerden her sene bir sürü süs alırdım, bu yüzden çok değişik ve güzel süslerim var. hatta tam şu an evde yeni süsler de yapmaya çalışıyorum, bir iki gün içinde de ağacımı süslemiş ışıklarını yakmış olurum, ocak ortasına kadar da kaldırmam. yılın en sevdiğim aktivitesi :)
0
hypathia
(30.11.22)
Yılbaşı ritüelim kuru yemiş, kola, çay ve film. Portakal çıkarsa portakal yerim. Bu yıl maalesef hafta sonuna denk geliyor. İşten de kaçamayacağız. Hafta içine gelse iyiydi. Yılbaşı süslemeleri Eski Türkiye'ye ait bir şey benim gözümde. Ben süslemem. Belki bir gün dertsiz olursam, evli ve çocuklu olduğumda çocuklar isterse olabilir.
0
dissendium
(30.11.22)
Evet, çam ağacım var zaten terasta hep, onu ışıklandırıyoruz, adventin ilk günü evi advent mumlariyla da süsledik. Evin içini de süslüyoruz. Asiriya kacmali noel babali dir durum yok. Oyle kirmizili mavili renkli isiktir, sesli showdur sevmem.

Bu ayi gecirmenin baska bir yoklu yok, keske ocak ve subat icin de bir kutlama olayi olsa da katilsak.

31.12 icin rituelimiz yok, noel bitince kaldiriyoruz süslemeleri. Acik havada sampanya disinda bir rituelimiz yok.
0
buf-e kür
(30.11.22)
Hayır, henüz kültürel anlamda o kadar yozlaş(a)madık.
0
m e b
(30.11.22)
hayır. gereksiz.
0
benibulmanlazim
(30.11.22)
hayir, hic de yapmadim, yurtdisinda yasiyorum, tum sokak bir dekor yapiyorsa biz de ufak bir katkida bulunabiliriz diye dusunuyorum su anda, ama muhtemelen usenmekten bir sey yapmayacagim, tabi gereksiz bir harcama tarafi da var...
0
hewit
(30.11.22)
m e b +1
0
duchess jessamine
(30.11.22)
hayır. nereye koyacağım? ev zaten küçük. ayrıca öyle bir kültürden gelmedim 35 yaşında alışkanlıkları değiştirmek zor oluyor.
0
ya ben lan neyse
(30.11.22)
Bence yilbasi agaci, evi süslemek vs kis aylarini renklendirmeye yardimci oluyor. Genel olarak motivasyonumu yükselttigini de düsünüyorum. Renkli isiklar, simli süsler, yilbasi agaci... Cocuklugumda da evde süs hazirlardim :D Aynen devam...

Yilbasi gecesi ailecek biraraya gelinir,
Yemekler yenir,
sarkilar türküler söylenir,
tatli tatli raki sarap bira ne varsa icilir,
geri sayim yapilip birbirine iyi seneler dilenir.
0
chihirovekohaku
(30.11.22)
cocukken kardesimle birlikte cam agacimizi susler, cama isiklar asardik; simdi de ben kendi evimde suslemeye devam ediyorum cok asiriya kacmadan. severim boyle seyleri.
0
fraise
(30.11.22)
hayir, gereksiz ve cevre icin kotu bir gelenek. bizden bir gelenek de degil zaten.

gercek agac almak daha iyi gibi duruyor ama yine de onun da sorunlari var. sadece agaci kesmek olarak degil tabii. bunun endustrisi var ve ozel noel agaci yetistiricerleri var. ama onlar da kesme, tasima islemleri, su ve bocek ilaci kullanimi, agaclari geri donusum yontemleri, bunlarin hepsi cevre icin sorun olabilir. ama yetistiricler de agac dikerek (ve her alinan bir agac icin daha cok tohum dikerek) bir yandan cevreye yardim etmeye ve buyuk cam ormanlari olusturmaya da calisiyorlar.

bir de yapay plastik agaclar var. onlarin endustrisi, karbon emilimi cevre icin daha kotu tabii ve cogu insan kullandiktan sonra atiyor. ama bir aile uzun sure yapay bi agaci evinde tutarsa cevre icin daha iyi olur.

daha mantikli yaratici ve cevreye dost noel agaclari da olabiliyor. surda verilmis bikac fikir, saksida cam agaci, DIY agaclar gibi:
zerowastememoirs.com
0
ermanen
(30.11.22)
öncelikle çam ağacı süslemenin sümerler'e kadar dayandığını ve anadolu geleneği olduğunu söyleyeyim.
dokuma kilimlerde bile ağaç motifi vardır türk el işinde, yani yozlaşmakla falan ilgisi yok bunun.

ailemde süslenir, ben de her zaman süsledim ama bu eve taşınırken nakliyeciler tek başıma biraz zor alabileceğim bir yere koymuşlar, geçen yıl kuramadım o yüzden.
bu hafta sonu yerinden çıkartıp kuracağım.

kültür ve inanç dışında bence çok dekoratif, sıcak, eğlenceli bir şey.
hayatın içinde güzel bir renk oluyor kışın.
0
blatta hiberna
(30.11.22)
Rituelim yok. Dini sebeplerle falan degil, minimalist bir insanim. DUrup dururken cikarip bir agac suslemek cok gereksiz geliyor. Beni ozellikle mutlu ya da mutsuz etmiyor o yuzden yapmamayi seciyorum.
Yilbasinda ozel bir sey yapmam. Turkiyedeyken birileriyle bir araya gelip yemek falan yerdik birinin evinde. Eglenceye, otele vs gitmem.
Su anda baska bir ulkede yasiyorum. Insanlar Christmas icin vs hazirlaniyor, isyeri susleniyor, aktiviteler duzenleniyor. Insanlarin mutlu olmasina mutlu oluyorum ama benim icin bir anlami yok. Bu sene de herhangi bir kutlama organize etmeyi ya da katilmayi dusunmuyorum.
0
sopiro
(01.12.22)
(7)

Ayagi kirik yada yarali sokak kedisi kaca malolur?

stavro
Dun bizim orada gördüm tek ayağı havada geziyordu bir tanesi. Bunu veterinre gotursek ne tutar?
Dun bizim orada gördüm tek ayağı havada geziyordu bir tanesi. Bunu veterinre gotursek ne tutar?
0
stavro
(28.11.22)
anadolu yakasındaysanız adatepe petmosfer'i tavsiye ederim.
sokak kedisi olduğu için daha makul ücretler istiyor veterinerler genelde.
bir de belli olmaz, kırık değildir çatlaktır veya patisine bir şey batmış bile olabilir.
bir göstermek lazım.
0
blatta hiberna
(28.11.22)
Anadolu yakasindanysa maltepe bld. veteriner işleri var. Oraya götürün. Ücretsiz bakarlar. Ama bir veteriner kadar iyi olmaz tabi. Veterinerler de sokak hayvanları söz konusu olunca cüzi bir ücret alıyorlar genelde.
0
prole
(28.11.22)
kırık olmayabilir
0
paintov
(28.11.22)
Veterine götürün, önce gözle inceler.

1. Çatlak veya kırık yoksa belki ücret bile almayabilir, veya "muayene ücreti" alır.

2. Çatlak veya kırıktan şüphelenirse "röntgen" çeker ve ûcretini alır.

Ameliyat gerekiyor, ameliyatın niteliğine göre ücret çıkar, belli olmaz.

1 ve 2 nolu ücretler genelde Veterinerler Odası tarafından yayınlanan fiyatlardır. Internetten bakın, 2022 yılı için.

Eğer veteriner isterse, sokak hayvanı için indirim yapar. Ama her veteriner yapmaz açıkçası. Önceden sormanızda yarar var.
0
alfired
(28.11.22)
her topallayan kedide kırık olmayabilir. incinmiş veya birşey de batmış olabilir. bunlar için bir vet baksın. piyasa fiyatlarını tam bilmiyorum ancak hayvansever bir vet ise sokak hayvanı olduğu için sadece röntgen parası alır. o da 100 tl civarıdır. kırık varsa kırığın durumuna göre fiyatlar değişir, ancak bu durumda üsküdar belediyesinin minik dostlar kliniğini tavsiye ederim.
0
surprise
(28.11.22)
anadolu yakasindaysaniz minik dostlarda muayene ettirebilirsiniz bedavaya. ikametgahiniz yoksa bana yazin, ben yardimci olurum muayene konusunda.
0
aferin cok iyi dusunmussun
(28.11.22)
Avr yakasındayim. Anadolu yakasina gotursem zaten benzin masrafi vet ucreti kadar olur.
Bugun goremedim kediyi sokakta.
0
🌸stavro
(29.11.22)
(13)

instagramda post olarak bir ünlü/belediye başkanı ile resim atar mısınız?

baldan kaymak
sb.örneğin mansur yavaş ile fotoğrafınızı olsa, anı olsun diye atar mıydınız? yoksa story de falan mı bırakırdınız? yada hiç mi atmazdınız? neden?
sb.

örneğin mansur yavaş ile fotoğrafınızı olsa, anı olsun diye atar mıydınız? yoksa story de falan mı bırakırdınız? yada hiç mi atmazdınız? neden?
0
baldan kaymak
(28.11.22)
atmazdim. akpli biriyle atmaktan hicbir farki yok. turkiye'de herkes bolum bolum bolunmus. karsit goruslu arkadaslarin, akrabalarinin sana bakisi degisebilir.
0
buenosdias
(28.11.22)
Story atarim en fazla. Kalıcı post atmam. ama atsam da sorun olmsz cevremin cogunlugu benle ayni goruste.
0
stavro
(28.11.22)
Atarım, sosyal medyada akrabalarımdan olan çomarları dahi temizledim.
0
kimlanbu
(28.11.22)
omar souleyman'la fotografim var 2015'ten. ama zaten son yillarda yilda bir post anca atiyorum, su an atmazdim. story akar. ama sen mesela 10 gunde bir post atan biriysen at bence cok da siritmaz
0
hjarteblod
(28.11.22)
Atmam, ne gerek var.
0
ruhen hastayim ben
(28.11.22)
ben atmam, zaten öyle bir fotograf cekilmem. hesabimda kendi fotograflarim da yok ki zaten, hobimle ilgili fotograflar paylasiyorum.
0
buf-e kür
(28.11.22)
post değil ama story atarım.
0
paintov
(28.11.22)
sadece siyasetin içinde olan değil, genel olarak da "ünlüyle fotoğraf çektirme" meselesini oldum olası anlayamamışımdır.
ancak çocuksan falan olabilir.
dolayısıyla öyle bir fotoğrafım olmaz.

bırakın fotoğrafı, sevdiğim birini görsem en fazla göz göze geldiğimde ya da yanından geçiyorsam selam veririm, imza günü falan olmadıkça gidip konuşmam bile.
0
blatta hiberna
(28.11.22)
Paylaşacaksam story olarak atarım.
0
nawar
(28.11.22)
ne atacam o benle fotoğrafını atsın. ha çekilmem de zaten.
0
gurur
(28.11.22)
eğer çok sevdiğim bir ünlüyse post atarım.
orta derecede sevdiğim bir ünlüyse storyde bırakırım ki,post atacağım insanı çok sevmem lazım.
0
carpikbacaklibasketbolcu
(29.11.22)
atmam zira kendimi paylasmiyorum.
0
sopiro
(29.11.22)
atarım tabii ki. atmayacaksam herkes görmeyecekse neden çekindim. :)))

bu arada hem post atarım hem storyden paylaşırım. hem facebook hem instagram hem twitter'dan paylaşırım. :D
0
naksidil
(29.11.22)
(10)

acayip sürükleyici film - dizi önerisi

blatta hiberna
merhabalar,sürükleyicilik dendiğinde tür olarak gerilim, aksiyon falan öne çıkıyor olabilir ama ne olursa izlerim, türü önemli değil.sadece gözümü ayırmadan izleyebileceğim bir şey istiyorum.yalnız biraz kenarda köşede kalmış ya da çok yeni bir şey olması lazım, diğerlerini izlemiş olma ihtimalim ço
merhabalar,

sürükleyicilik dendiğinde tür olarak gerilim, aksiyon falan öne çıkıyor olabilir ama ne olursa izlerim, türü önemli değil.
sadece gözümü ayırmadan izleyebileceğim bir şey istiyorum.

yalnız biraz kenarda köşede kalmış ya da çok yeni bir şey olması lazım, diğerlerini izlemiş olma ihtimalim çok çok yüksek.

teşekkürler!
0
blatta hiberna
(25.11.22)
Speak no evil veya smile
0
Bruce
(25.11.22)
Severance. Başlangıcı yavaş bulabilirsiniz belki ama sonra alıp götürüyor.

Bir de 1899'u izledim bu haftasonu ve tavsiye ederim. Normalde televizyon izlerken örgü örerim ama 3. bölümde falan direk bıraktım çünkü tüm dikkatimi vermek istedim.
0
peki madem
(25.11.22)
Hodejegerne
Heat
Robin
A perfect murder
Eastern promises

Dizi;

Night of
The fall
0
deer hunter
(25.11.22)
Revolver
0
uvcray
(25.11.22)
The boys.

Bu aralar çok takıldım buna. Antony starr kadar iyi oyuncu yok şu an.
0
Hallegadola
(25.11.22)
Severance+1
Bunun disinda bir de existenz var. Inception kadar bilinmese de guzel filmdir.
0
j r r tolkien hayrani
(25.11.22)
@deer hunter: hepsini izledim maalesef ama cok tesekkurler, hepsi guzeldi gercekten.

@Hallegadola: 3. sezonu yeni bitirdim, gercekten asiri iyi :)

@Bruce: Speak No Evil'i izliyorum su anda, cok sinirlerim bozuldu, herkese tavsiye ederim :)

1899'a karsi onyargiliydim, hemen baslayacagim.
Diger tavsiyeleri de izleyecegim, cok tesekkurler.
0
🌸blatta hiberna
(25.11.22)
Bana göre sürükleyici ama başkası için bir şey diyemem. Ozark
0
zekicalik
(25.11.22)
The Devil's Hour, Amazon Prime da izlenebilir.
Handmaid's Tale
Inside No. 9 (her tür olur dediğiniz için)
Don't Trust The B*** In The Apartment 23 (su gibi akmıştı zamanında)
0
charbiel
(26.11.22)
homeland izlemediysen öneririm
0
devilone
(28.11.22)
(10)

Çocuklarda kötülük var mıdır

kiriko
Çocuklara baktığımız zaman aşağılama alay etme zorbalık herşeyin olduğunu görüyoruz.Peki bu kötülükleri neden yaparlar? Kötülük doğuştan mı gelir.Görüşleriniz nelerdir
Çocuklara baktığımız zaman aşağılama alay etme zorbalık herşeyin olduğunu görüyoruz.Peki bu kötülükleri neden yaparlar? Kötülük doğuştan mı gelir.Görüşleriniz nelerdir
0
kiriko
(25.11.22)
bu tam olarak kötülük değil, daha çok filtresizlik.
etik ve ahlak kavramlarından haberdar olmadıkları için komik buldukları ya da düşündükleri herhangi bir şeyi kolayca ifade edebiliyorlar.

kötülük sınırına dahil olanlar da var elbet ama o nadir görülen bir şey.
genelde ailesinde kötü muamele gören çocuk, aynı şeyi çevresinde zayıf gördüğü kişiye uygulayabiliyor.
bu hem öğrenmekle hem güçle hem de kendi varlığını hissetmekle ilgili bir şey.
0
blatta hiberna
(25.11.22)
İnancınıza bağlı. Örneğin Habil ve Kabil iki kardeştir, ancak biri erdemli diğeriyse kardeşini öldürecek kadar kıskanç ve hırslıdır (Hristiyanlar için de aynı, Cane ve Abel). Yani insanda kötülük doğasında vardır, az veya çok.

Batı dinlerinde insan doğuştan kötülüğe sahiptir, günah işlemesine engel olması için kurallar vardır hayat boyu nefsini kontrol etmeyi öğrenir.

Doğu dinlerinde insan doğuştan iyidir saftır. Cinayet de işlese, tecavüz de etse tekrar saflığına (aslına) geri dönebilir.
0
alfired
(25.11.22)
"Çocuklara baktığımız zaman aşağılama alay etme zorbalık herşeyin olduğunu görüyoruz"

Sanki bu karakter özellikleri bazılarına doğuştan download ediliyor. Ben çocukken de kimseyi aşağılamazdım, alay etmezdim, zorbalık yapmazdım. Büyüyünce de bunları yapmadım, halen de yapmıyorum. Ama çocukken çevresindeki insanlara bunları yapıp şu anda da itin önde gideni kıvamında olan adamlar tanıyorum. Bazı şeyler çok da değişmiyor bence.
0
magni
(25.11.22)
Mahallede ortaokul var ve sayısız defa öğle arasında erkek öğrencilerin kedi yavrularına işkence ettiklerini, öldürüp kenara attıklarını ve zerre vicdan azabı duymadıklarına şahit oldum. Hop ne yapıyorsun diyince de çizerim arabanı diye dikleniyorlar. El de kaldıramıyorsun elin çocuğuna. Laftan da anlamıyorlar. Çaresiz kaldık. Birkaç seneye elleri bıçak da tutmaya başlar. Çok güzel bir nesil geliyor gümbür gümbür.
0
kurbanlik koyun
(25.11.22)
Valla iyilik de kotuluk de kendi kendimize uydurdugumuz seyler bence. Oyle dogal bir iyilik-kotuluk olayi yok aslinda dogada, bizler sadece hayatlarimizi daha stabil, yasanilir bir hale getirmek icin bu kavramlarin tutsagi haline geldik.

Bu iyilik-kotuluk kavramlari da deger yargilarina bagli olarak degisiyor. Misal nietzsche nin efendi ahlaki dedigi ahlaktaki iyi ve kotu ile su anki genel kole ahlakindaki iyi ve kotu de birbirinden oldukca farkli. Gunumuzde uysal olmak, ses cikarmamak, her seyi sineye cekmek iyilik olarak gozukuyor cunku gucsuzluge bahane olusturuyor. Toplumdaki farkli farkli kontrol mekanizmalariyla zincire vurulmus insanlarin o zincirleri gormesine engel olmanin yani sira yepyeni zincirler ekliyor insan hayatina. Su ya da bu sebeple sessiz olan, pasif olan kisi aktif olmaya calismak yerine 'ben iyiyim onlar kotu' diye dusunerek durumu donguye sokuyor.

Tersine kendini guclu olarak gostermeye calisan kisi de yine ayni sacmaligin icine dusuyor. Surekli guclu oldugunu gostermeye calismakla, kontrolu korumaya calismakla ugrasiyor. Onun icin biseyleri elde edebiliyorsa iyi, elde edemiyorsa da kotudur.

Cocuklardaki olay esasen yetistikleri cevrelerin daha az kontrollu bir yansimasi bana gore. Gorduklerini, yapmak istediklerini cevrenin kosullarina gore taklit ediyorlar. Daha az kontrollu cunku henuz toplumdaki o kontrol mekanizmalariyla icli disli olmadiklari icin kendilerini cok frenleyemiyorlar. Taklit ediyorlar cunku yasadiklarina ve sonuclarina gore olaylari yorumlayip ona gore hareket ediyorlar.

Misal @kurbanlik in orneginden gidelim, o iskence eden kesimdeki cocuklar buyuk ihtimal birilerine/biseylere zarar veren eylemlerin kisilere bisekil getirisi oldugunu gormuslerdir ve o getiriyi elde etmek istedikleri icin oyle davraniyorlardir. Bu getiri diger insanlarin onlardan korkmalari olabilir, ilgi cekme ihtiyaci olabilir, kendini birilerine kanitlama olayi olabilir vs.

Kisacasi, iyilik ve kotuluk yok bana gore. Sadece sonuclar, hedefler, farkindalik ve kendini konumlandirmak var.
0
j r r tolkien hayrani
(25.11.22)
İyilik ve kötülük toplum olarak yaşama için yaratılan kurallarıdır. Doğal ya da doğada bir karşılığı bulunmaz. O yüzden çocuklarda hem iyilik hem de kötülük vardır. Yapmaya devam etmesi istenen hareketlere iyi denir, teşvik edilir. Yapmayı bırakması istenen hareketlere ise kötü denir, cezalandırılır.

Yetişkinlerde iyi ve kötü ayrımı öğretildiği için onları iyi ve kötü diye ayırt ediyoruz. İyi ve kötü gibi sonradan öğrenilen sosyal kavramları bilmeyen ya da yanlış öğretilmiş olan çocuklara iyi ya da kötü diyemeyiz ama iyilik ve kötülük diye ayırt ettiğimiz şeylerin çocuklarda olduğuna emin olabiliriz.
0
nawar
(25.11.22)
Doğuştan öfke, nefret, haset gibi duygulara sahip olduğumuz için kötülük şeklinde tanımladığımız davranışları yapma potansiyeline de otomatikmen sahibiz. Çocukluk döneminde bu vahşi taraf terbiye ve eğitimle törpüleniyor. Veya bir bastırma sürecine giriliyor.

Yani özetle kötülük de iyilik de doğuştan geliyor.
0
psmstc
(25.11.22)
Türdeşlerimiz arasında üstün saydığımız özelliklerimizle sivrilmek, başkalarının beğenisini ve saygısını kazanmak bizim için büyük bir mutluluk kaynağı. Kendimizi, içinde bulunduğumuz topluluğun diğer üyelerinden daha akıllı, daha çekici, daha becerikli, daha varlıklı, daha güçlü vb. duyumsamayı ve övünç duyduğumuz niteliklerimizin diğer insanlarca tasdiklenmesini arzuluyoruz. Üstünlüğümüzü tasdik eden işaretlerle gururlanmak tabiatımızın derinlerine kök salmış bir eğilim. Doğamızdaki bu rekabetçi eğilimler, çocukluk döneminde en çiğ ve yontulmamış halleriyle açığa çıkıyor olmalı.
0
huçi kuçi
(25.11.22)
Kötülük çocukların içinde yaşadıkları evin ebeveyninde ve varsa diğer büyüklerindedir. Her çocuk ailesini yansıtan bir aynadır, hiçbir çocuk bile isteye kötülük yapmaz çünkü bunu bilmeye ve tercih etmeye yetecek bilişsel gelişimi gerçekleşmemiştir.

18 yaş altını değil 12-13 yaşa kadar olanını söylüyorum.

Zorbalık dediğin şey de çocuğun ailesinde gördüğü ve taklit ettiği şeydir. Ben, sırf güç gösterisinde bulunmak için arkadaşını döven çocuğunu tam da bu şekilde (güç gösterisinde bulunmak için dövmüş, bişey yok diyerek) savunan aile biliyorum!

Onun için kötülük ailelerdedir. Onda da yine bir cevaz vardır, ailelerin kötü olarak düşünmedikleri ve yapmaktan çekinmedikleri bir alay etme dalga geçme hareketi mesela, önemsizleştirme, yersiz cezalandırma, şiddetle karşılık verme, tutarsız davranma gibi farkında olmadan yaptıkları her şeyi çocuklar aynen taklit ederler ve buna akran zorbalığı deriz. Sorun bize aittir çocuklara değil, onlar doğaları gereği görerek ve taklit ederek öğrenirler.
0
muhayyer divan
(26.11.22)
boş sayfa, aile kalıplarla bunu dolduruyor. bir de güdü var çocukta, yaşa bağlı olarak anlamlandırmaya büyüdükçe başlıyor. meşhur alageyik videosunda ablasına şaplatan kardeş bunun değişik versiyonudur.
0
evimin paspasi
(26.11.22)
(8)

hangi bankayı kullanıyorsunuz fon hisse senedi vs

baldan kaymak
hisse senedi, fon falan almak istiyorum yatırımlık.hangi bankayı kullanıyorsunuz. Enpara da yok sanırım.bir de hiç bilgim yoksa şayet nereden başlayayım?Bu hesapların yıllık ücreti nedir?
hisse senedi, fon falan almak istiyorum yatırımlık.

hangi bankayı kullanıyorsunuz. Enpara da yok sanırım.

bir de hiç bilgim yoksa şayet nereden başlayayım?

Bu hesapların yıllık ücreti nedir?
0
baldan kaymak
(25.11.22)
İş bankasından hesap aç. Mobil uygulamasını yükle. Uygulamadam yatırım hesabı aç. Kalanı zaten uygulamada görünüyor.
0
Mirket
(25.11.22)
Garanti kullanıyorum
0
deer hunter
(25.11.22)
enpara'da yok evet.

yapı kredi kullanıyorum, memnunum.
her bankada uygulama aracılığıyla halloluyor artık bu işler.
kullanımı da gayet pratik.
0
blatta hiberna
(25.11.22)
ykb.
0
since1907
(25.11.22)
Vakıfbank kullanıyorum ama maaş hesabım olduğu için. Teb yatırım da fena değil. Bilgin hiç yoksa aracı kurumların yönlendirmesi ile ilerlesen daha iyi gibi. Info Osmanlı menkul vb.
0
Topalordek
(25.11.22)
isbankasi kullaniyorum, yillik ucretini bilmiyorum.
0
in vino veritas
(25.11.22)
senelik ücreti olduğunu sanmam zaten vergi/pay kesintisi oluyor. Akbank kullanıyorum yakın zamanda tradingview ile işbirliğine gittiler. fena değil.
0
sparkle kiddle
(25.11.22)
En uygun kamu bankaları. Ziraat bankasını tavsiye ederim
0
beemaker
(26.11.22)
(9)

kiehl’s mı clinique mi

melodi
nemlendirici ve gözaltı kremi için sizce hangisi daha iyi. (kuru cilt- tiroid kaynaklı gözaltı morluğu mevcut)
nemlendirici ve gözaltı kremi için sizce hangisi daha iyi. (kuru cilt- tiroid kaynaklı gözaltı morluğu mevcut)
0
melodi
(24.11.22)
kiehls bence
0
deartheodosia
(24.11.22)
kiehl's bence de +1
0
blatta hiberna
(24.11.22)
Clinique markasının nemlendirici daha başarılı.
Kiehl's markasının ise temizleme jeli çok başarılı. Ben nemlendiricisini clinique kadar başarılı bulmadım.
0
GoodMorningTeacher
(24.11.22)
kiehls,
klarinse de bakabilirsin.
0
spherical
(24.11.22)
Ben Kiehl's ile mahvolmuş (aşırı yağlanma ve sivilcelenme), Clinique ile sorun yaşamamıştım ama bunu diyen ilk insan olabilirim.
0
charbiel
(24.11.22)
Bence Clinique ama elimde hiç açılmamış 2 Kiehls Avokadolu krem var, Kiehls sonucu çıkacaksa uygun fiyata satabilirim:)
0
dreamnesiac
(24.11.22)
www.korendy.com.tr

klairs çok güzel, Clinique değil bence, kiehls içerikleri de çok temiz değil diye biliyorum.
0
damba
(24.11.22)
Kiehls beğenmedim, Clinique kullandım ama o kullandığımı bulamayınca tekrar ki hala yok, şu an başka kullanıyorum. www.dermoeczanem.com
0
fakat
(24.11.22)
Clinique instagram fenomenleriyle reklam yaptığı için gıcığım, kreme o kadar para alıyorlarsa ünlülere para versinler bi zahmet :D
Cerave veya laroche öneriyorum.
Ordinary de iyi olabilir göz altı için.
0
spherical
(05.02.24)
(15)

istanbul'dan nereye taşınılır?

curious mind
fazlaca geniş olduğunun farkındayım. biraz detay vereyim. ben yüksek lisansı bitirmek üzereyim, annem ve babamla yaşıyorum. babam emekli, annem çalışmıyor. istanbula bizi bağlayan bir şey yok. akrabalar zonguldakta ama oraya gitmeye pek istekli değilim. konut fiyatlarının istanbul kadar uçuk olmadığ
fazlaca geniş olduğunun farkındayım. biraz detay vereyim. ben yüksek lisansı bitirmek üzereyim, annem ve babamla yaşıyorum. babam emekli, annem çalışmıyor. istanbula bizi bağlayan bir şey yok. akrabalar zonguldakta ama oraya gitmeye pek istekli değilim. konut fiyatlarının istanbul kadar uçuk olmadığı ama insanların da yobaz ya da fazla muhafazakar olmadığı binaların çok yüksek ve çok sıkışık olmadığı bir yer var mı? bir de ben doktora yapmak istiyorum ama istanbulda olmazsa olmaz gibi bir düşüncem yok.

istanbullular siz ne düşünüyorsunuz? deprem tetikledi yine beni.
0
curious mind
(23.11.22)
bahsettiğiniz gibi oldukça geniş yorumlara gebe bir soru. şahsi tecrübeler buralarda etken. şahsen istanbul'a yakın ve görece ferah, güzel, yaşanılabilir şehir olarak eskişehir ve bolu geliyor aklıma. doğa söz konusu ise özellikle bolu diyebilirim.

büyük bir şehir derseniz ankara yine yaşanılabilir şehir.

bazı kıstaslar ise ne yazık ki nereye giderseniz gidin pek değişmiyor. insanın her türlüsü her şehirde var. iyilerle karşılaşırsınız umarım.
0
social strata
(23.11.22)
Para ve gelir durumundan bahsetmemişsin, en önemli kriter o.
bunun dışında istanbuldan taşınmak yerine uzak ilçelerde de güzel bir hayat yaşanabilir, şile, kilyos gibi. keza izmit de iyi bir seçenek bence yaşam için.
0
roket adam
(23.11.22)
@roket adam
hocam oturduğumuz ev bizim. bunu satıp ya da kiraya verip başka bir şehirde benzer bir yerde oturabiliriz diye düşünüyorum. şile veya izmit de depremden etkilenebilir gibi geliyor ama düşünüp araştırırım teşekkürler.

edit: gelir yazmamışım. açlık sınırının üstünde yoksulluk sınırının altında olduğumuzu sanıyorum.
0
🌸curious mind
(23.11.22)
Çanakkale olabilir.
0
seaman
(23.11.22)
Çanakkale çok güzel bir şehir mesela. Düşünebilirsin belki.
0
nundu
(23.11.22)
samsun- atakum
0
benaslinda
(23.11.22)
Çanakkale
Aydın
Eskişehir
Bandırma
0
halitkin
(23.11.22)
Güneye giderdim Muğla, antalya vs. Kışın ısınma derdi olmaz. Eskiden asla istemezdim ama şimdi tatile gittikçe görüyorum İstanbul'da yaşadığımız hayat değil. Mis gibi deniz ve güneş varken. Üstelik turist de çok alıyor insan gayet sosyallesebilir farklı şeyler deneyebilir, sektör değiştirebilir.
0
sanguine
(23.11.22)
muğla ve ilçelerini düşünmüyorsanız benim önerim eskişehir veya çanakkale olabilir. çanakkale'de gelibolu tarafı çok nezih ve tatlıydı, eskişehirin denizli versiyonu çanakkale. hem nüfusu genç, eğitimli, hayat diğer büyükşehirlere göre daha ucuz. eskişehir de uygun olabilir ama kışı çok soğuk:(
0
sirkelimon
(23.11.22)
istanbul'da psikolojim bozulunca öğrenci olarak ankara'ya yerleşmiştim ben. beş yıl olacak, şehrin kendisinden yana hiçbir şikayetim yok. çok seviyorum.

türkiye'de bugün barzonun, kalitesiz adamın olmadığı yer yok. ankara hem geniş ve ferah sayılır (istanbul'a kıyasla) hem de başkent olarak büyük şehrin alasıdır. her türlü sosyal etkinlikten tut da imkana kadar fazlasıyla mevcut. evet istanbul'un forsu yok, hiçbir zaman da olmaz ama yaşamak için bence ideal bir yer. sunduğu imkanlar doğrultusunda akademik alanda da kötü sayılmaz ayrıca, bir sürü taş gibi üniversite var burada da.
0
mark greg sputnik
(23.11.22)
ankara'ya taşındım, çok mutluyum.
mark greg +1

orta-iyi bir muhitte yaşarsanız gayet güzel burası.
0
blatta hiberna
(23.11.22)
Ankara gibi soğuk yerleri tavsiye etmem. Ben olsam İzmir'e taşınırdım. Doğal gaza para vermezsin. Deniz, kum, güneş. Daha ne.
0
dissendium
(23.11.22)
Ankara soguk sayilmaz bence.

Doktora yapacaksan doktora yapmaya deger universitelerin oldugu sehirler belli.
0
hot potato
(23.11.22)
deniz olmayan yerde yaşanmaz.
en mantıklı güney ege veya çanakkale tarafları.
0
astronom bey
(23.11.22)
ankara +1

2021 başlarında istanbul beykoz'dan ankara'ya taşındım. ikinci üniversiteme başladım. insanı biraz soğuktur ama aklına bir şeyleri koyup işine odaklanabileceğin en güzel şehir belki de ankara olur.
0
lesmiserables
(23.11.22)
(7)

Deprem mi oldu

bartholomew87
S.b
S.b
0
bartholomew87
(23.11.22)
evet, şiddeti anlamadım ama uzun da sürdü.
0
patronaj1
(23.11.22)
Ankaradan hissettim, siz nerdesiniz?
0
sirkelimon
(23.11.22)
Evet Düzce'ymiş merkezi
0
mirty
(23.11.22)
Düzce merkez üssü, 6 büyüklüğünde bir deprem. İstanbul- Kemerburgaz'da bayağı şiddetli hisssedildi.
0
cogeneration
(23.11.22)
Tarih Saat Enlem(N) Boylam(E) Derinlik(km) MD ML Mw Yer Çözüm Niteliği
---------- -------- -------- ------- ---------- ------------ -------------- --------------
2022.11.23 04:08:14 40.8253 30.9978 6.5 -.- 6.0 5.9 SARIDERE-GOLYAKA (DUZCE) İlksel
0
cogeneration
(23.11.22)
Tırstımm
0
photo85
(23.11.22)
uyanıktım, ankara'da beşik gibi sallandık 10-15 saniye falan.
deprem olurken google'a baktım yani, o kadar uzun sürdü.
istanbul'daki herkes uyanmış, düzce'de herkes sokakta twitter'dan gördüğüm kadarıyla.
0
blatta hiberna
(23.11.22)
(7)

Egzama şampuani

sanguine
Aylardır Geçmeyen kaşıntı nedeniyle cildiyeye gitmiştim. Doktor konazol verdi, 100 ml haftada 2 kere kullanıyorum. Şimdi ben bunu bitene kadar mı kullanacağım. Doktora sorup sormadigimi ya da ne dediğini hatırlamıyorum.
Aylardır Geçmeyen kaşıntı nedeniyle cildiyeye gitmiştim. Doktor konazol verdi, 100 ml haftada 2 kere kullanıyorum. Şimdi ben bunu bitene kadar mı kullanacağım. Doktora sorup sormadigimi ya da ne dediğini hatırlamıyorum.
0
sanguine
(21.11.22)
Bende seboreik var; sampuan kullanimi bir au haftada iki sonra haftada bir diye gidiyor. Yani 1 ay dolduysa heralde bire dusurebilirsiniz.
0
logisticsmanager
(21.11.22)
kenazol'de kortizon var, sürekli kullanım için head and shoulders clinical sthrength öneririm. haftada 2 kez kullanımda çok rahatlatıyor. türkiyede epey pahalı, zor bulunuyor. abd'ye giden gelen tanıdığınız varsa ordan getirtebilirsiniz. ben birkaç yıldır kullanıyorum seboreik dermatit için
0
mustafakesekci
(21.11.22)
Çok teşekkürler. İki hafta oldu. İlk defa böyle bir şey yaşıyorum. Haftada birden sonra gene sampuan bitene kadar mı
0
🌸sanguine
(21.11.22)
Head and shoulders epey pahalandı. Alternatif olarak Vicy dercos veya prozinc şampuan deneyebilirsiniz. Prozinc biraz sertleştiriyor saçı krem kullanabilirsiniz.
0
jepa
(21.11.22)
vichy dercos'tan çok memnunum, tavsiye ederim.
benim egzamam çok küçük bir alanda ama bir deneyin derim.
0
blatta hiberna
(21.11.22)
kt.ilacprospektusu.com

Doktorunuz başka türlü tavsiye etmediği takdirde:
Tedavi için
Pityriasis versicolor:5 gün süreyle günde 1 kez.
Seboreik dermatit ve pityriasis capitis:2-4 hafta süreyle haftada 2 kez.
Koruyucu kullanım için:
Pityriasis versicolor: Yaz döneminden önce, tek bir tedavi kürü şeklinde, 3 gün süreyle günde 1 kez.
Seboreik dermatit ve pityriasis capitis: 1-2 haftada bir 1 kez.
0
kobuzchu kiz
(21.11.22)
Katran sabunu iyi geliyor en azından kaşıntıyı anında geçiriyor fakat bu şahsi tecrübedir hekiminize danışmadan bir şey kullanmayın.
0
beemaker
(22.11.22)
(2)

Mutfak tezgahı

etna
En iyi hangi malzemeden olur?Mermer, granit, çimstone? Ya da başka bir şey?Uzun ömürlü ve fiyat/performans önemli.
En iyi hangi malzemeden olur?
Mermer, granit, çimstone? Ya da başka bir şey?
Uzun ömürlü ve fiyat/performans önemli.
0
etna
(21.11.22)
herhalde en iyisi granit, sonra mermer, sonra da çimstone (bir nevi yapay mermer denebilir). ahşap da yapıyorlar ama tabii daha dayanıksız. granit ve mermer en dayanıklıları ama beyaz mermerde limon izi falan kalabiliyor. o yüzden granit derim ben. tabii fiyatı da ona göre. ekonomik olsun derseniz akrilik de olabilir.
0
orient blue
(21.11.22)
mutfakta kullanışlılık çok önemli.
ben mermer çok sevsem de, mutfak için dayanıksız bence.
limon lekesi olur, sıcak tencere koyamazsın, cilası gider vb.

granite sıcak tencere koyarsın, üstelik çok dayanıklı ama limon onda da leke yapabiliyor.
çimstone granite göre daha dayanıksız.

akrilik aslında en kullanışlılarından biri, fiyatı da daha uygun.
ayrıca ben ikea'nın laminant tezgahından kullandım, sıcak tencere, limon, leke falan hiçbir şekilde etki etmiyordu.
mermer desenli olduğu için de gerçekten mermer gibi görünüyordu.
bugün mutfak yaptırsam yine o tarz bir şey yaptırabilirim ama laminant tezgahın kalitesi önemli, hepsi aynı kalitede değil.
0
blatta hiberna
(21.11.22)
(40)

Gilli konuşan biriyle çıkar mısınız?

Bruce
Modern, tahsilli, açık görüşlü ve zeki bir insan. Ama arada annemgil falan diyor. Soğur musunuz? Böyle birini kolunuza takıp insan içine çıkarır mısınız bakın bu benim sevgilim diye?
Modern, tahsilli, açık görüşlü ve zeki bir insan. Ama arada annemgil falan diyor. Soğur musunuz? Böyle birini kolunuza takıp insan içine çıkarır mısınız bakın bu benim sevgilim diye?
0
Bruce
(20.11.22)
Şekilci olduğum nadir konulardan biri. Çıkmam, çıkamam.
0
ruhen hastayim ben
(20.11.22)
bruce sen olaylara dışardan bakarken gayet mantıklı şeyler yazarken kendin içinde olunca bi saçmalıyorsun :)
0
freebird5406_2
(20.11.22)
benim son date'im bana tespih hediye etti. ona rağmen gil'e tahammul edemem gibi duruyor. ancak şaka olabilir
0
ala09
(20.11.22)
soğurum. çıkıp çıkmamak ayrı bir mesele gibi.
0
south park in kapusonlu uyesi
(20.11.22)
normalde gramer nazilerinden biri olarak buna takılmazdım ya herhalde.
ama -gil'den neden nefret ediyor herkes, buna da anlam veremiyorum hiç. yerel bir ifade işte; şarz, deyil, muhattap, adletmek gibi bir yanlışlık yok ki? ben mi yanlış hatırlıyorum, bilmiyorum ama küçükken büyük ve küçük ünlü uyumunu bozan ifadeler arasında öğretmenler bu eki(?) de dahil ediyordu. ama gerçekten, şimdi neden çoğu kişi -gil'den nefret ediyor, bir türlü anlamıyorum.


ekleme: konunun gramer olmadığının farkındayım, konuşmakla alakalı bir soru ama vermek istediğim mesaj aynıydı. :(
0
m e b
(20.11.22)
imkani yok
not: elime kiz eli degmedi
0
nibba
(20.11.22)
Ahsha buna tek takan olmadığıma sevindim
0
kisa
(20.11.22)
cikarim. belki ironik olarak soyluyordur. ki yanlis bir kullanim da degil zaten.
0
hot potato
(20.11.22)
@hot potato ironik olarak söylediğini anlamıyorsak o bizle çıkmasın zaten. Sen de yani...
0
🌸Bruce
(20.11.22)
Ne var ki, bu cok takilacagim bi sey degil. Cikarim, sevgili olurum, evlenirim. Ne gerekiyosa yapariz sıkıntı yok ;)
0
balpolen
(20.11.22)
@meb, avamlık, "köylülük" algısı yaratan bişi bu, yanlış Türkçe kullanmaktan ayrı bişi. Rizelu bir hanfendu ile de aynı şeyi hissederim muhtemelen.
0
🌸Bruce
(20.11.22)
hahaha valla bu özelliklere sahipse ve iyi anlaştığım biriyse ben çıkarım ya, kulağa sevimli geliyor. ne olacak. hatta çok affedersin i'd fuck the villager out of her yani.
0
mark greg sputnik
(20.11.22)
Özelden sen sanki çok mu düzgün konuşuyorsun, seni duysak eminim avamlığın vardır dendi. Benzer düşüncede olanlar bana ulaşsın, youtube'ta yayınlanan panel konuşmalarımı atıcam, oradan karar verebilirsiniz.
0
🌸Bruce
(20.11.22)
Bu kadar kopuk yaşamadım için sogumazdım
0
olaylar olaylar
(20.11.22)
Değiştirip geliştirebiliyor muyuz, yoksa hep aynı şekilde "sevgilimgil" mi olacak? Eğer bu huyundan kurtaramıyorsak olmaz.
0
nawar
(20.11.22)
Arkadaşlar Bruce benden sonra bu duyuruda en düzgün konuşan insandır. Beni de zaten spiker sanıyorlar.
0
ruhen hastayim ben
(20.11.22)
@nawar, insanoğlunun öğrenme ve gelişme kapasitesine inancım hep var olmuştur, o yüzden doğru bir noktaya parmak bastığını düşünüyorum. Yine de bununla uğraşmaya değer mi, bilemedim...
0
🌸Bruce
(20.11.22)
çıkarım ben. saçma sapan birçok şeye takılan şekilci birisiyim ama bunu sorun etmem.
0
juliette
(20.11.22)
öyle şeylere pek takılmam, kendim de günlük muhabbetlerde kimi kelimelerde "k" yerine "g" kullanıyorum, eskiden yapmazdım sonradan edindiğim bir alışkanlık, 1-2 yıl "gil" kullanan bir bölgede yaşasam bende kullanmaya başlarım.

garip gelir ama onu diyeyim dalga geçerim falan ama annemgiller dedi diye sevgim azalmaz. utanmam, çekinmem.

karakterli, saygılı olup olmaması, huzur ve mutluluk için daha önemli.
0
selam
(21.11.22)
Evet sogurum. Bi´ hayal ettim ve hemen sogudum.
0
buf-e kür
(21.11.22)
Bu tür detaylara ben de takılıyorum maalesef.

Mesela FELAN, ŞARZ türü şeyler diyorsa da anında uzarım. Vın.
0
Berck
(21.11.22)
bu söylemi kendim hiç kullanmam, karşıdan duyunca da dikkatimi çeker evet ama takılmam. ve asla birisine olan sevgimi veya saygımı etkilemez.
bana hep kültür faşizmi gibi geliyor salt bu ve benzeri durumları neden gösterip bir tercihte bulunmak.
0
pardus
(21.11.22)
avamlıkla alakasını kuran beri gelsin vehbi koç baatlucan yerüm diyor akşam yemeğinde ama elit?! ne demekse artık

ben kendi diksiyon/şivemde birini arıyorum diyebilirsin, buna hakkın var, bu şımarıklık değil asla.
0
comp
(21.11.22)
Filan kelimesi, annemgil kelimesi vs hep doğru kullanımlar.
Şarz ile, “bişi” ile, yanlız ile aynı kefede değil yani. Ayrıca şive vs de değil. Yazım dilinde de bu şekilde kullanımı olan, istanbul türkçesine uygun bir kullanım.
Gelip “bir şey” kelimesini doğru kullanamayan insanlara “sevgilim ‘annemgil’ diyor ne yapayım” diye soruyorsun. Bence bu durum sevgilinin gilli konuşmasından daha absürt.
Ben gil kullanımı ile soğumam. Şarz ile soğurum, baskın bi şive ile soğurum. Ama şivesiz, yanlışsız biz türkçe konuşan bir kişiden konuşması nedeni ile soğumam. İçerik önemli olan.
0
zimbirik
(21.11.22)
@zimbirik, konu benim sevgilim değil buradan yanlış bir algı yaratmayalım lütfen. Teorik bir soru sormuştum, etrafımda böyle konuşan biri dahi yok zira...
0
🌸Bruce
(21.11.22)
Genel kanının aksine sempatik dahi bulabilirim. Öyle olmasa bile, sırf belirli sözcükleri ifade ediş biçimi yöresel izler taşıdığı için diğer özellikleri itibarıyla uyuştuğum ve sevdiğim birini gözden çıkarabileceğimi sanmıyorum.
0
huçi kuçi
(21.11.22)
Türkçe’yi doğru kullanıyor yalnız :)
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(21.11.22)
Siz kafayı yemişsiniz ahaha. Şekilci eksiciler sizi.

Kişiye göre değişir. Söylediğin gibi biriyse umrumda olmaz. Hatta bence samimiyet göstergesi
0
westblack
(21.11.22)
Sempatik bulurum +1

Ayrıca bruce, öyle özelden değil direkt buraya at da 7 düvel görsün/duysun, beyoğlu beyefendisini lütfen :)
0
respect
(21.11.22)
Evet. Tartışmasız.
0
muhayyer divan
(21.11.22)
bu o kadar kotu bir sey mi yahu? ben de arada kullaniyorum bunu.

kaldi ki modern, tahsilli, acik goruslu ve zeki bir insanimdir huyum kurusun. benim icin kirmizi cizgi yazim yanlislari, kelimelerin yanlis kullanimidir.
0
antikadimag
(21.11.22)
Garip bulurum cunku ben kullanmiyorum, aliskin da degilim. Muhtemelen gulumserim veya en azindan tek kasimi kaldiririm duyunca. Ama cok iyi anlastigim, begendigim birini sadece gil dedi diye silip atmam.
Ilk gil dedigini duyduysam sonra begenmem zor olabilir ama once begendiysem sonra gil dediyse idare edebilirim.

Kendisi de "ahah gil dedim ya" derse dedikten sonra daha guzel olur.
0
sopiro
(21.11.22)
direkt sogurum. dogru bi kullanim da olsa bendeki cagrisimi gunduz kusagindaki kadin programlarinda ciglik cigliga kendini anlatmaya calisan ama anlatamayan kadin profili
0
Kittie
(21.11.22)
ahhdhdjad. antalyada cok kullanirlardi bunu. sive sayildigi icin hayir sogumam beni yanlis turkce kullanimlari sinir eder sadece. ya da internet agziyla konusan insnalar var twitter laflarinu gunluk hayatta kullaniyor mesela oyle birinin yerine deyzemgile ne zaman gitcez gari diyen birini tercih ederim.
0
aydonno
(21.11.22)
"meetinglerini push eden" biri yerine gil kullanan biri daha caziptir kanımca.
0
charbiel
(21.11.22)
sopiro +1
0
gabe h coud
(21.11.22)
köylülük, kasabalılık bence kötü veya ayıp bir şey değil.
ama böyle konuşan birini kendi sosyal çevremden görmekte zorlanırım, dolayısıyla soğurum diyeceğim ama soğumak doğru kelime değil.
"benden, benim çevremden değil" algısı yaratır bende.

sorun aslında konuşma tarzı da değil.
köyden şehre geldiysen, şehirde yaşıyorsan, şehirli insanlarla muhatapsan, o zaman şehre ayak uydurman lazım.
dil ve dilin kullanım şekli de bunun en önemli yanlarından biri.
üstelik mesleğim gereği zaten hassas olduğum bir konu çünkü çevirmenim.

bunun makrosu köyden gelenlerin şehre ayak uydurmayıp istanbul'u mega köy haline getirmiş olmasıdır mesela.
bizim de ülke olarak köy kültürümüz şehirden daha ağır bastığı için buna esir olmamak mümkün değil.
öyle konuşan birini de uzun vadede "şehre ayak uyduramamış" olarak göreceğim için soğurum soğursam çünkü ben şehirliyim ve şehirli olmasa da, şehirli gibi yaşayan birine uyum gösterebilirim.
dil yaşam tarzını da yansıtır, böyle konuşuyorsa evinde de kendi adetlerini sürdürüp ona göre yaşıyordur muhtemelen.

yani uyumsuzluk aslında karşılıklı olur ilerleyen süreçte.
o da benim bazı şeylerimi beğenmez zaten büyük ihtimalle.
çok aşık değilsem soğumayabilirim ama en azından uzaklaşırım, olmayacağını düşünürüm.
gerçi işte bu sebeplerden ötürü aşık da olamam zaten, birbirini getiriyor.
0
blatta hiberna
(21.11.22)
böyle kasıntı takıntılarım yok. şiveli bile konuşabilir, bu da ülkenin bir rengidir yani. bence mesela -de -da'ları ayrı yazamaması daha büyük sorun ama da o da öğretilir gerekirse.
0
roket adam
(21.11.22)
yorumlar karşısında şoka uğradım. sanırım burada herkes ingiltere prens-prensesi
0
purrp
(21.11.22)
Hayır. Seks esnasında falan derse bunalım yaşarım.
0
romario
(21.11.22)
(5)

İstanbul Anadolu yakası iyi kelle paça, işkembe, beyran çorbacı tavsiyesi?

surprise
sb. teşekkürler.
sb. teşekkürler.
0
surprise
(20.11.22)
Paçacı Hikmet. / Bostancı.
0
since1907
(20.11.22)
Geylan İşkembe & Izgara
0
ala09
(20.11.22)
Vedat iskembe - idealtepe
0
mor oje
(20.11.22)
Beyran için Dürümcü Emmi kadıköy.
Geri kalanı için Koko Musti
0
cay koy geliyorum
(20.11.22)
koko musti +1
vedat da iyi ama.
0
blatta hiberna
(21.11.22)
(2)

dua çiçeğinin gövdesinin alt kismindaki beyazlik?

chihirovekohaku
Cok özenerek bir dua cicegi aldim. Fakat evde farkettim ki saplarin topraga yakin kisminda hafif beyazliklar var. Mantardan süphelendim ama emin degilim. Bitkinin topragini mi degistirmeliyim? Sirkeli suyla mi silmeliyim? Yoksa bosuna mi telas yapiyorum?
Cok özenerek bir dua cicegi aldim. Fakat evde farkettim ki saplarin topraga yakin kisminda hafif beyazliklar var.

Mantardan süphelendim ama emin degilim. Bitkinin topragini mi degistirmeliyim?
Sirkeli suyla mi silmeliyim?

Yoksa bosuna mi telas yapiyorum?
0
chihirovekohaku
(20.11.22)
mantar olabilir gibi geldi bana da.
çok sulamış olabilirsiniz, sulama aralıklarını uzatın.
mevsim geçişinde sulama dengesi şaşabiliyor, havalar serinledikçe daha az sulamalısınız.

5 ölçüye yarım ölçü sirke, yarım ölçü oksijenli su ile fısfıs yapabilirsiniz diplerine.
bir bakın, üç gün sonra tekrar yapın.
ama gündüz, erkenden yapın ki toprak nemli kalmasın gece.
0
blatta hiberna
(21.11.22)
seralarda kullanılan ilaçlamalar ya da sulama yaparken kullanılan suyun kireci bu şekilde beyaz iz bırakabiliyor. ama zaten her türlü bitkiyi seradan eve getirdiğinizde, bulunacağı ortama adapte olduktan hemen sonra bitkinize uygun bi toprak karışımıyla var olan toprağı değiştirmeniz en doğrusu.
0
a7x
(21.11.22)
(9)

Yazı dilinde sürekli isimle hitap eden insan

Bruce
Ya bunun d.s butonu ile sunulacak bir soru olduğunun farkındayım ama sormak istiyorum cidden.Bişilerden bahsediyor, illa ki adımı yazıyor."bugün şunu yedim bruce, muhteşemdi!""çok kötü bir gün geçirdim bruce inanamazsın""bruce bunu kesin denemelisin"Sohbet akarken yapıyor bunu, hadi ilk mesajda anlı
Ya bunun d.s butonu ile sunulacak bir soru olduğunun farkındayım ama sormak istiyorum cidden.

Bişilerden bahsediyor, illa ki adımı yazıyor.
"bugün şunu yedim bruce, muhteşemdi!"
"çok kötü bir gün geçirdim bruce inanamazsın"
"bruce bunu kesin denemelisin"

Sohbet akarken yapıyor bunu, hadi ilk mesajda anlıyorum ama rahatsız edici bişi değil mi?

Neden diye düşünüyorum kendi kendime... Ben de arada yaparım ama bi ima bi bişi içerir. Öyle durup dururken yapılınca itici geliyor.

Sizi rahatsız edecek bişi mi, dikkatinizi çekti mi? Altında yatan bişi var ama nedir çözemedim.
0
Bruce
(06.11.22)
bu sorunu anlamadim bruce
bruce gercekten sorun bu mu?

bence de rahatsiz edici uzaktan seslenmedikce adimin zikredilmesini sevmiyom
0
ala09
(06.11.22)
en yakın arkadaşlarla bile ciddi bir şey konuşurken (mesela) "ya abi bilmiyorum ama..." yerine "ya bruce bilmiyorum ama..."ya dönüşebiliyor yazışmalar bazen.

ya da "bruce o kadar kötü oldum ki anlatamam" falan gibi ifadeler geçebiliyor ama hani bunlar derin duygulardan ve olaylardan bahsedilirken yapılan şeyler.

sohbetin genel akışında çok suni ve samimiyetsiz gibi gelirdi bana da sanırım.
0
blatta hiberna
(06.11.22)
Bence güzel bir şey. Demeyi de duymayı da severim. Özen göstermekle ilgili gibi geliyor bana.
0
ruhen hastayim ben
(07.11.22)
Biraz bana amerikan filmi dublaji gibi geldi orneklerden, belki oyle bir tarz edinmis olabilir. Ben ozellikle rahatsiz edici bulmadim, senin zaten hazzetmedigin biriymis.
0
hot potato
(07.11.22)
daha ds'lik bir isim mevzusu:

konuşulan kişinin kendi arkadaşlarını ismiyle anlatması.

"sonra burcu şöyle yaptı."

burcu kim????
0
edgenabby
(07.11.22)
Ben de böyleyim. Sanırım sözel olanı yazıya olabildiğince entegre etmekten kaynaklı. Hatta yazarken sürekli bir şey sormak istiyorum, bir şey diyeceğim, bir şey söyleyeceğim vb çok kullanıyorum. Bazen karşıdakiler senin gibi böyle tepki verebiliyor. Özetle altında bir şey yok yani sesli düşünmekten ve bunu olduğu gibi yazıya aktarmakta kaynaklı.
0
Amaranta ursula
(07.11.22)
Asiri rahatsiz edici. Katiliyorum. Insan surekli ismini duymak istemiyor. Yani zaten ordasin ve sana konusuyor, niye illa isim bi de?
Bu kadar olmasa da annem de yapiyor bunu, mesajda bile. Ben bazen uyariyorum ama aliskanlik tabii degismiyor
0
mor oje
(07.11.22)
kendi ismini duymayı seviyor, o yüzden sana da isminle hitap ediyor. sen de ona hitap etmeye başlarsın diye. bilinçli ya da bilinçsiz yapıyor olabilir.
0
nolmus yani
(07.11.22)
kasıntı bir tip hiç sevmem. yüzde yüz eminim bilerek yapıyordur
0
Hallegadola
(07.11.22)
(17)

Ebeveynlerin Boşanmış Olması Sorunsalı

sacrilegious
Merhaba,hayatımın her önemli anında problem olan bir konu yine hortladığı için duyuru ahalisi olarak fikrinizi sormak istedim. Annem ve babam 12 sene önce babamın annemi aldatması sebebiyle olaylı bi şekilde boşandılar ve o günden sonra hiçbi şekilde asla iletişim kurmadılar. Yaşananlardan sonra ann
Merhaba,hayatımın her önemli anında problem olan bir konu yine hortladığı için duyuru ahalisi olarak fikrinizi sormak istedim.

Annem ve babam 12 sene önce babamın annemi aldatması sebebiyle olaylı bi şekilde boşandılar ve o günden sonra hiçbi şekilde asla iletişim kurmadılar. Yaşananlardan sonra annemden babamla ilgili beddua dışında birşey duymadık diyebilirim. Üniversite mezuniyetime babamı da çağırmak istememe rağmen annem “ya o ya ben” triplerine girdi vs vs. Ben babamın da o gün yanımda olmasını istememe rağmen sırf annem yüzünden dahil edemedim.

Önümüzdeki yaz, sevdiğim adamla evlenmeyi planlıyoruz. Çok mutlu olmam gerekirken ben yine önümde aşılması gereken kocaman bir problem var gibi hissediyorum. Mesela isteme muhabbetleri nasıl olacak. Ben babam da bu süreçlerde bulunsun istiyorum. Ama annem asla kabul etmiyor. Bu kadar güzel bir günde annem sırf babam var diye drama queen olacaksa ben bu şekilde bir gerginlik yaşamayı kaldıramam diye düşünüyorum. Annem ve babam böyleyken biz bu düğün süreçlerini nasıl geçireceğiz, ne olur akıl verin. Bu işin en kolay oluru nedir? Mutlaka aramızda benzer durumda olan vardır. Siz nasıl aştınız bu durumları? En az zararla nasıl atlatabiliriz?

Not: ikisi de 60 yaşında koca insanlar olmasına rağmen hiçbi zaman çocuklarının psikolojilerini düşünmedikleri için yine durumu idare etmesi gereken bizleriz. Annem bu saatten sonra değişmeyecek ve babam sürece dahil olursa durumu olaysız atlatmamız mümkün değil. Neredeyse herşeyden vazgeçmek üzereyim. Bu durumda olası isteme-düğün mevzuları için siz ne önerirsiniz?

Teşekkürler
0
sacrilegious
(06.11.22)
Ayrılma süreci sonrası yola annenle devam etmişsin anladığım kadarıyla.

Babana 'Kusura bakma.' diyeceksin ve annenle yoluna devam edeceksin.

Anneni üzeceğini bile bile babanı da dahil etme gayretini anlamadım ben.

Kadın 'herşeye rağmen' 'aman da çocuğum mutlu olsun' diye kendini aldatan adamla elele gülücük mü dağıtsın etrafa?
0
Mirket
(06.11.22)
baban zamanında aldatarak ailesini gözden çıkartmış zaten.
0
deartheodosia
(06.11.22)
annenize aldatılanın ve ayrılanın kendisi olduğunu, sizin babanızın çocuğu olmaya devam ettiğinizi hatırlatmanız lazım.
bunu ya konuşarak ya tartışarak ya da bir şekilde ona hatırlatmalısınız.
hayatınızın en önemli adımlarından birinde odak noktasını kendisi olarak belirlemeye hakkı yok.
evet bunlar zor süreçler ama yaşı ve konumu itibariyle bu süreci daha iyi yönetebilmesi gerekirdi.
yönetememiş olması da normal, sonuçta anne de olunsa mükemmel olunmuyor ama dediğim gibi, babanızı yanınızda istemenin ona bir ihanet olmadığını, babanızın hâlâ babanız olduğunu, bu yaptığının size haksızlık olduğunu, onu anladığınızı ama daha olgun davranmasını beklediğinizi bir şekilde ona yansıtmalı, onunla konuşmalısınız.

gerekirse psikolojik destek alın.
zaten bu süreçlerde terapistler anneyle, babayla, eşle vb. görüşmek isteyebiliyorlar.
annenizi de bu sürece dahil edecektir, belki bu şekilde çözersiniz.

bu sorunlar yüzünden sizin vazgeçmeniz de çocukça olur.
sonuç olarak bu sizin hayatınız ve bu, çevrenizdekilerin size uyum sağlaması gereken bir süreç.
en kötü ihtimalle "olduğu kadar" olur, babanızla ayrıca tanışırlar ya da başka bir yol bulunur.

ebeveynler arasında seçim yapmak çocuğu psikolojik olarak bölen bir şey.
diğer yandan, maalesef ebeveynlerden biri tarafından diğerini dışlamaya zorlamak da çocuğa bir tür psikolojik şiddet uygulamak demektir.
anneyle baba arasında bir kadın-erkek ilişkisi var ve bu ilişkide swinger olmaktan tutun, birbirini aldatmaya ya da ölümsüz bir aşk yaşamaya kadar her şey yaşanabilir.
bunu sorgulamak aile dinamikleri açısından çocuğun haddine olan bir şey değil.
ebeveynler arasında yaşanan herhangi bir sorun ve ayrılık sonucunda da, ebeveynlerin çocuklarla olan ilişkisinin taraflarca manipüle edilmesi doğru bir şey değil.
çocuğun iki ebeveyne de ihtiyacı var.
kadın erkek ilişkisiyle, ebeveyn çocuk ilişkisini karıştırmak çocukta kalıcı travma yaratır, hayatını etkiler.
yani burada asıl "ebeveyn olma bilinci"nin devreye girmesi lazım.
ne kadar kırgın olunursa olunsun, ebeveyn olarak olgun davranılmalı ve yetişkin olarak da sorumluluk alınmalı.

erkeğin kadına ihaneti çocuklarına ihanet demek değildir, bunu ayrıştırmayı öğrenmedikçe de böyle ebeveynlerin duygusal manipülasyonuna maruz kalmaya devam edeceğiz.
yani bu sadece evlilik sürecinizle ilgili değil, hayatınızın geneliyle ilgili bir konu aslında.
sadece bu sebeple değil, zaten çözmeniz gereken bir sorun bu.


edit:
bu arada şu da var.
sırf bu yüzden evlilik planlarından vazgeçmeyi düşünmeniz, sizin de zaten bu aile dinamiği içinde büyüyemeden çocuk kaldığınızı gösteren bir şey.
bir yetişkin olarak karşınızdaki insana verdiğiniz söz her şeyin üzerinde olmalı ve bunu tüm zorluklara rağmen gerçekleştirebilmelisiniz.
yani siz de bir yuva kuracakken belli bir "sağlamlığa" erişmiş olmanız lazım.
işte bu tip travmaların çocuklar üzerinde böyle bir etkisi oluyor maalesef çünkü annenizin oğlu/kızı olmaya zorlanıyorsunuz.
o yüzden bu sorun için psikolojik destek alırsanız her yönden fayda görürsünüz.
0
blatta hiberna
(06.11.22)
Eşiniz sizi aldatsa ve siz üzülüyorken çocuğunuz size drama queen dese ne hissedersiniz?

Bu olayda babanızın yeri olmamalı.

Annenizi aldatan biri için bu kadar ısrarınızın sebebi ne?
0
dissendium
(06.11.22)
Annenizle babanızın arasında olanlara sizin dahil edilmemeniz gerekirdi. Baba sorumluluğu başka kocalık başka. Annenizin tavrı doğru değil. Kendisi iletişimi en aza indirebilir ama sizin baba-evlat ilişkinizi bu şekilde etkileme, engel olma hakkına sahip değil.

Eğer babanızla iletişiminiz iyiyse, o anı babanızla geçirmek istiyorsanız annenizin ikna olmasını sağlayacaksınız. Bir tanıdığınızdan rica edin annenizle konuşsun. Böyle özel günlerde odak nokta anne babanızın iletişi olmamalı.

Benim çevremde çok fazla anne babası boşanmış tanıdığım var, hiç öyle o gelmezse ben gelmem muhabbeti duymadım. Ha araları kötü olan boşanmış çiftler böyle günlerde yan yan oturmayıp, konuşmuyorlar ama ortamda sorun, kavga olmadı. Gerekirse aynı fotoğraf karesine bile girdiklerini gördüm ben kuzenimin eşinin anne-babasında.
0
GoodMorningTeacher
(06.11.22)
Nerdeyse aynı durumdayız. Bizde aldatma olmadı ama her şey çok olaylıydı.

Biri anneniz diğeri babanız, siz çocuksunuz. Ebeveyn gibi davranmaları gereken kişi onlar, siz değilsiniz. Nasıl istiyorsanız öyle yapıp dik durmanız lazım. Terapiye +1 diyorum. Benim annem bu konularda çok drama yaratıyordu ben yine dik duruyordum ama üzülüyordum da. Terapiden sonra doğru yaptığımı fark edip asla çizgiyi geçmesine izin vermedim.

Ben isteme nişan vs için dışarda yer tutmaya karar verdim, benzer durumda olan arkadaşım da dışarda tatlı bir yer tuttu. Anne baba yine aynı ortamda ama evde değiller. Benim annem de baban bu eve giremez ondan ayrı benden ayrı istesinler gibi saçma sapan şeyler söylüyordu. Çocuk değilsiniz aynı ortamda duramayacaksanız nikahıma misafir gibi gelip gidersiniz demiştim. Sonra kabul etmişti.
0
jazzabel
(06.11.22)
@Dissendium +1

Aldatan insan sadece eşini aldatmıyor ailesini de gözden çıkarmayı kabul etmiş oluyor. O sebeple çok da üzülecek bir şey yok.

Ayrıca anneyi çok haklı buldum, ben de beni çok üzen bir insanı evladım sevmeye devam etsin istemezdim.
0
kaptan maydanoz
(07.11.22)
babanız annenizi aldatmış ancak eylemi babanızın annenize karşı. ve ayrıca boşanmışlar. o sizin hala babanız. babanızın yanında olmasını istemeniz normal. bence bunu sakince annenize anlatmaya çalışın.
0
drako
(07.11.22)
babalık görevi varsa ailesine sadık kalsaymış diyenlerdenim ben de
haksız tarafın yanında yer almazdım

anlaşamadıkları için boşansalardı bunları yaşamayabilirdin

anne tarafının da öfkesinin bitmiş olması iyi olurmuş ama bu yaştan sonra değişmez diyorsun

bence annen aynı ortamda bulunmak istememekte haklı
0
bir soru sorcam
(07.11.22)
Babanız mı daha varlıklı anneniz mi? Babanız gibi geldi bana…

Benim babamla annem de boşandı aldatma falan yok psikolojik baskı sebebiyle. 25 yıl anneme çok çektirdi. Ve biz 8 yıldır görüşmüyoruz. Ne üniversite mezuniyetine ne düğüne çağırdık.

Babanız annenizi aldatmış. Sizin için bir sorun yok mu?
0
andy kaufman
(07.11.22)
Dissendium +1

Benim bi akrabam var, boşandılsr, kızları evlendiğinde anne çok zor günler yaşamış olmasına rağmen kızımın mutlu günü ve o da babası diyerek olaylara dahil etti babayı, her ne kadar üzülse de kızının mutluluğunu bir anne olarak kendi üzüntüsünün önüne koydu. Olması gerekn budur.

He gelgelelim annenle baban boşanmamış olsa evlilik süreci çok mu güzel olacaktı? Cevap: kesinlikle hayır.

Ben de geçen yaz evlendim. Ne çektiğimi ben bilirim. Babam ben evlenmek istediğim için "drama queen"e bağladı. Delirdi adam, gerçi zaten aklında vardı bir iki tahtası eksikti de iyice kötü oldu.

Ben de dedim ki, nikah başvurusu yapılırken benden anne-baba muvafakatnamesi istemicekler nasılsa. Paşa gönlünüz bilir. Eğer mutlu günümde yanımda olmak istiyorsanız gelirsiniz. Yok biz senin mutluluğunu çekemiyoruz, görmeye bile dayanamıyoruz diyosanız da tercih sizin, saygı duyarım dedim.

Efendi gibi geldiler sonra.

Sanma ki anne baba boşanmamış olsa her şey güllük gülistanlık oluyor. Her ailede yaşanıyor, yok efendim niye altın takmadı yok efendim niye bohça getirmedi, yok niye öyle dedi, niye şu niye bu. Sorun çıkarmak isteyen insan bi şekilde çıkarıyor. Sana da sıkıntı stres panik atak kâr kalıyor. Çünkü ebeveynler kendi duygu durumlarından çıkıp süreci mantıklı bi şekilde ve çocuğunun mutluluğuna odaklanarak geçiremiyorlar. Yapılacak bir şey yok. Sen o adamla aynı yastığa baş koymaya karar verdiysen yolundan dönme, bi şekilde geçiyor.
0
turuncu tonlarda
(07.11.22)
babanı neden davet ediyorsun sorusunu soracak veriye sahip olmadığımızı düşünüyorum. bireysel yaklaşmak gerekli. babası annesini aldatmış, evet. fakat çocuğa karşı babalık görevlerini yerine getirdi mi? maddi manevi destekde bulunmaya devam etti mi? bunları bilmeden çağır ya da çağırma diyemeyiz. keza başlık sahibinin sorusu da bu değil.

açıkçası yıllar boyunca annem beni manipüle ederek babamdan soğuttu. belli bir yaşa geldikten sonra babamın %100 hatalı olmadığını anladım. evet annemle çalkantılı bir ilişkileri vardı ve bu ikisi arasındaydı. bana karşı görevlerini her zaman ama her zaman yerine getirmişti. anneme karşı hatalarına göz yumduğum anlamına gelmiyor bu. bunlar için her zaman tavrımı ortaya koydum ve dediğim gibi, tek hatalı babam değildi, annem de babamın ona yaptıklarının aynısını babama yapıyordu. ben bu insanlara ne yapayım, döveyim mi kulaklarını mı çekeyim? yaptıklarını tasvip etmediğimi söylemekten başka bir şey çıkmaz elimden aga, benim de kendi hayatım var yani...


blatta hiberna'nın dediği her şeye katılıyorum. jazzabel'in çektiği rest de çok mantıklı. ben olsam ikisini de davet ederim. en mutlu günüme isteyen gelir isteyen gelmez der geçerdim. annemle aram bozulacaksa da bozulsun ne yapayım, o babamla hatıralar yaratmama engel olurken iyiydi allah allah.
0
nolmus yani
(07.11.22)
baban aldatmakla tercihini yapmış diyenlere katılmakla birlikte, hısım akraba olunan bir dönemde ileride sana karşı kötü ithamlar duymamak adına anne ve babanın yan yana olması iyi olur. başkalarına karşı kendinizi dağılmış bir aile tablosu içinde göstermeyin.
0
Hallegadola
(07.11.22)
annenin olayı kendi içinde kapatıp baba hakkında kötü konuşmaması olması gerekendi

ama sen nasıl 2sini bir arada görerek mutlu olmak istiyorsan annen de aynı şekilde eski eşini görmeyerek mutlu olmak istiyor
0
bir soru sorcam
(07.11.22)
Çok benzer olmasa da benzer bir durumu yaşadım, yaşıyorum. bizde baba anneyi terkediyor. anne 4 çocuğunu bırakıyor ve geri almak ya da görüşmek için yeterli eforu sarfetmiyor, özetle. benim kardeşlerim annemle görüşmez, affetmezler. babamı da hayatlarından çıkarmadılar ama adam zaten herkesi hayatından iten birisi olduğu için iyice araları soğudu. yeni evlendim. ne annemi, ne babamı düğüne çağırdım. annemi çağırmak istedim ama kardeşlerim istemedi. önceliğim kardeşlerim olduğu için anneme anlattım, o da kabul etti, gelmedi. babamı sildim.

yıllar geçmiş, olan olmuş, ben anneme bir şans daha verdim ve iyi gidiyoruz. senin için de yıllar geçmiş, babana bir şans daha vermişsin ve bu şansı geri alamazsın şimdi. annenle bunu güzelce konuş. annen olmaz derse, benim kardeşlerimi seçmem gibi, anneni seçmen gerekir diye düşünüyorum.
0
gabe h coud
(07.11.22)
Babalık vazifesi ve eşlik vazifesi farklı şeyler. Baba sadakatsizse eşine sadakatsizlik göstermiş, nasıl ki eşlerden biri bir çocuğuyla görüşmek istemiyorken kardeşlerin ya da diğer eşin görüşmesini engellemesi saçmaysa bu da saçma olur.

Eşler birbirine düşman diye çocuğun yaşayan ve kendisini kabul eden bir ebeveynden mahrum yetişmesi haksızlık.

Anne babanız arasında kötü bir olay yaşanmış, ancak anlıyorum ki babanızla aranız kötü değil.

Babanız annenizi aldatarak kötü bir şey yapmış, ancak bu babanızın komple aforoz edilmesini gerektirmiyor. O halde eşini aldatan kimseleri kendi anne babaları da reddetsin. Bu gerçekçi bir tepki değil. Aile bütündür, ancak aile bağları bireyseldir. Annelik, babalık, kardeşlik kavramları bireye göre tanımlanır. Birisi sizin babanızken, diğerinin eşidir. Bu ikisi aynı şeyler değiller.

Annenize bunu anlatmaya çalışmalısınız. Bu düğün vesile olsun, çünkü bu zincirin bir yerde kırılması lazım.

Babanızla aranız kötü olsa zaten sorun olmayacak, ancak hayat akıp geçiyor ve siz istediğiniz halde babanızı hayatınıza katamıyorsanız, bunun için annenizden vazgeçmeniz bekleniyorsa ortadaki tek mağdur sizsinizdir.

Üzerinden yıllar geçmiş, annenizin en başta kendisi için artık bunu atlatıp yoluna bakması lazım. Sizi istediğiniz halde babanızdan mahrum edemez.
0
akhenaten
(07.11.22)
Babaniz annenizi aldatip bosandiktan sonra, sizinle olan iletisimini nasil tuttu, bu da onemli bence.
Eger sizinle ilgilendi ve maddi/manevi sorumluluklarini yere getirdi ise, yani kendisinden "kotu kocaydi ama iyi babaydi" diye bahsedebiliyorsaniz bir nevi, annenizin bugunun sizin gununuz oldugunu vs kabullenmesi gerekir. Bunun ustune destekle vs calismasi gerekir.

Eger bosanmalarindan sonra babaniz sizi arayip sormadiysa, annenize sorun cikardiysa, size cok da bakmadiysa yani, ama simdi siz "aman ille de babam" diyorsaniz, ben de annenizin yerinde olsam "eeh simdi mi kiymete bindi otuz senedir ben bakiyorum, ne bu baba sevdasi arayip sormayan adama" derdim.

Bunlarin disinda blatta+1
0
sopiro
(08.11.22)
(15)

Nişandan sonraki yemeği kim öder

condom kurşunu
Nişan sahibi mi gelenler mi?
Nişan sahibi mi gelenler mi?
0
condom kurşunu
(06.11.22)
Benim denk geldiklerimde hep nişan sahibi ödedi.
0
plutongezegendegilmi
(06.11.22)
Kendi nişanımda kendim ödedim. Olması gereken bu bence.
0
marla is in my head
(06.11.22)
Nişanı yapan öder, mantıken çağıran/ev sahibi öder çünkü.
0
ruhen hastayim ben
(06.11.22)
nisan sahibi öder yani gittiğim tüm hepsinde öyle oldu.

Normalde de yemeğe çıksak davet edenin ödemesi daha uygun olduğu için nisan sahibinin ödemesi bence de mantıklı.
0
kuzey li
(06.11.22)
Nişan sahibi
0
balpolen
(06.11.22)
nişan sahibi öder tabii ki. ilk defa duydum aksini
0
roket adam
(06.11.22)
Ek bir bilgi. Nişan başka yerde olacak nişandan sonra arkadaşları başka yerde yemek yiyecek. Bu durumda da aynısı nişan sahibi öder herhalde değil mi?
0
🌸condom kurşunu
(06.11.22)
Evet nişan sahibi öder her türlü.
0
pispinti
(06.11.22)
Nişan sahibi öder.
0
drako
(06.11.22)
duyuruya vizyon katmak gibi olmasın ama nişan sahibi öder tabii ki.

ev sahibi ve/veya davet eden öder ama ayrıca yemekli bir nişan organizasyonu olsa herkes hesap ödemeyecekti, dışarıda yapılan yemeği neden ödesinler ki zaten?
0
blatta hiberna
(06.11.22)
damada çakarlar.
0
seaman
(07.11.22)
Nişan sahibi yani kadın tarafı öder
0
sta
(07.11.22)
Özet olarak davetlilere ödetilmez.
0
archmage mahmut
(07.11.22)
erkek tarafının akrabaları varsa damat kız tarafı varsa gelin.
0
mikahakkinen
(07.11.22)
gittiğim nişanda yemek parasını kendim ödesem o kişilerle son iletişimim olurdu herhalde.
0
nuisance
(07.11.22)
(13)

Sevgiliye telefon alarm sesi şarkısı kaydetmek

Caremio
Sevgilinizin şarkı söyleyen sesiyle uyanmak isterseniz hangi şarkıyı söylesin isterdiniz?Yerli ya da yabancı olması türü fark etmez.
Sevgilinizin şarkı söyleyen sesiyle uyanmak isterseniz hangi şarkıyı söylesin isterdiniz?
Yerli ya da yabancı olması türü fark etmez.
0
Caremio
(06.11.22)
Istemezdim
0
balpolen
(06.11.22)
ben de vokalle uyanmak istemezdim fakat çaldığı bir enstruman varsa sevdiğim ya da onun sevdiği bir şarkıdan kaydettiği melodiyi zil sesi yapabilirim
0
freebird5406_2
(06.11.22)
Şunu isterdim:

youtu.be
0
ruhen hastayim ben
(06.11.22)
yiyosa en sevdigim sarkiyi soylesin youtu.be

istemezdim tabii ki. ama boyle agir romantik takiliyorsak xanima min olabilirdi. veya enta omry ÖMRÜMMMM temali
0
ala09
(06.11.22)
Hakkı Bulut'tan "Uyan Be Kardeşim".
0
huçi kuçi
(06.11.22)
uyan guzeeel ac gozunu dinle asigin sooozunu
0
ala09
(06.11.22)
Herkesin romantizmine kimse karışamaz tabi ama @balpolen +1 diyorum. Ha yok ben çok isterim illa da duyacağım derseniz nazende sevdiğimi söylesin bari. Romantizminize uyar en azından
0
yazdonumu
(06.11.22)
Net bu youtu.be
0
Bruce
(06.11.22)
ala09 +1 ahahahahahah
0
Hallegadola
(06.11.22)
İstemezdim, çünkü eninde sonunda kullandığım bütün alarm seslerinden tiksinti duymaya başlıyorum. Çok kritik bir olay :D

İlla ki isteseydim

Mika - relax, take it easy
0
akhenaten
(06.11.22)
istemezdim, çok cringe ve ateş başında "akdeniz akşamları" söyleyen gitarlı tatil köyü erkeği imajı yaratıyor bende.

ama "günaydııııııığğğğnnnnn" falan diye sesini kaydedip beni yerimden sıçratsa çok gülerdim.
komiklikler şakalar her zaman olabilir ama şiir okumak, şarkı söylemek falan "no-no".
0
blatta hiberna
(06.11.22)
Sevgilim Michael Buble bile olsa boyle bir sey yapsin istemezdim.
0
sopiro
(08.11.22)
ben de istemezdim. çünkü genelde beni uyandıran sesler bana antipatik gelmeye başlıyor kızdan soğumak istersem o zaman belki mantıklı bi eylem olabilir.
0
dnzy 1
(07.12.22)
(8)

İlişkide günlük iletişim dozunuz

burnley
Merhaba. Beraber yaşamayıp her gün de görüşmediğiniz sevgilinizle günlük iletişim dozunuz ne seviyelerde olur?Her gün mutlaka arayıp/aranıp telefon konuşmaları yapar mısınız?Sabah "Günaydın" mesajıyla başlayıp, gece uyku moduna geçene dek WhatsApp'tan bir iletişim yürütür müsünüz?Gün içerisinde 7 sa
Merhaba. Beraber yaşamayıp her gün de görüşmediğiniz sevgilinizle günlük iletişim dozunuz ne seviyelerde olur?

Her gün mutlaka arayıp/aranıp telefon konuşmaları yapar mısınız?

Sabah "Günaydın" mesajıyla başlayıp, gece uyku moduna geçene dek WhatsApp'tan bir iletişim yürütür müsünüz?

Gün içerisinde 7 saat falan hiçbir şekilde iletişim kurmadığınız dilimler olur mu?

Bu gibi şeyleri merak ettim. Teşekkürler şimdiden.
0
burnley
(03.11.22)
telefonda konuşmaktan nefret ediyorum. her gün kesinlikle konuşmam. 2-3 günde bir olur ki o da karşı taraf istiyorsa, yoksa 4-5 gün giderim ben telefonda konuşmadan. yazılı iletişimi seviyorum ama. genç aşıklar gibi yatağa uzanıp saatlerce yazışmamıza gerek yok. aklıma gelen her türlü düşünceyi, dikkatimi çeken en ufak şeyi dahi paylaşmayı seviyorum. yani sabah 7'den öğlene kadar whatsapp'tan 100-150 parça küçük mesaj yazabilirim.

durduk yere 7 saat ara vermem kolay değil ama yoğunluk olur, iş güç olur vs. bence doğal. bazen sabah kalkarsın, vaktin olmaz, 3-4'e kadar "nabıyon cnm ben de iyiyim thx" dışında bir irtibatın olmaz.

benim için kritik öneme sahip nokta şeffaflık. sabah 7'de "canım bugün çok yoğunum merak etme, akşam görüşürüz" yazmışsa, akşam da gününün nasıl geçtiğini veya neden ortalıkta olmadığını anlatmışsa benim için sorun yok. 12 saat yazmasa da olur.
0
mark greg sputnik
(03.11.22)
her an iletişim halindeyiz :)
0
Hallegadola
(03.11.22)
insandan insana değişir. bazı insanların kafası çok hızlı çalışıyor, supercomputer gibiler. her an bağlı, her an iletişimde olmak ister. sürekli yazar, çizer. benim tecrübeme göre boyları da genelde kısa olur bunların. severiz kendilerini <3

bazı insanlara da gün içinde 2-3 satır yazı yeter, gün sonunda gelişmeleri aktarır, iletişimini yoğun bir şekilde yapar, tatmin olur. onların kendine güveni bir tık daha fazladır. yoğun bir şekilde bağlanmazlar karşı tarafa. uzaktan baktığında ayrı bir birey olduğunu net görürsün. ikili şeklinde akıllara gelmezler sevgilisi veya eşiyle, tek başına bir kişi akıllara gelir düşünüldüğünde. biz ilişkimizde böyleyiz. yakın erkek arkadaşımdan instagram'dan komikli 5 video gelir, eşimden 1-2. ilgisini çekmez. popüler kültür benim çok ilgimi çeker, onun alakası yoktur. bazen benzer tepki beklerim ama gelmez :) gülmekten yerlere yatacağını düşündüğüm şeyler atarım, dönüş olarak oradaki bir şeyi sorar yani komikliği aklına gelmemiştir bile. sanki orada anlatılan konuyla ilgili bir şey demek istediğimi zanneder. ama yavaş yavaş tanışıyor bu tarz kültürle, yakında referansları anlayıp o da gülmekten karnını tutacaktır. dinimiz amin.
0
gabe h coud
(03.11.22)
ekran isigi sonmez pek. whatsapptan yazmiyosam telegram, orda yoksam instadan, twitterdan bi seyler atmisimdir
0
ala09
(03.11.22)
İletişim kurmaya mecalim yok, kız kardeşimle Beşiktaş’tan Kadıköy’e geçerken “ben vapur yolculuğu boyunca dinleneceğim, muhabbete karşıya geçtiğimizde devam ederiz.” demişliğim vardır. Günaydın, iyi geceler mesajı beklemem ama gün içinde bir cümle iki cümle bir mesajla haberdar olma ihtiyacı hissederim.
0
ruhen hastayim ben
(03.11.22)
sevgili, flört, arkadaş, dost, akraba fark etmez, sohbeti bitirmeyi ve başlatmayı sevmem.
yani tabii ki tam yazışırken ya da konuşurken yatacaksan "iyi geceler" dersin de, her sabah yoklama alır gibi günaydın denmesi falan beni sıkar ve bayar.

bitmeyen bir sohbet ve paylaşım döngüsündeyimdir genelde her türlü ilişkimde.
yani selamsız sabahsız ya da belki ben uyurken komik bir şeyin linkini de gönderebilir.
illa "günaydın, nasılsın?"la başlamaya gerek yok.

ya da "ben şimdi toplantıya giriyorum, konuşuruz bye" gibi şeyler sohbeti tamamen öldürüyor bence.
zaten bir şekilde hayatın akışının içindeyken toplantısı olduğunu bilirsin, bilmesen de ya toplantı bitince yazar ya da yazdığın şeye "toplantıya giriyorum, çıkınca yazacağım" der ve kaldığın yerden devam edersin.
sürekli sohbet bitirip sohbet açmak bence tatsız.
sohbeti de öldürüyor bir noktadan sonra.
o yüzden dağınık ve günün akışına göre sürekli iletişimden yanayım.
0
blatta hiberna
(03.11.22)
blatta +1 artık çocukluk travması mıdır nedir sanki ayrılıyormuş veya günü bitiriyormuş gibi söylenen kalıplardan hoşlanmıyorum. konuşmaya devam ederken uyuyakalabiliriz, iyi geceler/uykular demeye gerek yok. işin varsa işini yaparsın bitince yazarsın, işim var sonra konuşuruz/görüşürüz demeye gerek yok. böyle olunca zaten sonra sürekli bi 'napıyorsun?' sorusu oluyor, bayıyor beni. bunlar dışında dağınık şekilde iletişim halinde kalmak güzel, ama bu her an konuşmak değil kesinlikle. arada 10 saat konuşulmamış da olabilir, yeter ki bi açılışı kapanışı olmasın.
0
summer timetable
(03.11.22)
Sürekli iletişim halindeyiz bizimki biraz fazla ama ne yaptığını bilmediğim 2 saat bile olmaz
0
alaimisema
(04.11.22)
(13)

Sadece zenginlerin anlayabilecegi seyler

lapaz
Neler?
Neler?
0
lapaz
(03.11.22)
özel uçaktaki yalnızlık.
0
babilfish
(03.11.22)
tekne giderken dalgaların yaptığı köpük. anlayamazsınız çocuğu vardı ya. ağlayan oğlan. fakirlikten sebep, o ağlamayı anlayamıyorum gerçekten de. zengin çocuğu olmazsanız anlayamazsınız.

şarap türlerine göre kadehlerin farklılaşması. x şarap kadehiyle y şarabı içmenin şarabı mahvedeceği anksiyetesi. anlayamazsınız.

Dün eşim Yeni Zelanda'ya bilet almak için araştırma yaptı. 2 kişi gidiş dönüş 60 bin lira en az. EQ'su çok yüksek olduğu için yüzüme anlık bakışıyla, tamam henüz o kadar değilmişiz, seneye tekrar bakarız diyip kapattı. parasına bakmadan, acenteyle mali müşavir arasında geçen bir görüşme olabilirdi bunlar. onun için, düşünmeden plan yapma serbestliğine +1 de ben diyorum.
0
gabe h coud
(03.11.22)
Düşünmeden plan yapabilme serbestliği.
0
lüzumsuz adam
(03.11.22)
Yalilarin hep rutubetli olup diz ağrısı yapması..
0
deer hunter
(03.11.22)
Bir şeyin kalitelisinin nasıl olacağını bilmek.

Kaliteli züccaciye, kaliteli peynir, kaliteli şarap, kaliteli bira... Zengin olmadığın halde kalitelinin nasıl olacağını biliyorsan, sahip olmadığın için mutsuz bir insan olursun. Dolayısı ile fakir bir kişi mutlu olmak istiyorsa kalitelinin nasıl olduğunu bilmemelidir.

İçinde fındık ve turunçgil notaları olan bir kahveyi o tadı alarak içmeyi öğrenmişsen, marketten alacağın çamur gibi kahveyi içersen mutsuz olursun.

gabe h coud +1 "Anlayamazsınız, beni en çok çeken motorun yaptığı dalga, köpürtmesi" diyen çocuğa katılıyorum. Videoyu izlediğimde çocuğa gülmüştüm ama ufak bir tekne kullandığımda aynısını düşündüm.
0
cek
(03.11.22)
azinlik oldugu icin yalnizlikla basa cikmayi ve samimiyetsizligi digerlerinden daha cok anlar zannediyorum. usttekiler gibi benim de zenginlik anlayisim hesap yapmadan plan yapmaktir zaman+para zenginligi
0
ala09
(03.11.22)
kimin paranız için kimin gerçekten sevdiği için sizinle olduğunu anlayamama durumunu anlayabilme........
0
summer timetable
(03.11.22)
Sarap ve yemek kültürü asla ve asla degil. Eger sadece onlar anlayabilselerdi, fine-wine olayinda bir numara olanlar hep cok zenginler olurdu. Fakirseniz, fine-wine icin alaninda ozellikle, bazi saraplara hic ulasiminiz yok ve muhtemelen de hic olmayacak. Bastan kaybettiniz. Ama cok zenginseniz de otomatik olarak damak zevkiniz gelismiyor.

Kaliteli ürüne ulasim zengin isi degil. Seyahat de lüks bir sey degil.

Ozel ucaktaki yalnizlik falan, boyle seyler geldi benim aklima da.
0
buf-e kür
(03.11.22)
eğer koçlar kadar yüksekte, kendinize benzer insanlarla çevrili şekilde, hayattan nispeten izole yaşayacak kadar varlıklı değilseniz ve günlük şehir hayatının içindeyseniz ama toplumsal skalaya göre gelir ve varlık açısından üst sıralardaysanız anlaşılamamak ve aslında bir noktada dışlanmak en büyük sorun bence.

bir başkadır'da bağdat caddesi insanını yansıtıp onları yalıda yaşıyor olarak göstermişlerdi mesela.
ya da aşk-ı memnu'dakilerin kahvaltıya tuvaletle oturması örneği.
dış dünyadan asla anlaşılamayan ve abartılan şeyler var.

bu durumda da anlaşılamamak kadar dış dünyaya uyum gösterememek ve insanlarla birlikte yaşamakta zorlanmak da söz konusu.
0
blatta hiberna
(03.11.22)
kuzey marmara yolunu kullanmanın rahatlığı.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(03.11.22)
hedef bulmak konusunda sıkıntılar yaşamak olabilir. bir şeye sahip olunca o şey değerini yitiriyor. bunu hepimizin biliyor olduğunu düşünüyorum. lüks bir yaşama sahip olma isteği ve bu yolda bir şeyler yapıyor olmak ona sahip olmaktan daha yaşama bağlayıcı bir şey. bu nedenle önemli olan hedefe varmak değil yolda olmaktır sözü çok doğru bence.

dünyada bir insanın başına gelebilecek en kötü şey aşırı zengin bir ailenin çocuğu olmaktır bana kalırsa. kendi açımdan konuşursam, ben bu hayatta güzel şeyleri deneyimlemek için yaşıyorum ve bunları güzel olarak değerlendirebilmek için önce bunlarsız bir hayat yaşamış olmak gerekir. tatmin olma eşiği ne kadar düşükse o kadar sık mutlu oluyor insan. bu nedenle 3-4 yaşındaki çocuklar dandik bi oyuncakla bile saatlerce oynayabiliyor. buradan ignorance is bliss'e bağlayıp kaçıyorum.
0
bohr atom modeli
(03.11.22)
Ketum olmak.
0
alfired
(03.11.22)
Oranin sahibi arkadasimdir olayi. Bakanlikta, devlet dairesinde, konsoloslukta tanidik olmasi, ulasabilme, erisilebilirlik. Bizim alt kademede bir garson, memur tanidigimiz oluyor, mekanda, isletmede oturusumuz yuruyusumuz degisir:) Adamlar sahibiyle, mudurle kanka cikiyor falan. Sanatci, manken, futbolcu vs unlu ile arkadas, sevgili olabilme imkani. Bizim televizyonda gordugumuz, ulasilmaz sandigimiz insanlara kolay ulasabilirlik kisaca
0
speedy
(03.11.22)
(8)

deri pantolon ustune deri bi ust ceket, gomlek giyilir mi?

ala09
kadinlar icin? yav cok guzel durdu ama asiri keko mu yoksa tarz mi arada kaldim
kadinlar icin? yav cok guzel durdu ama asiri keko mu yoksa tarz mi arada kaldim
0
ala09
(26.10.22)
ya ben kot pantolon üstüne kot ceket, deri pantolon üzerine deri ceket sevemiyorum açıkçası.
ama illa keko olduğu anlamına da gelmez, şık da olabilir yani.
tarz meselesi biraz.
0
blatta hiberna
(26.10.22)
Kabataş'a gideceksen üstündekini çıkarman gerekebilir. Biraz süper kahraman kostümü gibi olmamış mı o kadar deri? Görmeden bilemeyiz gerçi yakışabilir de Trinity, Black Widow vs. özentisi gibi de durabilir.
0
nawar
(26.10.22)
deri pantolon ve gömleğin seksi durması ile varoş durması arasında çok ince bir çizgi var. giyenlerin %99’una yakışmıyor bence.
0
roket adam
(26.10.22)
Güzel durup durmadığını anlamak için bir ifşa alırız hocam. Bence deri pantolonlar yasaklanmalı.
0
ruhen hastayim ben
(26.10.22)
O kadar deri pişik yapar rahat olmaz
0
coldegezenkutupayisi
(26.10.22)
teması olan bir etkinliğe gidiyorsanız neden olmasın? deri pantolona karar verdiyseniz bence üstünü hiç düşünmeyin. Efor harcamanıza gerek yok. Deri pantolonu kurtarabilme şansınız yok zaten. (dişlerim gıcırdadı, gırç gırç ses geliyor kulağıma)

inş bir de kahverengi falan değildir.

gerçi kendinizi beğenmişsiniz aslında hakkını da yemeyelim. Olmuştur yahu olmasa ne olacak. çok şık durmuş hatta. iyi eğlenceler.
0
sparkle kiddle
(26.10.22)
Gecen bir kizda gordum deri havus pantul ustu beyaz tişört harikaydi.
0
Kahvedesu
(26.10.22)
Catwoman gibi bir fizik varsa deri pantolon kadında aşırı derecede seksi duruyor. Yolda deri pantolonlu/takımlı bir kadın görürsem dönüp bir daha bakarım. Seksi bir görüntü isteniyorsa ve üzerinize iyi oturuyorsa giyilebilir.
0
msb
(27.10.22)
(10)

Şahıs firması için muhasebecilnize aylık ne ödüyorsunuz?

sonhakan
Bir esnaf örnegin..
Bir esnaf örnegin..
0
sonhakan
(24.10.22)
650
0
deer hunter
(24.10.22)
300
0
hayalhayal
(24.10.22)
450
0
vincenzo
(24.10.22)
200
0
phonex
(25.10.22)
iki yıldır 300'dü, 700'e çıktı.
0
blatta hiberna
(25.10.22)
650
0
Ranchoddas
(25.10.22)
Sadece şahıs firması demek yeterli değil, ciro ve kapasite de önemli. Bilançoya tabi mi değil mi mesela?

Ben 750 ödüyorum.
0
John Bloor
(25.10.22)
500
0
gabe h coud
(25.10.22)
225
0
çınarım
(25.10.22)
30 yıldır aynı muhasebeciyle çalışıyoruz. 1300 tl ödüyoruz aylık.

(burada yazılanlara bakınca çok ödüyormuşuz gerçekten :)
0
visenfoni
(25.10.22)
(2)

Baytril yerine enrocure vermek mantıklı mı

dlendam
Kedi için hap şeklinde antibiyotik verdi de veteriner, enrocure sıvı olduğu için daha kolay veririm. Bu saatte aklıma düştü bir danışayım dedim
Kedi için hap şeklinde antibiyotik verdi de veteriner, enrocure sıvı olduğu için daha kolay veririm. Bu saatte aklıma düştü bir danışayım dedim
0
dlendam
(24.10.22)
bunu veterinere sorun arayıp.
muadil olsa bile (ki öyle mi bilmiyorum) dozu değişebilir çünkü.
0
blatta hiberna
(24.10.22)
Evet muadili. Her ikisi de enroflaksasin içeriyor. Fakat baytril bu işin en iyisi. Bence veteriner hekiminizin tavsiyesinden çıkmayın.
0
predecessor
(24.10.22)
(13)

Ellerin çok güzel iltifatı

trgydl
Övecek bir şey bulamayıp mı övdü bu kadın şimdi? Ekstra bacaklarım da güzelmiş. Anlamsız bir övgü değil mi erkek için?
Övecek bir şey bulamayıp mı övdü bu kadın şimdi? Ekstra bacaklarım da güzelmiş. Anlamsız bir övgü değil mi erkek için?
0
trgydl
(23.10.22)
Övecek bir şey bulamayıp övmüş olabilir. bu ihtimal bi çok övgüde var aslında.

Ama anlamsız bi övgü değil tabi ki. Fonksiyonelliği de olan bir övgü mü tercih ederdiniz? Mesela güçlü olmanız, yakışıklı olmanız vs?

Saçlarına yapılan övgü neyse ellerine yapılan da aynı aslında. Bir övgüyü erkekler için anlamsız yapan nedir sizin için?

Belki tırnaklarınız temiz ve düzgün duruyordur. Kısa bodur tırnak tiplerinden değildir. Parmaklarınız uzun ve incedir. Yani bu övgünün neden erkekler için anlamsız olduğunu düşündünüyorsunuz?
0
zimbirik
(23.10.22)
Üstü kapalı erotik bir övgü bence, sizi beğenmiş fiziksel olarak da demek ki. Gayet de anlamlı.
0
encokbenisevinnolur
(23.10.22)
Kardeş ilk defa gerçek bir kadınla tanışmıştım hayırlı olsun. Sana resmen seni gözüme kestirdim ben buna veririm mesajı vermis. Erkekleri çekici yapan detaylar başlığında en çok ellerden bahsediliyor onu da mı gormedin?
0
deer hunter
(23.10.22)
ellerin güzeli neden erotik övgü olarak algıladınız ki? o ellerinle beni tatmin et filan anlamı mı çıkarıyorsunuz bu cümleden?
0
ekinuzbay
(23.10.22)
Övecek bir şey bulamamış. +1
0
ruhen hastayim ben
(23.10.22)
Ben erkekte ele çok bakarım ya, kaşından gözünden fazla bakarım hatta. Beğenirsem de söylerim muhakkak. Neden anlamsız olsun? Ya da bir övgü nasıl anlamlı olur ki?
0
south park in kapusonlu uyesi
(23.10.22)
öncesinde herhangi bir yerinizi övüp ekstra bunu eklediyse övmeye doyamamış demektir. ama atıyorum maşallah yunan heykeli gibisin demeden ellerin güzel dediyse övecek bir şey bulamamış.

Benim de ellerim güzeldir. kavradığım yerden ses gelir mesela ama en son ellerime kompliman yapılır genelde.
0
coldegezenkutupayisi
(23.10.22)
neden övecek bir şey bulamayıp, bulmak zorunda hissetsin, bun düşündün mü ?

eller doğal seçilimde beceri ve üretkenlik indikatörüdür. bir erkeğin kadının kalçalarına, memesine bakmasından çok farklı değil yani.
0
orpheus
(23.10.22)
kadınların yüzde 95'i için erkeğin elleri çok önemlidir.
anlamsız değil elbette.
bir iltifat etmiş, edilen iltifatı almayı öğrenmelisiniz.
0
blatta hiberna
(23.10.22)
benim için de erkekte el çok önemli. hiç boş bi iltifat değil aşırı iyi bir şey hatta.
0
ala09
(23.10.22)
Elleriniz büyük mü?

Bir şey demek istemiş olabilir.
0
Hallegadola
(23.10.22)
o kadar tipsizsin ki ellerin güzel sadece demek istemiş. Yani ne bir şakakların, ne çene yapın ne burnun, ne gözlerin, ne saçların, ne kirpiklerin o kadar bitiksin demek ki.
0
juan pablo pino
(23.10.22)
Bence el çok önemli erkekte. Bir erkeğe bunu söylemeye utanıyorum, ya da artık nolursa olsun yeter söylüyorum diyip salıyorum... Güzel bacaklı erkek de zor bulunan bir şey. Bunlarerotik övgüler. (bakarsın bigün file çorap tül eldivenle geçmişsin karşısına oturtmuş seni seyrediyor :)) )
0
megalomaniac
(26.10.22)
(1)

Köpek çetesi (çoğu evcil) için ne yapmalı?

tey tey
Merhaba,Apartmanın önüne 10 köpek geldi aptal aptal dolanıyor. Sabahtan beri orada duruyorlarmış. Çoğu tasmalı, hatta ikisi labrador sanırım, çok uysallar ve akıcı trafiğin ortasına çıkıp aval aval etrafa bakıyorlar. Hiç havlamıyorlar, kedilere saldırmıyorlar, insanlara gidip kuyruk sallıyorlar.İzle
Merhaba,

Apartmanın önüne 10 köpek geldi aptal aptal dolanıyor. Sabahtan beri orada duruyorlarmış.

Çoğu tasmalı, hatta ikisi labrador sanırım, çok uysallar ve akıcı trafiğin ortasına çıkıp aval aval etrafa bakıyorlar. Hiç havlamıyorlar, kedilere saldırmıyorlar, insanlara gidip kuyruk sallıyorlar.

İzlerken deli gibi terledim her an bir araba çarpacak diye, ne yapmam lazım, sokak köpeği gibi durmuyorlar.
0
tey tey
(21.10.22)
muhtemelen terk edilmişlerdir ve sokak köpeğidir hepsi.
maalesef sokaklarda goldenlar, labradorlar dolaşıyor artık.

belki mamayla falan bulundukları yeri değiştirebilirsiniz başka bir yere çağırarak.
başka ne yapılabilir ben de bilemedim.
0
blatta hiberna
(21.10.22)
(7)

nasıl eliyorsunuz

bir soru sorcam
dış görünüşü, muhabbeti ya da bazı özellikleri tam aradığınız gibiama diğer özelliklerinin uyması imkansız ve büyük problemolur da ama olmaz da gibiorta nokta bulunabilir mi belirsizinsanlar büyük ihtimalle değişmezbu gibi durumlarda denemek yerine direk pas geçmeyi başarabiliyor musunuzaklıma çaktı
dış görünüşü, muhabbeti ya da bazı özellikleri tam aradığınız gibi
ama diğer özelliklerinin uyması imkansız ve büyük problem
olur da ama olmaz da gibi
orta nokta bulunabilir mi belirsiz
insanlar büyük ihtimalle değişmez

bu gibi durumlarda denemek yerine direk pas geçmeyi başarabiliyor musunuz
aklıma çaktırmadan tanımaya çalışıp karar vermek geliyor ama bir noktada yine aynı acaba döngüsü
0
bir soru sorcam
(21.10.22)
18-23 yaşlarında toz pembe gözlüklerle bir şeyler deneyip ağzınızın payını alıyorsunuz, ondan sonra neyin sorun olup neyin olmayacağını anlıyorsunuz.

Hazır bunları yaşamış biri olarak konuşursam, eğer "sorun olur gibi de olmaz gibi de" diye kararsız kalıyorsanız genellikle sorun olur. Böyle durumlarda flört döneminde bu kişinin size kendini anlatmasına müsade eden ortamlar yaratın, eğer yaptığı şeyleri neden yaptığı hakkındaki yorumları kafanıza yatarsa sorun olmaz, sonuçta hayat böyle bir şey. Ama hala kararsızsanız kesinlikle sorun olur.

Orta nokta bulunabilir mi acaba? Deyip sorunları ertelememelisiniz, orta nokta bulunabiliyor mu buna bakmalısınız. Flört dönemi bunun için var.
0
akhenaten
(21.10.22)
evet. yabancı dil, kariyer, eğitim çok önemli. nasıl tartıştığı çok önemli. sevgisiz tavırlar deal breaker. gereksiz bir egosu olması da öyle. bununla birlikte özgüvenli olmasını da isterim. olmuyorsa uzatmaya gerek yok. tanırsam severim diye bir şey yok.
0
gabe h coud
(21.10.22)
Muhabbeti keyifliyse pas geçmiyorum. İnsanı tanımak hemen olan bir şey değil, tanıyana kadar geçen süre keyifli oluyorsa(ki güzel muhabbet bunu sağlıyor) tanımayı tercih ediyorum ben.

Günümüz ilişkileri hebele hübele demeyeceğim ama direkt pas geçmek noktası insan bu tarz ilişkilerin yıpranma payını arttırıyor diye düşünüyorum. Pas-sıradaki kafasıyla geçirdiğim yılların etkisinin bir noktadan sonra negatif olduğunu fark ettim.

Bu arada pas geçmek başarabilmek olarak görülecek kadar zor değil, aksine en kolayı pas geçmek. Ghosting ya da değil, bizden olmadı ya demek kadar basit.
0
Bruce
(21.10.22)
benim sistem denemekle basliyor, sozde bilincliyim olmayacagini biliyorum falan sonra deli gibi asik olup körlesmek en son aglaya zirlaya ayrilik. pas gecemiyorum flortlerime cok deger veriyorum. evlenip piyasadan cekilmem lazim
0
ala09
(21.10.22)
Dört dörtlük insanı da eliyorum. Çünkü ilişkilerin kendisine inanmıyorum. Şu durumdayken bana uymayan birine bir günümü dahi ayırmak istemezdim. İnsan ilişkileri hele de duygusal ilişkiler büyük bir angarya.
0
ruhen hastayim ben
(21.10.22)
yabancı dilin, kariyerin, eğitimin hiçbir önemi yok.
ne doktorlar, ne mühendisler, avukatlar tanıdım, hepsi kalas gibi tiplerdi.

önemli olan hayatın içinde kendini eğitimli veya eğitimsiz şekilde bir yere getirebilmiş, hayata tutunabilmiş olması.
cv'yle ilişki olmaz, onu ancak yanında dolaştırırsın, ruhsuz bir ilişki olur.
duygusal kapasite, bir ruhunun olması, espri anlayışı, görgülü-bilgili olması, oturmayı kalkmayı bilmesi, hayat tarzının benzer olması önemli.

onun dışında, özellikle erkekler için varlıklı bir ailesi olsa bile mesela arabasını kendisi almış ya da işini kendisi kurmuş olmalı.
yani bağımsızlığını ilan edebilmiş, birey olabilmiş olması da çok önemli.

yabancı dil belki aynı şeyi izleyip dinleyebilmek açısından biraz önemli olabilir ama diğer saydıklarım uyuyorsa ve ingilizcesi yoksa hiç takılmam bile.

ilişkilerde birebir uyumdan ziyade, ortak paydada buluştuktan sonra, sende olmayanın onda olması da çok hayati.
bu yüzden "diğer özelliklerin uyması imkânsız ve büyük problem" derken kasıt ne?
aynı müziği dinlememek mi, aynı siyasi görüşe sahip olmamak mı?
birinci 30'lara gelince önemini yitirirken, ikinci çok önemli mesela.

insan ilişkiler aracılığıyla gelişen, evrilen ve ruhsal olarak inancınız varsa, tekâmül eden bir varlık.
o yüzden biriyle ilişkiyi bazı deneyimler doğrultusunda pas geçmekle, o kişiyi gerçekten istememekle, istediğin hâlde ilişkiden ve mücadeleden/terk edilmekten/sevilmemekten/eski deneyimleri şimdiye taşıyarak korkup istemiyormuş gibi yapmak aynı şey değil.
insanın bu açıdan kendini fark edip kendine karşı dürüst olması lazım.
yani gerçekten karşımdaki bana göre değil mi, yoksa onun beni sokacağı mücadeleden veya incinme riskinden mi korkuyorum?
bu açıdan son derece kişiye özel durumlar.
0
blatta hiberna
(21.10.22)
"Bu arada pas geçmek başarabilmek olarak görülecek kadar zor değil, aksine en kolayı pas geçmek."

aslında başarı kelimesi doğru değilmiş
denemeyip akılda kalması açısından zor benim için
ya da zaman geçiyor olduğu kadar deme tehlikesi

--
"bu yüzden "diğer özelliklerin uyması imkânsız ve büyük problem" derken kasıt ne?
aynı müziği dinlememek mi, aynı siyasi görüşe sahip olmamak mı?"

"uymadığı özellikler sizin kırmızı çizgileriniz mi? tolere edebileceğiniz şeyler mi?"

evet burada red flag devreye giriyor
sigara içen biriyle bile yürümez mesela en basitinden
ama tanışırken kendi sağlığı için bırakır mı bilinmez

ya da dini değerler
sonradan dine önem verenler de var vazgeçenler de nadir örnekler olsa da
30lu yaşlara doğru dine yönelim biraz daha fazla diyebilirim bu 2si arasında
0
🌸bir soru sorcam
(21.10.22)
(6)

Şirket kurmak

housedaki topal doktor
İş görüşmesine gittiğim yer ltd şirketi kurmamı ve onlara maaşımı fatura kesmemi istedi. Bu şekilde çalışan yerler daha önce de duymuştum ama kafam çok karıştı. Şirket kurmak için muhasebeciye mi danışmalıyım, avukata mı? Aylık masrafı ne kadar olur? Bana avantajları- dezavantajları nelerdir? Acaba
İş görüşmesine gittiğim yer ltd şirketi kurmamı ve onlara maaşımı fatura kesmemi istedi. Bu şekilde çalışan yerler daha önce de duymuştum ama kafam çok karıştı. Şirket kurmak için muhasebeciye mi danışmalıyım, avukata mı? Aylık masrafı ne kadar olur? Bana avantajları- dezavantajları nelerdir? Acaba şahıs şirketi kursam daha mı iyi olur?
0
housedaki topal doktor
(20.10.22)
şahıs firması kolay kurulur, kolay kapatılır, muhasebeci ücreti vs daha düşüktür, çok yüksek cirolarda fatura kesip yüksek kar oranları çıkmayacaksa, şahıs firması her zaman daha iyidir.
0
mrctrk
(20.10.22)
şahıs şirketi kurmak daha kolay ve daha az masraflı ama neden ltd istediklerini sormanız lazım.
ltd dediklerine göre bir bildikleri var.
şirket cironuz belli miktar üzerinde olacaksa ltd vergi vb. konularında daha avantajlı oluyor.
önce neden ltd dediklerini sorun iş görüşmesine gittiğiniz yere.
0
blatta hiberna
(20.10.22)
ltd şirketin vergi avantajı var, o nedenle istiyorlar.

maaşının dışında diğer masraflarını da fatura etmeyi konuş.
0
gabe h coud
(20.10.22)
işçi olmayacağınız için işçilerin haklarına sahip değilsiniz, bir iş güvencesi yok, şirket ben artık çalışmayacağım diyebilir, bir de ödeme yaparken genelde geç ödendiğini duyuyorum ben piyasadan. ayrıca masrafları da fatura etmeyi konuşun + 1
0
benaslinda
(20.10.22)
eğer gerçekten çok iyi bir rakam ve seninle çalışma süresini yazılı olarak sözleşme ile taahhüt ediyorlarsa yapabilirsin.

ama ltd şirket kurduğunda aylık olarak muhasebeci, sabit vergiler, kazanç üzerinden %20, pek fatura alımın olmayacağı için kestiğin faturaların kdvsi %18 senden çıkacak. üstüne maaşın dışında kendine şirketden para çıkmak istersen bir %20 daha ödeyeceksin. bu arada maaşını çekerken de bunun gelir vergisi olarak belli bir oran daha devlete ödeyeceksin.

tüm bu hesapları çok iyi yaptıysan, bu organizasyonda neyi masraf gösterebileceğine karar verdiysen ve adamlar kesin olarak sana yazılı bir iş sözleşmesi ile en az 2-3 yıl taahhüt veriyorsa bir mali müşavirden saatlik danışmanlık alarak tüm süreci netleştir ve ona göre karar ver.

adamlar seni 3ay sonra yarıyolda bırakırsa bu limited şirketi 1 yıl kapatamazsın. belirli bazı masrafları sabit ödemek zorunda kalırsın.
0
orpheus
(20.10.22)
LTD biraz alakasız bence. LTD'nin masrafı çoktur, muhasabesi biraz daha çetrefillidir para çekmek falan da öyle.

Ama tabii alacağınız ücrete göre değişir. Siz muhasebeciye/mali müşavire gideceksiniz. Ne iş yapacağınızı, kazanacağınız miktarı söyleyeceksiniz. O sizi yönlendirir daha az vergi ödeyeceğiniz şekilde.

Şahıs şirketi daha mantıklı görünüyor. Ama atıyorum geliriniz epey yüksektir o zaman şahıs şirketi vergisi daha çok olur. En iyi yanıtı muhasebeci verir.

Bunu niye yapıyorlar
Türkiye'de maaştan kesilen vergi ve sigorta primleri var. Normalde yurtdışında sistem şu.

Şirket sana atıyorum 5000 euro maaş vericem der. Sana bu 5000 euroyu verir. Sen içinden sigortanı vergini ödersin. Kalan ücret senin netindir.

Bizde net ücret konuşulur. Atıyorum 10000 TL net ücret dersin. Ama şirketin sana net ücret verebilmesi için atıyorum her ay sana aslında 160000 TL ödemesi lazımdır ki, vergi ve sigorta düştükten sonra sana net ücret 10000 ödeyebilsin.

İşte adam burada diyor ki, sen şirket kur. Bana freelance çalış.
ben sana ayda 10000 tl vereyim. Sigortanı ödemeyeyim.

Sen o aldığın ücretin içinden bağkur ödeyeceksin bir defa. Sonra bunun kurumlar vergisi falan var ltd açınca. LTD değil şahıs açınca da gelir vergisi.

Üstüne kıdem tazminatı konusu var. Adam 2 sene sonra dedi ki biz senle çalışmak istemiyoruz. Normalde maaşlı adamına 2 senenin kıdem tazminatını vermek durumunda.

Sana bunu da vermeyecek.

O yüzden iyi düşünün. Bu şekilde çalışma durumunda şirketten sigorta ödemelerini, masrafları almayı talep edin. Hatta sözleşme yapın ve sözleşme tek taraflı fesh edildiğinde kıdem tazminatı ücret üstünden ödenir maddesi koydurun.
0
anten
(20.10.22)
(40)

Eşim gitmek istiyor mecbur gidilecek değil mi?

ananiyimioguz
Bir ege kasabasında tanıştık evlendik. Fakat burada evlilikti, ev işleriydi taşınmaydı kiracı sorunlarıydı adliyeydi derken çalıştığı yer bize ne senin özel hayatından bu kadar sık boş bırakamazsın yerini hastalar da şikayetçi diyerek 2,5 sene çalıştığı yerde işine son verdiler. Tazminat ve alacakla
Bir ege kasabasında tanıştık evlendik. Fakat burada evlilikti, ev işleriydi taşınmaydı kiracı sorunlarıydı adliyeydi derken çalıştığı yer bize ne senin özel hayatından bu kadar sık boş bırakamazsın yerini hastalar da şikayetçi diyerek 2,5 sene çalıştığı yerde işine son verdiler. Tazminat ve alacakları vardı hepsini hazırlamışlar hemen baya hazırlıklılardı. Devlet atamasına başvurdu farklı bir yer çıksa da eş durumundan çağırırım dedim ama çıkmadı.

Tekrar burada hekimlik yap diyorum, burada 50-100 birim kazanıyordum başka yerler 20 birim teklif ediyor o yüzden başkasının yanında çalışmak istemiyorum diyor. Zaten buraya da bayılmıyorum iş için geldim diyor. (Aksine ben bayılarak gelmiştim annemlerle yazlık alıp fark buradan başlıyor)

Kendi yerini aç burada diyorum, çevrem yok diyor ve burada yabancı hasta potansiyeli yüksek, dilim o kadar yeterli değil diyor.

İzmir - İstanbul gidelim yine 50-100 birim arası veren bir yer bulursun diyorum, oralara taşınınca yaşam masraflarımız artacak + tamam iyi kazanacağım ama yine çok yoğun ve stres altında geçecek, hem başkası yanında çalışırken kendi hasta potansiyelimi kazanmamıza, kendi adımızın duyulmasına izin vermiyorlar o yüzden eninde sonunda ben zaten kendi yerimi açacaktım en azından aynı eforu sırf kendim için harcarım diyor.

Ben de hak veriyor ve destekliyorum ancak tutturdu memlekete gidelim diye. Orada ailesi ve çevresi varmış.

İyi güzel de gidelim dediği yer Antep. Yemeklerini sevsem de doğuda yaşamak istemiyorum. Burada müstakil çok uyguna bir yer bulduk. Şehir sakin, temiz, ev güzel. Ben mutluydum burada orada ne yapacağım büyük ihtimalle aynı kiraya 1+0 bir yerde yaşayacağız. Daha güzel bir yere çıkın madem geliriniz var diyeceksiniz, ikimizin de kredi borcu + kendi yer açınca zaten masrafları olacak ve bir süre ekside ilerleyeceğiz büyük ihtimalle.

İdareten burada çalış borçların bitsin diyorum, zaman alehime işliyor diyor.

Antepte işler yoluna girerse çok kazanırmış, istediğimiz zaman istediğimiz yere tatile gider, yurt dışına vs. de çıkabilirmişiz.

Ama burada zaten çok kazanıyordu da ne oluyordu diyorum içimden.. Tamam evini aldı arabasını aldı da memur gibi yaşıyorduk yani..

İleride çok kazandığında yine başka bir yatırıma aktaracak, işine aktaracak. Para ve çalışma hırsı olanlar genelde parayı pek yemezler gibi geliyor her zaman bir mal alırlar veya mevcut işi büyütürler.

Bu koşuşturma içerisinde neye vakit bulacağız da ne yapacağız bilmiyorum.

Genelde benim maaş borçlar ve temel ihtiyaçlara gidiyor zaten. Şimdi onlar da artacak şehir değiştirince. Kendisi yatırımlarını yapıyor iyi güzel yapsın da benim yatırım yapacak param kalmıyor ki. Burada ben hesaplamıştım, ocaktan sonra yatırımlık bütçem kalacaktı. Ama gittik diyelim yarın öbür gün ayrılık girse bir şey olsa kendisi güçlenmiş halde devam edecek onun için hava hoş. Benim elimde ne var bu koşuşturmacadan ötürü? Koca bir sıfır.

Başından dedim ben evlilik için hazır değilim önce kendi işimde uzmanlaşıp kendi evimi falan almam lazım ondan sonra güçlü hissederim diye. Benim bir beklentim yok ki ne diye bekleyelim amaç birlikte hayatı geçirmek dedi.. giriştik evliliğe. Ki güzelde gidiyordu gayet şu çıkarılma olayını yaşamasaydık.

Hem orada işleri büyütürse buradan da yer açarmış ama orada 5 senemiz giderse çocuk da olur, annem burada o baksın dersin ömür billah çıkamayız buradan dedim. Ben çocuk mu istiyorum sanki ne zaman çocuk lafı geçti diyor. E yaş geldi 30a, 40'ında mı yapıcaz çocuk diyorum. Belki de hiç yapmayız diyor. Bişey diyemedim valla nötrüm ben çocuk konusunda. Hazır hissetmiyorum çünkü ben de henüz.

Ayrıca Antep'e o da bayılmıyormuş o yüzden çıkmış oradan ama sonra değiştirdi lafını para için her yere gidiyordum mecburen diyor. Antep de işte çevrem orada kardeşlerim orada ailem orada vs. diye dönmek istiyorum diyor.

İyi güzel de bu hikayede benim ne suçum var :| sanki yurt dışına gitmemiz gerekiyor desem veya o dese hadi gidip bir kaç sene eziyet çekelim denir değişiklik kabul edilebilir de Antep nedir yani kaldım öyle.

Kaldi ki dediğim gibi burada mutluydum, orada işler yoluna girenede kadar 1-2 sene daha kötü şartlarda idare etmemiz gerekece. Sonra işler büyüdü diyelim. Nerede büyüdüğüne bakıyorum, yine doğudayız. Asabım bozuluyor. Yoksa ben karşı değilim büyümesine falan destek olurum her anlamda ama şu doğuya göç konusunda pek motive değilim.
0
ananiyimioguz
(19.10.22)
kolay gelsin. şimdi feministler damlayıp beni linçlemeden yazıp gideyim. ben de kadın erkek eşitliğine inanan biriyim ama türk toplumunda özellikte evlilikte bu tip problemler çok büyür. zamanında tavrınızı net koymalısınız. boşanmış bir birey olarak yazayım. eşim iyi eğitimli ama kıç kadar maaşıyla "ben paramı kazanıyom istediğimi yaparım" kafasında bir insandı.

eşinizin kariyeri için kendi hayatınızdan - kariyerinizden asla vazgeçmeyin. çalışan her yerde para yapar. ayrıca kadının çok para kazanması halinde size dünyayı dar eder, kafasına göre takılır, ki söylemlerinden anlaşılıyor.

sizin mesleğiniz nedir bilmiyorum ama bu problemleri çözmeden çocuk falan yapmayın.
0
kveldulv
(19.10.22)
antepin artık çekiciliğinin kaldığını sanmıyorum. tipik bir ortadoğu şehri gibi. suriyeli,afgan vb. göç almış sadece yerlisinin sevebileceği bir yer.
0
mikahakkinen
(19.10.22)
Ben 2-3 senelik yazılım mühendisiyim. Başlarda aynı veya taş çatlasa 2 katım fazla kazanıyordur dedim durum öyle değilmiş beni de korkuttu bu durumu bana hissettirmesi. Refah sevilerindeki farklılık ilişki başlarında biraz sorun olmuştu. Neyse ki zamanla çözdük. Kendine yatırım yaptı falan elde kalan paralar benzer olmaya başladı.

Kendisi dominant bir karakter nereye istersem çeker giderim kafasında evet ama o yönünü sevdim zaten. Kadınların güçlü olmasını destekliyorum ama dediğiniz kafalar beni de rahatsız ediyor. Ama zaten kim çok kazansa onun dediği yere gidilmez mi kadın-erkek fark etmeksizin?

Bu arada çevren varsa sizin memlekete veya başka dediğin bir yere gidelim orada açayım diyor ama yok ki. Yani eleştirip mantıklı bir çözüm de üretemiyorum.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
böyle konularda yazmaktan hep imtina ediyorum, dışardan ahkam kesmek gibi görünmesin diye. ama hocam bütçeler niye ayrı mesela, evlisiniz siz. önceden de hatırlıyorum duyuruları. pek pasif kalmış görünüyorsunuz. anlattığınız kadarıyla antep'e taşındıktan sonra bi de çocuk eklenecek o öyle istedi napalım diyip ikna olacaksınız gibi.

bi de yazılımcısınız, tamam didim de uzak merkezi yerlere (hafızam çöptür heheh) ama antep ne alaka, günün birinde iş değiştirecek olsanız belki git gel yapabileceğiniz hibrit bi iş bulabilecekken ya da didim'den izmir'e vs taşınabilecekken bilemiyorum, antep çok alakasız bi konumda kalıyor. kendinizi düşünün biraz. bu kadar radikal bi karar almak için çok az süredir evlisiniz. umarım çocuk yapmazsınız +1

bi de şunu ekleyeyim, silivri'de yaşıyorum ben. yan komşum burada bir ağız diş polikliniğinde çalışırken kendi yerini açtı ve borçlarını temizlemesi 11 ay sürdü. bitti tüm borçlar. üstüne arabasını satmıştı tekrar araba aldı. daha sonra müstakil ev aldı vs. hatta bi de kiracı olduğu kliniğine tadilat yaptırttı. kendisi mardinli ama çevrem orda diyip gitmedi :) sadece burayı bildiğim için burdan örnek vericem yine ama özel hastanede çalışıp yeterince çevre yaptıktan sonra kendi yerini açan dişçi de var başka branşlar da bolca.
0
pide
(19.10.22)
Bu ilişkide hiç senin dediğin, istediğin bir şey oldu mu? Sorduğun sorulardan sanki hep eşinin istedikleri oluyor ve sen hep ona göre yaşıyorsun gibi geliyor. Hayırlı olsun ama "zorunlu" olmadıkça gidip bu şekilde yaşamayı doğru bulmuyorum. Zorunlu görevi olsa neyse ama kendi keyfini düşünüyor. Bir de sen maaş konusunda eziliyor gibisin. Bu seni mutsuz eder. Şimdiden para düşünmeye başlamışsın.
0
dissendium
(19.10.22)
antepliliklik problemi hocam bu. avukat arkadasim da ayni muhabbeti yapiyor butun cevrem burda hayatta ayrilmam diye.
burada herhangi bi sey garanti etmiyor size. cok kazanacagi falan belli degil. hicbir mecburiyet gormuyorum antepe giren cikamaz dediginiz gibi cocuk falan olur
yasadiginiz yerde klinik acmamak icin soyledigi yabanci dil muhabbeti cok yavan. calisip ogrensin o zaman mekan acmak gibi kritik bi mesleki yatirim. bu niye hic soz konusu degil hemen her sey kapatilip sehir degistiriliyor? yabanci hasta muhabbeti hepsi yabanci olacak diye de bir sey yok olursa da asistanlar ilgilenir operasyonu doktor yapar. sasirdim valla. sert yapin hocam! yukseldim hm.
0
ala09
(19.10.22)
@pide, onu da düşündüm, yarın öbür gün remote çalışmadan uzaklaşılırsa hibrit model veya ofise geçilirse, İstanbul, İzmir daha mantıklı dedim ama büyük şehirde de aynı stresi yaşıycam özel sektörde her an anlaşmazlık olabilir, İstanbulun bir ucunda oturuyorken diğer ucunda iş bulabilirim nasıl olacak ömür yollarda mı geçecek diyor.

Yine kendi yerini aç diyorum, bu işler çevresi olmaz diyor. Bul bana çevre açayım diyor. Veya bul bana yine çok kazancın olduğu bir yer gidelim diyor. Ama yine yer değişikliği problem. Kendisi bir kaç yerle görüştü mesela istanbul olabilir ama burada 4k kira veriyorken orada 15k vereceksek + giderler ve yol artacaksa oradan gelen + nın çoğu gitmiş olacak zaten.

Bu arada giderlerimiz ortak zaten ama ben %100 ünü koyuyorum mesela ne etti 15k diyelim, o da 15k koyunca %40 ı gidiyordu mesela öyle bir dengesizlik vardı. Ne yapsın ben %50 5k koyayım o 30k mı koysun mesela? :D
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
eşinizin yeterli dili yoksa neden antep'e gitmek istiyor ki? ben size şöyle söyleyeyim. türk dili ve edebiyatı öğretmeni olarsk antep'e atanan arkadaşım arapça öğrendi iki senede. dilim yetersiz gibi bir gerekçe çok tutarlı değil çünkü şu an dilin en yetersiz kalacağı üç beş ilden biri antep.

bu durum haricinde işiniz uzaktan çalışmaya müsaitse bence eşiniz nerede rahat edeceğini düşünüyorsa oraya gidin. sizin sorununuz daha temel gibi göründü bana.

siz pek emin değilsiniz sanki içinde olduğunuz ilişkiden. benim, yarın boşanırsak bana ne olur kendi güçlenmiş olur ama ben ortada kalırım demek aklıma bile gelmez sevdiğim bir insan söz konusu olduğunda. belki ben her yerde çalışabileceğim için böyle rahat konuşuyorumdur. hiç düşünmem basar giderdim ben. daha azı olduğunda (evlilik veya herhangi bir resmiyet yokken) eski sevgilim istifa etti ve şehir değiştirdi diye dönmeseydi yanına gidecektim.

endişelerinize hak veriyorum, yine de gidin diyorum. böyle bir isteğin eşinizin içinde kalması er ya da geç size de olumsuz şekilde geri döner. kadın olsun erkek olsun fark etmez. ya yol yakınken yollar ayrılacak ya da biri bir şeyi çok ısrarla istiyorsa yapılacak. aksi huzursuzluk olur.
0
coldegezenkutupayisi
(19.10.22)
@aman üstüme geliyorlar, giderler ve planlar konusunda evet öyle yapıyor yüzde olarak değil birim olarak ortak oluyor.

Ama elzem bir şey varsa mesela ben isteme kına düğün vs. masraflarına girişince eşya sorun olacak demiştim bir kaç elektronik dışında ev eşyalarını o halletmişti sağolsun.

Benim ne düşündüğümü önemsiyor illa burada duralım desem durur ama benim uzaktan çalışabilirliğime güveniyor şuan.

Bir de burada bir yer açmaya korktuğu için açmaz da düşük bir maaş ile çalışır ise onu aşağı çekmişim gibi hissediyorum Antep'e göndermeyerek.

Bana kalırsa benim maaş ile idare ederiz bir süre yani dil çalış evde veya iadereten bir yerde çalış ne olacak diyorum kabul etmiyor karşılığını alamayacağı için.

Bir de şöyle bir şey var o burada çevresi olmadan yalnız hissediyorsa, iş bulsa da kendi yerini açsa da mutsuz olacaksa.. ben burada mutlu olsam ne olacak ki? Yine ikimizden birisi mutsuz.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
“Kendisi yatırımlarını yapıyor iyi güzel yapsın da benim yatırım yapacak param kalmıyor ki”

Hocam o 50k kazansin, siz 15k kazanin, giderleriniz 30k olsun,
Bu durumda eve giden para 65k, cikan para 30k, kalan para 35k.
Bu 35kyi ister ortak hesabiniza koyarsiniz beraber harcamak uzere, ister eşit şekilde ikiye boler kendi birikimlerinize atarsiniz.

Size araba alinacaksa da, esiniz yurtdisina dil kursuna gidecekse de bu ortak harcamadir. Artik siz finansal acidan iki ayri birey degil, tek bir ailesiniz. Nasıl ki kadın ev hanımı olup eşi çalıştığında da paranın kontrolü iki kişide eşit olmalı, para ailenin parası diyoruz. Sizin durumunuzda da durum bu şekilde olmalı.

Eşiniz biraz manipülatif maalesef. Sizin söylediği her şeye bir bahane bulacaktır. Ama aslında kendi söylediği planın da bir çok boşluğu var. Ama bu boşlukları net şekilde belirtirseniz de başka bir şey söyleyecek. Çok net.

Şu çok net ki, hele sağlık açısından, iyi çalışan kazanır. Sanırım diş doktoru eşiniz. Ben doktorumu googledaki yorumlarına göre seçiyorum açık ve net. Kimse tanıdık diye dişini emanet etmez kimseye. Ancak kuzenler, kardeşler, amcalar teyzeler. Onlar da indirim görmezlerse özel olarak kim iyiyse ona giderler.

Ben bu denklemde eşinizin ailesi ile aynı şehre taşınmanızı önermem. Çünkü eşiniz aslında ailesinin bir temsili gibi. Siz oraya giderseniz çok manipüle edilirsiniz, çok ezilirsiniz gibi görünüyor. Bu ilişkide hakkınız zaten yeniyor, finansal açıdan mağdur ediliyorsunuz. Bir de memlekete gitmek işleri kötüleştirebilir.
0
zimbirik
(19.10.22)
Anne babanız dahi olsa istemediğiniz bir şeyi yapmamalısınız. Şu hayatta öğrendim dediğim birkaç şey varsa biri de budur. Siz de yaşayarak öğreneceksiniz bunu.
0
ruhen hastayim ben
(19.10.22)
yukarıda yazılanların geneli +1

ayrıca güçlü kadınla dominant kadın aynı şey değil, siz bunu karıştırmışsınız.
ikisi tamamen ayrı şeyler.
0
blatta hiberna
(19.10.22)
Oraya gitmek için bahane üretmiş.
Dil öğrenilebilir.
Çevre... zamanla oluşturulur. Kaldı ki akraba çevresiyle kısıtlı tutacaksa orada da batar. Bir avantaj değil diyemem ama omrunce de yetmez, senin oluşturman lazım çevreyi.
0
encokbenisevinnolur
(19.10.22)
Hocam sen şey değil misin? Hani görüştüğü kadın kuzenini örnek gösterip büyük düğün, ev vs istiyordu. Senin de annen baban ayrıydı, ‘elimizden bu kadarı gelir’ diyorlardı ama sana/size yetmiyordu… yanlış mı hatırlıyorum?
0
elorelia
(19.10.22)
Evliliğinizde bu kadar büyük sorunlar varken çocuk yapmayın tek önerim bu.
0
iwasbornonamountainside
(19.10.22)
didimden antepe ancak lahmacun.baklava yemeye gurme turizm elçisi olarak giderim.isterse 3 kat maaş versinler diyecektim ki demiyim her aile kendi içinde karar almalı.
yanlız okuduğumdan anladığım arkadaş para felan filan hikaye ailesini çevresini özlemiş bariz şekilde bahane ediyor gibime gldi.
0
jamswety
(19.10.22)
yazılımcı olarak remote seçenekler var ama kariyerinizde farklılık veya ilerlemek için hibrit seçeneklerin olacağını unutmayın. şu an baya bir şirket hibrit çalışıyor.

antepe gidip siz gelecekteki kendi fırsatlarınızı kısıtladığınızda aranızdaki maddi fark daha da açılacaktır.
0
nuisance
(19.10.22)
Şöyle bir teklifle giderdim. 1 sene sonra eğer ben mutlu değilim, istemiyorum dersem, toplanıp geri gelecek miyiz? Kabulse kabul, yoksa sen bilirsin.
0
gabe h coud
(19.10.22)
@elorelia, sorunca adetlerini söylemişti evet bizimkilerde elimizden bu kadarı geliyor değil de elimizden bir sey gelmiyor demişti sonra her seyi kendimiz yaptık olduğu kadar onlar da sadece nikaha geldiler sağ olsun. Öncesinde veya taşınmalarımızda falan kimse yoktu ^^

Neyse o ayrı konu, şimdi ben kararımda ısrarcı olurum ama buradaki bir talihsizlikten veya gelir düşüklüğünden ben sorumlu olmam mı bu sefer :/
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
@gabe h coud, öyle şeylere okey ama bana nedense biraz lafta gibi geliyor buraya niye gelsin ki kimse yok, zaten bayılmıyormuş da buraya.. kazancı iyi diye duruyormuş..

e ben varım diyorum, seni de burada tutan bir şey yok diyor :D yaşamak istiyor oluşum yetmiyor herhalde.

bence de burada açsa daha iyi olur madem birinin yanında çalışmak istemiyor..
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
Askimdan olsem de istemedigim yerde yasamam. Guzel manipule ediliyor gibisiniz, evlendiniz diye hep esinizin istedigini yapmayin.

Nasil ki ise girince deneme suresi var kah 2 ay kah 4 ay, evlilikte de ilk birkac ay deneme suresi olsa nasil olur acaba ya (dusunen emoji) ilk aylarda radikal degisimler olunca, ayni bunun gibi, taraflar da ayri dusunce evlilik de dusebilir hmmmm
0
summer timetable
(19.10.22)
Daha önce de şöyle bir şey olmuştu, istanbulda %50 fazla veren bir yer bulursam gidelim mi oraya demiştim,

Sana %50 artış ama bana %50 düşüş olacak istanbulda nerede çalışırsam çalışayım demişti. Yani tam oran konuşmadık da, benim buradaki kazancım, yani haneye olan etkisi, senin artışından da fazla ve avantajlı ben neden yer değiştireyim demişti.

Aynı yerden yürüyeyim diyeceğim ama bu sefer benim gelirimde hiç oynama yok, yine onunki iyileşecek uzun vadede.. karar da biraz o yüzden.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
Valla hocam taa bu ilişkinin en başından beri şimdiki eşinle ilgili tuğla gibi duyurular dizdin. O kadar insan evlenme dedi, kızın falsolarını dillendirdi inatla evlendin. Bu da büyük bir falso bu arada kendi istediğini diretiyor, diğer seçenekler o istemediği için opsiyon bile değil ve seni buna uymak zorunda hissettiriyor.

Bu arada başka şehirlerde az kazanırım olayı bence pek doğru değil, istese gayet de bulur gibime geliyor. Mevzu doğuya göç de değil, istediğinde diretmesi ve hanımefendinin ailesine yakın olması.

Bu kadar emareye rağmen nasıl inatla evlendin ve sürdürüyorsun helal. Geçmiş olsun, bol şans.

Ek bir konu da onun kendi parası ile yaptığı yatırımlar niye sadece onun ben onu anlamadım? Baştan böyle mi anlaştınız? Öyle bile olsa sen niye tüm masrafları üstleniyorsun?
0
Amaranta ursula
(19.10.22)
Bazı tepki ve davranışlarını duzeltmisti, birbirimizi de anladik, gayet iyi gidiyordu bir sorun yoktu ki aslinda :/

Valla beraber yerleri bulup konustuk, cidden eski yeri gibi vermiyorlar. Tek yol kendi yerini acmasi gibi duruyor. Ona da cevresinin oldugu yerde cesaret edebiliyor aslinda özetle böyle.

Yoo bir anlasma yapmadik da buyuk yatırımlarini evlenmeden once yapmisti zaten bir hak talep edemem ki resmi olarak. Kaldi ki aramizda da edemem calismis almis bana ne yani. 10 yılını harcarsin iliskiye hadi neyse. Kaldi ki o zamanda bile çiftler mali mülkü sorun ediyor.

Sonradan yapacagi yatirimlar da yine ev esyasi veya klinik esyasindan oteye gitmeyecek. Benlik bir durum yok yani.

Tum masrafi da ustlenmiyorum genelde bolusuyoruz dedigim gibi.

Burada eski is yerinin sahibi de bir kadın. Baya zengin vergi rekortmeni falan oluyor. Esi de ayni meslekten uzun yillar birlikte calismislar, klinigin birinde baya bir emegi mevcut.

Ona ragmen ayrilirken istemesine ragmen orayi ona vermedi mesela. Ki 3 yerde saglam klinigi var zaten kadının. Oyle ortak deyince ortak olmuyor yani erkek için de kadın için de..
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
abi antepe gittiginizde buyuk ihtimalle didimde girip bir yere calisacagi parayi kazanacaksiniz. o mutlu olacaksa ve sen okeysen bence tasinabilirsin ama orada surekli aileme gidelim, teyzemin kayninin gelini cagiriyor gibi muhabbetler olacak. onun onunu simdiden al. ben olsam esim nerede mutlu olacaksa oraya giderim.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(19.10.22)
Bence bu Antep olayi siz evlenmeden once de kafasinda varmis ve bu dogrultuda her turlu oneriniyi de curutmeye hazir.

Calistigi yer herhangi bir ikazda bulunmadan mi isine son vermis? Olaya biraz supheci yaklasacagim: esinizin kovuldugundan emin misiniz? Evlilik sebebiyle ayrilip tazminatini almis olabilir mi? Yanlis hatirlamiyorsam kadinlarin boyle bir hakki vardi.

Ayrica, sehirleri karsilastirirken neden sadece maas ve yasam masraflarini karsilastirip cebinize kalan net parayi dusunuyorsunuz? Didim'de veya Izmir'de yasamakla Antep'te yasamak nasil bir olabilir? Esiniz de, siz de olayin degerlendirmesini sadece para uzerinden yapiyorsunuz. Ortada maddiyata dokulemeyecek farkliliklar var.
0
pike
(19.10.22)
Heh iste ben de ayni şeyi düşünüyorum. Şuan bana deseler ki 2 katını vericez gel Antep de yaşa, gitmem yani.

Cikarilma konusunda paranoyakliga gerek yok ya tum detaylari biliyorum siz de ne yaptiniz iyice şeytan yaptiniz :D

Gitmek istese burada evlenmez, buradan ev almaz, burasi icin ev eşyası almazdı veya zaten kiradeyken taşınıp yeni bir yere yerleşmezdik. Buraya gore plan yaptik cunku hem ben mutluyum hem de calistigi yer neredeyse kendi yerini acsa kendine kalacak parayi verebiliyordu.

Orasi uçunca is gorusmeleri yapıldı, devlet denendi, burada dukkan kiralari ve malzemeciler arastirildi, istanbulda da birkac bolgeden düşündük ama bu tarz işler çevre işi burada kimsemiz yok diyor.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
Her soruda “siz de iyice şeytanlaştırdınız :D”a bağlıyorsun, bu kadar farklı farklı insan, durduk yere eşine gıcık olduğu için ağız birliği yapıp kötülüyor olabilir mi sence? Yoksa dışardan böyle bir profil mi çiziyor?
0
221b
(19.10.22)
Olanlar o tarafa çekilebilir ama öyle olmadığını görüyoruz yaşarken zaten. Annem bile ikna oldu zamanla siz olamadınız bir sakin olun yahu.

Konuşuruz, burada kalmaya devam ederiz belki. Ne olacak şeytanken melek mi olacak birden. O da kafasina en yatan şeyi yapmak istiyor.

Zaten bana demedi ki ben gidiyorum gelirsen gelirsin falan. Oturuyoruz mantıklı karar vermeye çalışıyoruz.

Ha bahaneleri bol o ayrı tabi. Yine de ben istemezsem nereye gidecek. Hadi gitti diyelim ne yapacak tek başına.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
Eski duyurularinizi da hatirliyorum. Bence bu hikayedeki tek falsolu yer sizin sundugunuz her alternatifin dogrudan curutulmesi, bu kadar insanin gicik oldugu nokta o. Ne kadar ciddi konusup degerlendirdiniz mesela Izmir'de kalmayi? Yoksa konu acilir acilmaz 'ya iste hastane stres ismim duyulmayacak, daha cok gelir ama daha cok gider, kafa kafaya ayni sey olacak ne gerek ver' a mi baglandi sonuc hemen? Kaldi ki benzer gelir olmasi zaten kalmak icin direkt dogrudan sebep? Hayat kalitesi dusmeyecek sonucta.

Istanbul'u Izmir'i stres olacak diye istemiyorsa Antep'te stres olmayacaginin garantisi var mi mesela? Muhtemelen daha fazla orta dogu profiliyle muhattap olacak mesela.

Veya yabanci potansiyeli olmasini ne kadar ciddi degerlendirdiniz? Yurt disinda yasayan biri olarak binlerce insanin daha ucuz ulkelere tedavilere gittigine sahit oluyorum, Kanada'dan Turkiye'ye giden Kanadali bile var, Meksikayi filan saymadim. Hem yabancilar icin cok daha ucuz, hem de Turk hekimler icin cok daha karli is. E turistik yer diyorsunuz, gencsiniz de, neden boyle bir girisiminiz olmasin ne kaybedeceksiniz?

Diger yandan zaman aleyhime isliyor demis, tam olarak nasil? Hayattaki oncelikleriniz neler de yapmaya yetisemediniz? Cocuk mu, kariyer mi, ikisi mi? Mesela cocuksa, cocuk Antep'te mi buyusun, Izmir'de mi, bu cok cok ultra onemli bir konu. Veya kariyerse, Antep'te kendi yerini acip kendi musteri kitlesini oturttuktan sonra geri donusu yok, omur boyu ordasiniz, razi misiniz bu duruma?

Su anda hayatinda nispeten az sorumluluk varken risk almayan insan isi gucu duzeni oturtup da coluk cocuga karistiktan sonra hayatta risk almaz. Birileri demis yukarda, muhtemelen ezelden beri plani "olmadi geri donerim" imis diye, bana da oyle geldi. Eeh denedim yetti bu kadar ben artik donuyorum daha fazla oyalanmak istemiyorum a gelmis durum onun icin.
0
taurina
(19.10.22)
@taurina, güzel diliniz ve anlatımınız için teşekkür ederim. Çok güzel fikir yürütmüşsünüz, evet öyle bir düşüncesi olduğunu ben de anlıyorum hatta söylemiştir belki kendisi de.

Ama artık evli, tek başına hareket edemez. Antep'e dönmekten daha net bir kararı şu; kendi yerini açmak. Kimi arkadaşı mezun olur olmaz açmış. O yüzden geç kaldığını düşünüyor. Acelesi biraz da o.

İzmiri değil ama (izmirde sadece kiralık yer baktık 1 gece oturup) İstanbul'u baya bir masaya yatırdık hatta Taşdelen bana biraz daha uygun gelmişti hem şehir şehir değil hem de daha önce kısa bir süre yaşadığım bir yer. Hem de kiralar çok uçmamış durumda.

Ama ekipman, laboratuvar gibi alanlarda güvenilir çevre yapmak için orada yaşamış veya çalışmış olması gerekiyor. O konuda tecrübesiziz.

İstanbul'da sağlık turizmi yapan birkaç yer ile görüştük, yakın bir maaş veriyorlar eski yerine göre ama dil istiyorlar. Eski yerinde çevirmenleri vardı. Orada yokmuş.

İngilizceye benden çok çalışıyor aslında ülkeden gitme yollarını da çok araştırdı denklikler, sınavlar, staj durumları falan ama yine dil yetersizliğinden tıkalı orası.

Yine de boş vaktinde ne yapar derseniz ingilizce çalışıyor cidden. Gideyim surilerle takılayım demiyor.

Ailesiyle de görüştük, siz burada yaşamak ister misiniz bilmiyoruz ki aranızda karar verin dediler.

Ben olmasaydım net dönerdi şu işten çıkarılma mevzusundan ötürü bu arada. Şuan sanki ben engelmişim gibi hissediyorum net bir şekilde istemeyerek.

@cambalkon, aynısını bugün dedim. Bizim sanki milyarlar gömecek çevremiz mi var da kim gelecek dedim. Ama o biraz da eleman lazım olur, kardeşlerim var, tanıdık lab var, malzemeci var, hukuki süreç olursa yine orada tanıdık var, kavgaya adam lazım olursa yine orada vs.. tarafından da bakıyor biraz. Maddi manevi kalabalık olmak istiyor bu tarz bir şeye girişirken.

Ama sektörü en risksiz alanlardan biri. Tutalım bir yer akmasa da damlar hem ingilizce öğrenme zorunluluğu burada iyice artar. Antepte salada bilir. Konuşucam bakalım tekrar.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
Allah yardımcınız olsun. Bencillik aslında yaptığı. Cambalkon+1 katılıyorum. Ben de yorumlara bakıp gidiyorum. Eğer işinde iyiyse her yerden o doktora gelirler. Ben zamanında çok iyi doktor diye başka şehire günü birlik gitmisliğim var, demem o ki, sırf yakın akraba diye gidilmez doktora. Benim de çevremde tanıdık genel cerrah var ama gitmiyorum. Yeter ki işinin ehli olsun, her yerde başarılı olur, değilse hasta bulmada çekinir.
0
noeldayın
(19.10.22)
Hah doğru hatırlamışım. Açıkçası böyle bir sorunla karşılaşmanıza hiç şaşırmadım. Karşınızda nasıl biri olduğu taaaaaa o zamanlardan belliydi. Hatta iş evlenmekle bitmiyor ki, sonrası var dediğimi çok net hatırlıyorum.
0
elorelia
(19.10.22)
Az önce konuştuk, oluşacak sıkıntıların ve buradaki düzenin bozulmasını o da farkında ve doğuda çalışmaya o da zil takıp oynayarak yanaşmıyor. Sadece güvenli liman gibi orası. O yüzden yer açma önceliğini bu civara verecek. Şimdilik orası B veya C planı. İşler yürümezse eşyaları taşır gideriz artık ne yapayım illa birinin yanında çalış köle gibi mi diyeyim. Denesin burda ben her türlü desteklerim.
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
okumadm

ev veya arsa aldırırsa
annenin üzerine al
0
bir soru sorcam
(19.10.22)
Hohooy konu nerelere gitti yine.

Yok ben benim ustume olmayan ailedeki seyleri de alıp karımın ustune yapicam cunku canim karım.

Ortak alinmissa beraber mucadele edilmisse ortak olur. Kimin ustunde oldugunun bir onemi yok o ahlaka sahibiz.

Kaldi ki benim suan oyle bir maddi gucum yok ki.

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
🌸ananiyimioguz
(19.10.22)
Bence eşinize biraz daha cesur olup denemesini, sizin de destek olacağınızı söyleyin. Başlangıçta ve bir süre için daha az kazanmayı kabullenmeli. Eğer bir yıl sonra falan yürümeyecek gibi olursa gitmeyi o zaman yeniden konuşursunuz. Yürürse de iyi ki gitmemişiz diyeceksiniz.
0
mikro patlama
(20.10.22)
@mikro patlama, evet tekrar konuştuk. Orada 1 birim zorlanacağımıza burada 2 birim zorlanalım, ama sağlık turizmi ihtimali var burada dedim yeri gelir 1 ay kazandığını orada 1 yılda kazanamazsın dedim. Ve kendine aldığı ev de burada. Orayı günlük işletebilirim ama uzaktayken kime güveneceğiz dedim. Bir de şu an oturduğumuz ev çok güzel apartman dairesine girmek istemiyorum şahsen. Yoksa kuşadasıyla görüşüyordu sabah birisi devredecek hekim arıyormuş da şimdilik orası da külfetli. Yoksa Antep'e göre yine tercih edilebilir.

O da destek olacaksın bak her konuda beni yalnız bırakmayacaksın??? dedi. Ben de benim işim gücüm var dedimsdfjg yok yok burada aslanlar gibi kocan var dedim yanındayım tabii ki..

Biraz cesarete ihtiyacı varmış. Güçlü de bir kadın üstesinden gelir bence ufak bir destek ile. Yer değiştirme fikrini çıkardı şimdilik kafasından.

Teşekkür ederim yorumlar için.
0
🌸ananiyimioguz
(20.10.22)
Mutlu evliliği elde edebilmiş çok az şanslı kadından birisiniz ve sırf orada yaşayalım burada yaşamayalım gibi sudan sebeplerle güzel evliliğinizi sabote ediyorsunuz.
Sizin derdiniz sevdiğinizin adamın yanında olmak mı yoksa ailenizle yazlık keyfi yapmak mı? Eğer ikincisiyse boşanın ve kocanız onu sizden daha çok sevecek yeni biriyle evlenip mutlu olsun. Siz de istediğiniz şehirde yaşayın.
0
ekinuzbay
(21.10.22)
@ekinuzbay, ben erkeğim, karıştı sanırım. Sadece burada da 2 ay önce yeni ev dizdiğimiz ve taşındığımız için, farklı bir şehire taşınma + artan kira masrafı + artan giderler mantıksız geldiği için çok sıcak bakamadım. Bir de dediğim gibi bir ege kasabası ile doğu tarafı arasında bir tercih yapacak olursam tabii ki batıyı tercih ederim.

Aile yanı ve memleket planı benim kafada sadece her şey mahvolursa kaçılacak bir yer. Onun dışında insan en modern, en laik yerde yaşamak istiyor. Benim için Ege'den sonra gidilebilecek tek yer yurt dışı olabilir. Neden doğuya gideyim ki. İnsanı sıcak bu arada tü kaka olarak görmüyorum sadece muhafazakar bölgeler beni rahatsız ediyor.

Yoksa tabii ki ben eşimin yanında olmak isterim o mutlu olsun yeter ki. Ama oraya gittik burda işler olmadı şuraya gidicem, orasıda olmadı memlekete gidicem, orada da olmadı istanbula dönmemiz lazım.. tarzı şeyleri çok kazanan tarafın belirlemesi diğer tarafın düşünce ve isteklerine saygısızlık gibi geliyor. Tamam ben uzaktan çalışıyorum ama benim de yaşamaktan mutlu olduğum yerler var.

Çok zorunlu olsa amenna. Askeriyedesindir, memurdur zorunlu gönderilirsin falan neyse ben de o riski göze alarak plan yapar hayal kurarım ama burada da istenildiğinde düzen korunabilecekken hadi bakalım memlekete gidiyoruz demek biraz kolaya kaçmak değil mi? Kaldı ki kolay da değil baştan hayat kurmak ev bulmak taşınmak vs.

Bu tarz sıkıntıları anlatınca biraz ikna oldu burada deneyeceğiz bir yer açmayı bakalım önce.
0
🌸ananiyimioguz
(21.10.22)
(35)

ekşi duyuruda geçirilen süre

rakicandir
kaç yıldır ekşi duyuruya düzenli şekilde giriyorsunuz?not: benim de ilk cevabım 10 yıl önceymiş, belki daha öncesi bile vardır ama silmiş olabilirim.
kaç yıldır ekşi duyuruya düzenli şekilde giriyorsunuz?
not: benim de ilk cevabım 10 yıl önceymiş, belki daha öncesi bile vardır ama silmiş olabilirim.
0
rakicandir
(19.10.22)
10 olmasi lazim
0
der meister
(19.10.22)
bir duyuruya ilk kez cevap verdigim tarihten itibaren burada oldugumu varsayarsak 2008'den beri giriyorum diyebilirim o duyurunun tarihine bakarak. ustuste hic girmedigim 2-3 ay oldu sadece.

ilk cevap verdigim duyuru (git: 25690)
0
supergirl
(19.10.22)
ilk cevap verdiğim duyuru 2008 yılındaymış, o günden şimdiye yaklaşık 11700 giriş, düzenli olarak da neredeyse aralıksız buralardaydım.
0
hypathia
(19.10.22)
Aşırı düzensiz olarak 7 sene.
0
nawar
(19.10.22)
2011 yılından beri buradayım.

29569 kere giriş sağlamışım.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(19.10.22)
10 yılı geçti. 2010 civarından beri buradayım.
0
lesmiserables
(19.10.22)
2008
0
baldur2
(19.10.22)
İlk cevabımı 14 Ocak 2007'de vermişim.
0
pispinti
(19.10.22)
7 yıl olmuş
0
veritaslibertas
(19.10.22)
Ilk cevabı 2011 yılında vermişim
0
mirty
(19.10.22)
8-9 yıl olmuş :O
0
ananiyimioguz
(19.10.22)
2007 mayis ilk cevabim. ilk zamanlar duzenli girmiyor olsam, 2008'den beri hemen hemen duzenli diyebilirim. ara verdigim zamanlar olmustur ama uzun degildir.
0
lemmiwinks
(19.10.22)
10 yıldan fazla
0
elma
(19.10.22)
ilk cevabım 29.06.2011 ama sildiklerim olmuştur. yine de en fazla 2010 diyebilirim. valla baya ciddi mesai harcamışız buraya duyuru bize maaş bağlasın. :) eyt'den emekli etsin. :)
0
naksidil
(19.10.22)
Hesabım çok eski ama iki üç aydır falan heralde düzenli giriyorum
0
akhenaten
(19.10.22)
4 yıl olmuştur.
0
black holes in the sky
(19.10.22)
14 olmak üzere.
0
zgrydn
(19.10.22)
10 yıldan fazla, 14-15 olabilir.
0
blatta hiberna
(19.10.22)
2007 galiba ilk kurulduktan 1 hafta sonra girmistim. o zamandan beri farklı nicklerle ara ara giriyorum.
0
tadellesever
(19.10.22)
15-16 yil olmus. Vays.

Ilk sordugum soruya da compumaster ve yersen cevap vermis.
0
brkylmz
(19.10.22)
8-10 vardır
0
gabe h coud
(19.10.22)
10 yıl olmuş :')
0
theseachange
(19.10.22)
2 yil olmasi lazim. 1 senedir cok takiliyorum burada
0
ala09
(19.10.22)
9 yıl.
0
ruhen hastayim ben
(19.10.22)
10 yıl benim de
0
peki madem
(19.10.22)
6 yıldır/düzensiz
0
iwasbornonamountainside
(19.10.22)
2009 dan beri düzenlı gırıyorum.
0
deepness
(19.10.22)
13 yıl falan oldu. Burada yaşlandık resmen :)
0
msb
(19.10.22)
12

Edit: 2020'de yasadigimizi sandigim icin 12 demisim. 14 demek.
0
sopiro
(20.10.22)
18.02.2008, 4 ay sonra 15 yıl.
0
phonex
(20.10.22)
2007'den beri duzenli giriyorum, o da sanirim 7. nesil yazar alinima falan denk geliyordur. sozlugun okunmaz hale gelmeye basladigi zamanlar kacmak icin kullaniyordum, sozluk iyice batakliga donunce daha cok zaman gecirmeye basladim. .ilk soruyu 2008'de sormusum. 15 sene diyebiliriz.
0
cooperr
(20.10.22)
11 yıl
0
false pretension
(20.10.22)
2006 aralığında ilk cevabımı vermişim, 16 yıl...
0
montreal
(24.10.22)
2010'dan bu yana 12 sene, aşırı düzensiz
0
elvan abeyiylegezse
(25.10.22)
sözlük hesabı ile beraber 11 olmuş

yaw beni herkes tanırdı yaw.
0
duyurukullanıcısı
(25.10.22)
(3)

3 yaşında rus finosu (terrier) kalıcı yuva arıyor! - yuva bulundu :)

blatta hiberna
merhabalar,3 yaşında çok tatlı bir dişi rus finosu yuva arıyor.sürekli geçici evlerde dolaşıp duruyor ve sonu maalesef bu gidişle barınak olacak.geçmişte travmaları olabilir çünkü fevri hareketlerden korkuyor, tedirgin oluyor.belli ki terk edilme dışında biraz da şiddet görmüş.çok oyuncu, hiç havlam
merhabalar,

3 yaşında çok tatlı bir dişi rus finosu yuva arıyor.
sürekli geçici evlerde dolaşıp duruyor ve sonu maalesef bu gidişle barınak olacak.
geçmişte travmaları olabilir çünkü fevri hareketlerden korkuyor, tedirgin oluyor.
belli ki terk edilme dışında biraz da şiddet görmüş.

çok oyuncu, hiç havlamayan, evin içinde hiç sorun çıkartmayan bir kız.
hem dışarıya hem de pede tuvalet eğitimi var.
beslenmesinde ya da sağlığında hiçbir sorun yok, yedi kilo ve aşıları tam.

zaten bu kadar hassasken sonu barınak olmasın.
ilgilenenler duyuruyu başkalarıyla paylaşırsa ve sahiplenmeyi düşünenler mesaj atarsa sevinirim.

not: duyuruyu sabitleyebilirsek çok mutlu olurum, teşekkürler.
0
blatta hiberna
(18.10.22)
3 yaşında travmalı başka bir dişi köpeği ücretsiz sahiplenmiş biri olarak yetişkin bir köpeği ücretsiz sahiplenmeyi kaçırmayın derim. Hayatımda yaptığım en hatta belki de tek doğru şeydi. Bir de tuvalet eğitimi gibi zor işleri yapmak zorunda değilsiniz, hali hazırda eğitimli!! Yetişkin köpek sahiplenmek yaygınlaşmalı!!

Not: yazarı da köpeği de tanımıyorum, ama benim sahiplendiğim kızım yanımda uyuyorken (mutlu mesut horluyorken hatta) bunu up'lamazsam olmazdı.
0
kurbanlik koyun
(18.10.22)
Merhaba, kedilerle arası nasıl acaba? 2 yetişkin kedim var. Anlaşırlar mı? Teşekkürler.
0
auroraaurora
(19.10.22)
@auroraaurora:

merhabalar,
kedilerle ve köpeklerle arası çok iyi.
hatta bir süre kedili bir evde kaldı geçici yuva olarak.
0
🌸blatta hiberna
(19.10.22)
(24)

Sizce şu olayda kim haklı?

psmstc
Eşinizle avmye gidelim diyorsunuz. Öncesinden ben sana “kışlık kıyafet” hediye alayım içimden geldi diyorsunuz. Sonra o mağazaları geziyor siz bekliyorsunuz. Size ayakkabı fotoğrafı atıyor üç tane. Bunlardan hangisi sence diye. Bir yıl önce bi bot almışsınız. Oysa Sonbahar için mevsimlik bota benzer
Eşinizle avmye gidelim diyorsunuz. Öncesinden ben sana “kışlık kıyafet” hediye alayım içimden geldi diyorsunuz.
Sonra o mağazaları geziyor siz bekliyorsunuz. Size ayakkabı fotoğrafı atıyor üç tane. Bunlardan hangisi sence diye. Bir yıl önce bi bot almışsınız.

Oysa Sonbahar için mevsimlik bota benzer ara bir ayakkabı beğenmiş yine. Eski ayakkabısı sağlam. Sizin de çok yetecek paranız yok gibi. O da fazla yük olmamaya çalışıyor. Neyse diyorsunuz ki bizim burada ara mevsim yok gibi ve bu mevsimlik ayakkabı sanki birazcık israf olur gibi. Zaten bulunduğumuz bölgede ara mevsim yok ya kış ya yaz.

Sonra bir kahve alalım diyor. Gidiyorsunuz kahve almaya ne içersin diye soruyorsunuz. Beraber içmek üzere bir büyük kahve alalım diyoruz. Siz kafeinsiz içiyordunuz. Kalmamış. Eşiniz de kasadan uzaklaşmış. Sırada insanlar var. Küçük boy kahve alıyorsunuz.

Hemen niye küçük boy aldın diyor. Daha açıklamanıza fırsat vermeden. Kafeinsiz yokmuş diyorsunuz. O zaman ben filtre alırdım bilseydim diyor. Az önce cappucinoya olur dedin Deyince; ama ben beraber içeceğiz diye dedim diyor. E ben açıklayamadım ki uzaklaştın diyorsunuz. Biraz da kararsız karşıdakinin ağzından çıkan ilk olası alternatifi kabul ediyor. Kendi isteklerini uyum sağlıyorum düşüncesiyle hep kenara koyuyor.

Yemek katına çıkıyorsunuz. Suratı asık. 10 dakika sonra Diyorki ben israfçı mıyım? hakikaten de öyle biri değil.
Olmadığını söylüyorsunuz. Ama artık sitem yemekten de yoruluyorsunuz. Ayakkabı konusunda fakir insanlarla ilgili durumu anlatıyorsunuz. İsrafçı olmadığını ama bu almak istediği şeyin doğru bir ihtiyaç olmadığını tekrar ifade ediyorsunuz. En azından size göre böyle. Ona göre ise değil. Sonra gereksiz biçimde siz de yorulup tartışıyorsunuz. Eve dönüyorsunuz. Avm gezintiniz hiç olmuş.

Sizce kim haklı?

Edit: Hepinize teşekkür ederim. Bana ışık tuttunuz. Kesin bir biçimde hatalı olduğumu farkettim. Bu konuda aklımı, zihin yapımı, yaklaşımımı, bütün bir biçimde baştan ayağa herşeyimi kesinlikle acil bir şekilde değiştirmem gerekli. Fazlasıyla üzgünüm.

Tekrar sağolun.
0
psmstc
(18.10.22)
Ayakkabının da israf olduğunu ilk kez duyuyorum. Durduğu yerde bozulan bir şey mi ayakkabı? Benim rengi bile aynı bir sürü spor ayakkabım var mesela. O an bi model beğendiysem israf olur diye düşünmem. Eşin ayakkabı için heveslenmiş ve tüm hevesini kursağında bırakmışsın. Yetecek paran yoksa bilemem ama "ara mevsim yok" bana aşırı ucuz bir bahane olarak geldi. Yemekte 10 dakika sonra ben israfçı mıyım diye sorması zaten her şeyi açıklıyor. O ana kadar sürekli bunu dert etmiş. Almak istediği şeyin doğru bir ihtiyaç olmadığını tekrar ifade ederek de sanki kendi başına bunu düşünemeyecek biriymiş gibi davranmışsın. Karşında 5 yaşında çocuk varmış gibi böyle açıklama yapman daha büyük falso.

Kahve detayını geçiyorum. Gereksiz bir detay. Bir büyük kahveyi paylaşmak da ilginç geldi de neyse.
0
himmet dayi
(18.10.22)
Eşiniz haklı. Kadını salın. Bir ayakkabı, kahve için laf çoğaltmak çok gereksiz şeyler. Şu dünyada yiyip içmeyeceksek, alıp giymeyeceksek ne diye yaşıyoruz. Zaten dünyanın hali ortada. Nefes alsın kadın.
0
ruhen hastayim ben
(18.10.22)
bazı kelimelerin suçlayıcı etkisi oluyor. israf kelimesi yerine ihtiyacımız bu değil, gereksiz harcama, durumumuz olduğunda bakalım gibi ifadeler kullanılsaydı sorun yaşanmazdı. ben olsam takılmazdım ama israf dediğinizde bir tık suçlayıcı, agresif kelime olduğunu düşünüyorum. Eşinle buna benzer başka olaylar yaşamışsınız ve iletişim kurulmamış, sonuç alınmamış, içinde kalmış ve artık kolaylıkla sitem etmeye evrilmiş. bu bir aşama, bir eşikten geçilmiş. bundan sonra da basit konularda kolaylıkla sitem edildiğini göreceksiniz. oturup konuşmaktan, geçmiş olayları da olumlu bir şekilde kapatmaktan başka çare yok. içeride biriktirdiği küçük, basit ama kapanmamış konular onu kolaylıkla yükseltiyor.

siz de kelimelerinize dikkat edin. bir kere ağızdan çıkınca geri alması çok zahmetli.

alışveriş konusunda size katılmıyorum. tamamen kendisinin karar vermesi onun hakkıdır. ben olsam; beğenip beğenmediğimi söylerim ama alıp almaması kendi kararı. yetişkin insanlarsınız ve eşim diyorsunuz. ne karar verirse arkasında durmak lazım. ağzınızın tadını basit konularla bozmayın. hep güzel, hep olumlu düşünün ve söyleyin. olumsuz bir şey söylerken bile sevgi dolu söylenebilir. bir de bunu düşünün.
0
gabe h coud
(18.10.22)
paraya kıymak psikolog masrafından kurtarıyor

aşırı fiyatlardan dolayı hak verirdim ama
para harcama teklifleri senden gelmiş
0
bir soru sorcam
(18.10.22)
Eşiniz haklı. Israrla kadıncağızda bir kusur bulmak için burada kaç kere duyuru açtınız. Kadın iyi sabrediyor.
0
GoodMorningTeacher
(18.10.22)
Abi her zaman ihtiyacı yokken alan biriyse evet derim sitem edin ama ben yazdığından hanımefendinin öyle biri olmadığını anladım. Hevesi kursağında kalmış, hem de hediye edeyim diyip yan çizmişsin.
0
bigcaptain
(18.10.22)
Kadın iyi sabrediyor +1

eşinize daha yumuşak davranabilirsiniz bence. Burdan epey agresif görünüyor.
0
kaptan maydanoz
(18.10.22)
hem istediğini alcam diyorsun hem de o olmaz hayır diyorsun bende benimkine cimri diyordum benim adam aşeviymiş meğer.

aynı renk bir sürü ayakkabım var hepsinin de işlevi farklı biri daha yüksek topukludur biri nubuktur biri laciverttir illa farklı olan bir yeri vardır.

ha şu da var alınmış kahve için cırlamazdım ben ama kadında birikmiş bazı şeyler bence.

yemekte ne yediniz?
0
Hallegadola
(18.10.22)
Satır aralarınızı okuyorum:
"Size ayakkabı fotoğrafı atıyor üç tane. Bir yıl önce bi bot almışsınız."
"Sonbahar için mevsimlik bota benzer ara bir ayakkabı beğenmiş yine. Eski ayakkabısı sağlam"

"Hadi gel sana kışlık kıyafet alalım" diyip eşinizle AVM'ye gidelim diyip sonra beğendiği bir ayakkabı için bir torba laf etmişsiniz. Burada bize soruyu sorarken bile "daha geçen sene bot aldık, ayakkabısı da sağlam ama yine ayakkabı bakıyor" falan diyorsunuz. Net bir şekilde haksızsınız.

Kahve konusunda şu cümleleriniz de garip: "Biraz da kararsız karşıdakinin ağzından çıkan ilk olası alternatifi kabul ediyor. Kendi isteklerini uyum sağlıyorum düşüncesiyle hep kenara koyuyor" E az önce ayakkabı konusunda eşinizin isteği vardı siz onu "israf" olarak nitelendirdiniz?

Belki aklınızdan geçenler bambaşkaydı ama yaptıklarınız/söyledikleriniz sizi hiç tanımayan birisinde şu an böyle yansımış durumda.
0
pispinti
(18.10.22)
eşiniz çalışıp kendi ihtiyaçlarını kendisi almalı. bu şekilde birinin eline bakmak, çocuk gibi hissettirilmek çok fena. bilmiyorum farkında mısınız ama o da sizin gibi yetişkin ve siz babası değilsiniz.
0
deartheodosia
(18.10.22)
paran yoksa avm gitmeyin hem icimden geldi bi seyler alalim sonra o olmaz bu boyle soyle. usttekileri okumadim sizin de kendinizce bi freniniz var ama o hatunda bi seyler birikmis daraltmissiniz gibi. alamayacaksan hic bulasma. ha kahve icin ise bi arasaydin ama ben normalde kahve olayina triplenmezdim iste kadinin siniri bozulmus. biraz daha dusunceli davranabilirsiniz

parasiz erkek cok geriyor beni ya. hem hakli, yoksa yoktur, hem itici oluyor sozum meclisten disari :(
0
ala09
(18.10.22)
dostum insanın parası ve maddi durumu olmayabilir bu çok doğal bir şey, burada bir sıkıntı yok. ama paran yokken avm'ye gidip, üstüne bir de "kışlık bakalım içimden geldi" dedikten sonra, bu tanıma uyan bir şeyi reddetmen (bot) hayal kırıklığı yaratmış olabilir. bana sorarsan maddi durumunuz iyi değilse avm'lere gitmeyin. insanın ihtiyacı yoksa bile canı çeker, özenir. özenip alamadıktan sonra canı sıkılır. kahve konusu da önceki konunun devamı, önemli bir mevzu değil, ana konu bu.
0
roket adam
(18.10.22)
Ben de şunu anlamıyorum diyelim ki 2 bin tl niz var. Yol parası + yemek + içecek + sinema + kaliteli bir kışlık mont ile eldekini bitireceksiniz.

Ki benim de ucu ucuna yaşadığım zamanlar oluyor bu tarz kafamda günü planladığım ama farklı şeyler çıkarsa sorun ettiğim.. çünkü cidden nakit + kart dolmuşum yani ne yapayım, bir ayakkabı ne olmuş diyen var da zaten o ne olmuş bu ne olmuş diye diye veya derler diye boğazınıza kadar doldurmuşsunuz kendinizi.

Neyse ne diyordum, benim anlamadığım; eşiniz bu durumu biliyor ise, sizden neden ayrıca bir ayakkabı istiyor? İstiyorsa paranız var da siz mi pintilik yapıyorsunuz? Yok eğer paranız gerçekten yoksa eşiniz neden "sevgilim bunu da çok beğendim mont yerine bunu alsak veya bunun fotoğrafını çektim bir dahaki gelişimize de bundan alalım internetten falan da bakalım.." vs. neden demiyor?

Kahvecideki eşinizin tepkisinden içindeki birikmişliği anlayabiliyoruz. Demek ki hep yapıyorsunuz bunu. Mesela eşim de bana kızıyordu aşırı planlı ve hesapçı gittiğim zamanlar. Ama fark etti ki param olunca ile kısıtlı kaynaklar ile yürüttüğüm zamanki davranışım farklı, haa dedi demek ki bu sürekli yaptığı bir davranış değil. Siz sanki sürekli yapıyorsunuz gibi duruyor.

Ya dışarı çıkarken kendinizi +500 +1000 TL gibi esnetin öyle plan yapın. Ya da baştan oturun konuşun bence.

Ben param olunca eşim sormadan ona bir şeyler alıyorum zaten, onu görünce ön yargıları kırıldı. Ben hesap yapınca anlıyor artık paranın tükendiğini :D Yoksa zor bir durum yani kadının veya çevrenin diline düşmek.
0
ananiyimioguz
(18.10.22)
evlenince bütçe ortak olmalı. kazanılan parayı birlikte harcıyorsunuz. ebeveyn ilişkisi kurulmamalı +1 para durumunuza ikiniz de aynı ölçüde hakim olmalısınız. ihtiyaçlarınızı da listeleyin. neyin ne zaman alınacağına beraber karar verin. böylelikle ikiniz de nötr olursunuz olaya. ilişkinizi sabote etmeyin.
0
gabe h coud
(18.10.22)
abi son zamanlarda gördüğüm en haksız insan sensin. dua et yenge sormuyor bu soruları yarın boşanma celbini göndertirdik kadına.
0
coldegezenkutupayisi
(18.10.22)
üsttekilerin hepsi+1
ayrıca ala09+1

koskoca kadının kendi ayakkabısından botundan haberdar olduğunu düşünüyorum.
ne istediğine kendisi karar verir, ki zaten bu tip giyim kuşam işlerinde erkeklerle kadınların hem zevkleri, hem bakış açıları farklıdır.
ilişkide sınır ihlâli yapıyorsunuz.

bunun dışında, bir kahveyi paylaşmak, tek kişi için alındığında küçüğünden almak falan olacak iş değil.
bu parasızlık ve hesap yapmanın ötesinde bir şey, bir kafa yapısı.
cebinizde bir kahve parası bile olsa, alır eşinize ısmarlarsınız en kötüsü.
üstelik kadın uyum sağlamaya çalışırken siz hâlâ hesap kitap peşindesiniz.
0
blatta hiberna
(18.10.22)
A101 reklamı gibi. Yüzde 101 haksızsın.
0
dissendium
(18.10.22)
Cimriliğe dayanamadığım için bir kere daha yazıyorum. Herkes yazarın çalışıp eşinin çalışmadığını düşünmüş ancak durum tam tersi görünüyor. Önceki sorularınızdan hatırlıyorum eşiniz memur sizin ise düzenli bir geliriniz yok. Zaten eşiniz kendi ayakları üzerinde durmayı başarabilmiş bir kadınken bir de “ihtiyaçlarımız, isteklerimiz” diye çocuk yerine koyuluyor. Bence eşinize akıl vermek yerine önce ailelerden aldığınız destek olmadan kendi başınızın çaresine bakmayı öğrenin. Sonra hediye almaya da zaman gelir.
0
ruhen hastayim ben
(18.10.22)
eşiniz haklı bence de.
0
drako
(18.10.22)
eski sorularınızı yeniden okudum ve sizi hatırladım. umarım iyi bir psikiyatristten düzenli terapi alıyorsunuzdur. eşinizin sabrına hayranım sizi gerçekten seviyor. umarım siz de sağlıklı kafa yapısına sahip olursunuz tez zamanda
0
Hallegadola
(18.10.22)
"Hepinize teşekkür ederim. Kesin bir biçimde hatalı olduğumu farkettim. Niyet olumlu olsa da üslup ve kelime seçimleri durumu batırabiliyor. Bu konuda daha çok çalışmam gerekli."

Şaka gibi bir sonuç gerçekten. Hocam senin üslubunda mı sorun var sadece sence? İsraf dememiş olsan ne fark eder? Kadın bir şey almak istemiş, sanki karşında çocuk var gibi davranıyorsun. Dünyanın en güzel cümleleri ile söylesen de bunu bir şey değişmiyor. Bu kadın sana bu kadar zamandır nasıl sabrediyor gerçekten çok şaşırıyorum. Umarım şizofren falan değilsindir de senin zihnindeki bir kadın için dertlenmiyoruzdur burada.
0
himmet dayi
(18.10.22)
Hocam allah kolaylık versin eşinize. Hem düzenli geliri getiren taraf eşiniz, hem de siz aileye gerekenleri belirliyorsunuz. Ve kadınına hediye almayı teklif ediyorsunuz (kimin parası ile kime hediye alıyorsunuz, ailenin parasını iki tarafta özgürce harcar, hediye almak istediyseniz onu sevindirecek bir sürpriz hediye alırsınız, dilenciye sadaka vermiyorsunuz sonuçta)(? Onun kazandığı parayla onu alışverişe götürmeyi teklif ediyorsunuz ) sizin istediğinizi almadığı için de ona kötü hissettiriyorsunuz vs. Olay üslup kesinlikle değil. Umarım eşiniz gördüğü bu tavrın doğru olmadığını bir gün farkeder.
0
zimbirik
(18.10.22)
Ben şu kısmı çok anlamadım; "Biraz da kararsız karşıdakinin ağzından çıkan ilk olası alternatifi kabul ediyor. Kendi isteklerini uyum sağlıyorum düşüncesiyle hep kenara koyuyor."

Şimdi siz burada eşiniz size kahve konusunda hak verdi diye mi söylediniz bunu? Eğer öyleyse bana biraz garip geldi bu tutum.

Yazınızda eşinizin istekleri bence garip değil, ortama uymuş. Gittiğiniz yerin tadını çıkarmaya çalışmış ancak siz hep negatif bir tavır takınmışsınız. Sonunda da gezinin hiç olduğundan yakınmışsınız.

Ne kadar doğrudur bilmiyorum, ama ben bu yazıyı okuyunca aslında ayrılmak isteyen ama bunun adını henüz koyamamış birinin hislerini anlamlandırma çabasını okuduğumu hissettim. Sanki kendinizi bu fikre ikna etmeye çalışıyor, bunun için vicdanınızı rahatlatacak haklı bir sebep arıyor gibisiniz.
0
akhenaten
(18.10.22)
Hatalısınız, bir sene önce alınan ayakkabının / botun israf olduğu suçlamasını yaptıktan sonra günün iyi geçmesini ummak abes.
Eşinizin babası da kontrolcü sizin babanız da. Kadıncağız o yüzden uyum sağlıyor; çocukken ezilmiş. Siz de babanızdan gördüğünüzü evlilik hayatınızda devam ettiriyorsunuz. Eşinizin gözü açılana kadar devam eder de bu kafayla devam ederseniz ayrılmasanız bile mutlu olamaz ve huzur bulamazsınız.
0
SiyamkedisiZorro
(21.10.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.